Afyonkarahisar'daki mühimmat deposunda meydana gelen patlamada şehit olan 25 askerin "terör şehidi" sayılması yönünde Başbakan Erdoğan'ın Milli Savunma Bakanlığına verdiği talimat, şehit ailelerini sevindirdi.
Başbakan'ın talimatını öğrenen Şehit Onbaşı Emrah Aral'ın Manisa'nın Gölmarmara ilçesinde ikamet eden ailesi, konuyu değerlendirdi. Acılı baba Reşat Aral, "Afyonkarahisar'daki patlama sonrası şehit olan oğlum Emrah Aral'ın normal şehit değil de doğal afet şehidi olduğunu üzüntü ile öğrendim. Bu durum hepimizi üzdü. Ama Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Milli Savunma Bakanlığı'na vermiş olduğu talimat çerçevesinde bu durumun düzelecek olması, bizi şuan da sevindiriyor" dedi
"PARÇASINI BİLE GÖREMEDEN TOPRAĞA VERDİK"
Şehit Emrah Aral'ın ikiz kardeşi Ebru Aral, "5 Eylül akşamı Afyonkarahisar'daki patlamada kardeşimin şehit olmasıyla yasa boğulduk. 12 gün kardeşimi bekledik, 12 gün sonra acımız tekrar tazelendi. Bir de bu açıklamaları duyunca acımız çok daha büyüdü. Sayın Başbakanın devreye girerek gereken izahatı yapması, bir nebze de olsa bizi rahatlattı. Kardeşimi her şeyiyle büsbütün gönderdik ve parçasını bile göremeden toprağa verdik. Bu acının tarifi yok. Şehit sayılmıyor olması gündeme geldi, haliyle bu bizi daha da perişan etti. Sayın Başbakanımızın verdiği talimatın biran önce yerine getirilmesini ve acımıza bir nebze de olsa su serpmesini diliyorum" diye konuştu.
"OĞLUM ŞEHİT OLSUN BARİ, ŞEHİT OLSUN, ŞEHİT OLSUN"
Anne Ayşe Aral da, "Oğlumun doğal afet şehidi olduğunu duyduğumda çok üzüldüm. Oğlumu tek parça halinde gönderdim, tek parça halinde geri gelmesini isterdim. Başbakan'ın konuyla ilgilenmesine ve gereken talimatı vermesine çok sevindik. Bu konun arkasının gelmesini beklerim. Bizi tekrar tekrar üzmesinler. Kaç kere yıkıldık, 12 gün bekledik, yaralarımızın tekrar tazelenmesini istemiyoruz. Her şeyin usulüyle olmasını istiyoruz. Annemle oğlum 10 saat ara ile hayatı kaybetti. Oğlumu 12 gün bekledim, bir anne için bu çok zor. DNA testine gittik, yine bekledik ve hiç bir şey görmedik. Sonra bize şehit dediler. Gerçekten o tabutun içerisinde gerçekten benim oğlumun cesedi var mı? Onu çok merak ediyorum. Afet olmadı, sele suya kapılmadı. Oğlum Afyonkarahisar'da cayır cayır yandı. Madem şehit değil de, peki orada ne oldu, onun bir hesabını da versinler. Kimler ne yaptı, ne yapmadı bilmiyoruz, herkes yaptığının cezasını çeksin o zaman. Ben çocuğumu istiyorum. Devletten para pul değil, tekrar çocuğumu gönderdiğim gibi istiyorum. Oğlum şehit olsun bari, şehit olsun, şehit olsun" ifadelerini kullandı.