5 kişiden 4'ü ecstasy hapı içiyor

Kimi mutluluk hapı diyor, kimiyse muhabbet. Gençler arasındaki lakabı ise "pıt". Türkiye'de 2006'da yapılan son araştırmalara göre kullanıcı yaşı 13'e kadar indi. Ancak eski İstanbul Narkotik Şube Müdürü Nihat Kubuş'a göre bu sınır 9'a kadar indi. Her geçen gün daha çok kişiyi ağına düşüren bu zehrin adı ise "Ecstasy"... Bu minik hapların içine insanı uyuşturacak ve bağımlılığı artıracak her türlü madde katılıyor. Doç. Dr. Kültegin Ögel, buna eroin ve fare zehirinin de dahil olduğunu vurguluyor.

EV PARTİLERİNE KADAR GİRDİ

Ecstasy, kimyasal adıyla MDMA (Metilendioksimetamfetamin) ağızdan alınan bir uyarıcı. Satışı ve üretimi yasal olmayan bu hap, değişik şekil ve logo baskılarıyla piyasaya sürülüyor. Genel yargı, Ecstasy'nin özellikle gece kulübü ve elektronik müzik organizasyonlarında popüler olduğu. Ancak uzmanlar son 2 yılda özellikle alkolsüz ev partilerine kadar girdiğini söylüyor.

2 YILDA 2 MİLYON HAP

BM 2007 raporuna göre, Türkiye'de 2005 yılındaki üretimi 113 ton olarak tahmin edilen Ecstasy'nin ancak 5.3 tonu ele geçirilebildi. Sadece 2006 ve 2007 yıllarında İstanbul polisinin ele geçirdiği Ecstasy sayısı ise 2 milyon adetten fazla. Yaygınlaşmasının en önemli sebebi ise 3 YTL'ye kadar düşen fiyatı. İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü'nün ve kullanıcıların tarifine göre kullananı korkusuz ve rahat bir insan haline getirmesi sebebiyle daha çok antisosyal insanların rağbet ettikleri bir tür amfetamin olan Ecstasy içindeki madde sinir hücresine girdikten sonra serotoninin bol miktarda salınımına neden oluyor. Ancak asıl kâbus, hapın etkisinin geçmesi ile başlıyor. Bir anda mutsuzluk ve huzursuzluk hissetmeye başlayan kullanıcı, ertesi gün ağır bir yorgunluk, aşırı su kaybı ve depresyonla boğuşuyor. Bu kötü etkiyi kaldırmak için bir kez daha Ecstasy'ye başvuranlarsa, kendini bir kısır döngünün içinde buluyor.

VÜCUDU ANİDEN ISITIYOR

Ecstasy'nin vücuda olan zararları, klasik tabiriyle "saymakla bitmecek" kadar çok. Bunların başında ise vücut ısısındaki tehlikeli derecede artış geliyor. Vücut ısısının aniden artması, sıcak ve genelde havasız ortamlarda uzun süre dans etmek, vücuttaki sıvı miktarının yüksek bir hızla azalmasına sebep oluyor. Ölüm vakaları da, aşırı doz, vücut ısısının artması ya da diğer bir uyuşturucu madde ile karıştırma ile gerçekleşiyor. Ecstasy'inin uzun süreli kullanımının vereceği zararların başında ise, beyinde hasar, böbrek yetmezliği, hipertansiyon ve kalp hastalıkları geliyor.

ECSTASY TÜRKİYE'YE TÜKETİLMEK AMACIYLA GETİRİLİYOR

Eski İstanbul Narkotik Şube Müdürü Nihat Kubuş, Ecstasy fiyatının yıldan yıla sürekli düştüğünü, bunun da yaygınlaşmasındaki en büyük etkenlerden olduğunu söylüyor. "1999'da İstanbul'da yakalanan Ecstasy miktarı sadece 1.500 adet civarıyken, 2006'da bu rakam 1 milyonu geçti" diyen Kubuş dünya haritası üzerinde uyuşturucu trafiğini anlatırken, ana güzergâhın Anadolu yolu olduğunun altını çiziyor: "Dünyada 3 bölge var. Biri 'Altın Hilal' denilen Afganistan bölgesi. İkincisi 'Altın Üçgen' denilen Uzakdoğu'daki Laos, Kamboçya, Burma üçgeni. Üçüncüsü de Güney Amerika'daki Kolombiya bölgesi ki, buradan kokain ve türevleri gelir. Dünyada yakalanan uyuşturucu maddelerin yüzde 60'ı Türkiye'de ele geçirilir. Ancak diğer uyuşturucuların aksine, Ecstasy tüketilmek üzere Türkiye'ye geliyor."

