Türk futbolunun başarılı teknik adamlarından, Çaykur Rizespor’un hocası Hikmet Karaman, yaşanan sıkıntıları anlattı. Hoca kıyımını yapılan sözleşmelere bağlayan Karaman, Hamza Hamzaoğlu’nun gönderilmesi ve Gençlerbirliği’nde yaşanan hoca skandallarını hatırlatmamız üzerine “Bunları ben de, Fatih Terim de yaşadık. Türkiye’de teknik adam-kulüp- futbolcu-federasyon ilişkisi objektif olmalı ama değil. Sözleşmeler herkesi korumalı ama öyle olmuyor.
Ben size soruyorum: Niye aynı şeyler yabancıların başına gelmiyor? Çünkü onların arkasında UEFA var. Türk hoca veya futbolcu olunca yapılan sözleşmelerde madde var: Şikayeti olan federasyona gidecek. O da yerel mahkemelere atıyor konuyu. Uzuyor da uzuyor. Yabancının arkasında UEFA garantisi var. Bizde öyle değil.”
Kupa hedefi seneye
Üst sıraları zorlama hedefinde olan Ç.Rizespor’da kupa hedefinin önümüzdeki yıl başlayacağının altını çizen Karaman takımıyla ilgili şunları söyledi: “Ekonomik, idari ve teknik yapı... Bir kulüpte başarı için bu 3 etken hayata geçmeli. Biz bu yolda emin adımlarla ilerliyoruz. Biz bir yoldayız ama kupa hedefi ancak gelecek yıl hayata geçer. Transferlerimiz olacak. Marko Marin veya Emre Çolak’tan birine ihtiyacımız var, bunun için çalışıyoruz. Düşme korkusunu Rizespor’da bu sezon bitireceğiz.”
Kweuke krizi örnek olmalı
Hikmet Karaman sezonun ilk haftasında yaşanan Kweuke kriziyle ilgili de ilgi çekici konuştu: “O krizin yönetim biçimi herkese örnek olmalı. Ben Kweuke’yi affetmiş değilim, çünkü o hareketi bana yapmadı. Ben bu takımın yönetici ve otoritesiyim. Hareketi bu konuma yaptı, bunu da takıma anlattım. Onlar affederse benim için sorun olmadığını söyledim. Kweuke takımdan özür diledi, devam etti. Başkanımız Mete Kalkavan Türkiye’nin en profesyonel yöneticilerinden biri, krizi bu şekilde yöneteceğimizi söyledim. Destek verdi.(Yeniyüzyıl)