5 HASTAMDAN 4'Ü ECSTASY BAĞIMLISI

Türkiye'nin ilk özel bağımlılık tedavi merkezi BATEM'in (Bağımlılık Tanı ve Tedavi Merkezi) kurucusu Doç. Dr. Kültegin Ögel, Ecstasy'nin "rekabet çağının ilacı" olduğu görüşünde. İşte Ögel'in ağzından çarpıcı bilgiler:

* 1996-98 yıllarında yapılan anketlerde Ecstasy'nin adı geçmezken 2001 ve 2004'te yüzde 287'lik artışla en yüksek artış gösteren madde. Vakalarımın en az 5'te 4'ünde başka maddeyle birlikte ya da tek başına Ecstasy kullanımı var.

Sahtesi öldürüyor
15 yaş üstünü hedef alıyor. Birçok hasta yakını "Alkol almadığına göre uyuşturucu da kullanmıyordur" diye düşünüyor. Ancak yanılıyor zira Ecstasy'le alkol ya çok az alınır ya da alınmaz. Çünkü alkol uyuştururken Ecstasy uyarır, bu nedenle birbirlerinin etkisini hafifletirler.

Türkiye'de Ecstasy diye satılan maddelerin çoğu aslında Ecstasy değil. İçlerinde çok daha zararlı maddelerin olduğunu görüyoruz. Bunlar öldürücü olabilir. Bu yüzden de başvuranların bir kısmı Ecstasy kullanımından sonra halüsinasyonlarla ya da panik ataklarla geliyorlar.

Başörtülü hastam bile var

Ev partilerinde yaygın. Başörtülü vakalarım da var. Bu gençler 12 ile 6 arasında ev partilerinde kullanıyorlar. Dolayısıyla ailelerin aklına bile gelmiyor. Hem dinen en caiz olduğunu, hem de bağımlılık yapmadığını düşünüyorlar.

Her kesim sosyal durumu çok yüksek de kullanıyor, varoşlarda yaşayan da... Mesela aile ortamlarını renklendirmek isteyen evli çiftler. Bunlar akşam ailece okey oynayacaklar. Öncesinde hapı kullanıp masaya o t u r u y o r l a r . Cinsel performansı artırmaz ama çekingenliği a z a l t t ı ğ ı için cinsel yakınlık problemi çeken ev kadınları başvuruyor.

'YÜRÜYEMEZ HALE GELİNCE TEDAVİ OLDUM'

Eski bir kullanıcı (25 yaşında, ressam):

"Merak ve boşluk duygusuyla bir eğlence mekânında denedim. Vücudu rahatlatıyor, farklı bir enerji veriyor. Ama etki geçince korkunç bir sıkıntı ve bıkkınlık hissi kaplıyor insanın içini. Ardından da mutsuzluk... İnsanlarla bir araya gelmek istemiyorsunuz."

"Piyasada artık 5, 10 liraya bile var. Hollanda'dan gelen orijinalleri var. Bu işi bilen onlardan alır. Ama onların fiyatı daha pahalı. Torbacıyla telefonda iletişime geçerdim. Genelde ne kadar istediğimi sorar, tek başına bir yere gelmemi ister. Hazırlıklı geliyor. Daha çok parklarda, fazla insan olmayan yerlerde buluşuluyor."

"İki yıl önce Amatem'de tedaviye başladım. Param olsa yatacaktım ama ben ayakta tedavi gördüm. Kasılmalar başlamıştı, yürüyemiyordum. Saldırganlık, sinir başladı, her duyduğum ses batıyordu ve hızla kilo kaybettim. Hayatımı her anlamda etkiledi. Doktorlar sadece metabolizmamı tekrar yavaşlatmak için aylarca uğraştılar. Şimdi kurtuldum. Ama uzaklaşmak için şehir değiştirdim."