Emin Çölaşan'dan Öcalan'a mektup
"Ulan Apo, helal olsun lan sana..."
Sözcü yazarı Emin Çölaşan, İmralı'da bulunan terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'a bir mektup yazdı ve bu mektubu bugünkü köşesinde yayınladı. Mektupta Başbakan Erdoğan'ın Oslo sürecine ilişkin açıklamalarını eleştiren Çölaşan, Erdoğan'ı oldukça kızdıracak ifadeler kullandı.
İşte Çölaşan'ın "Sayın Öcalan'a mektubumdur" başlıklı o yazısı
Çok sayın ve değerli vatan evladı Abdullah Öcalan nasılsın, iyi misin? İyi olduğunu biliyoruz. İmralı'da seni krallar gibi yaşatıyorlar. Yediğin önünde yemediğin arkanda...
Eh yani, bu koşullarda ben olsam, ben de iyi olurum.
Sayın Apo, seni kutluyorum!
Senin örgüt valla bizim Tayyip'e diz çöktürmeyi başardı. Tayyip şaşkın, yenik düştü, ne yapacağını bilemiyor. Son olarak kendi söyledi, senin biraderi İmralı'ya göndermiş. Orada kafa kafaya konuşmuşsunuz, sen ona demişsin ki
"Yaa bu bizim örgüt işin cılkını çıkardı. Artık silah bırakıp teslim olsunlar. Hem de sayın başbakanımızın görev vereceği heyetle pazarlık masasına otursunlar."
Ulan Apo, sen gerçekten büyük adammışsın!
Biz burada her gün şehit cenazesi kaldırırken, Tayyip'e diz çöktürmeyi başardın. Tayyip İmralı'ya aracılar gönderiyor, senden icazet bekliyor.
Türkiye Cumhuriyeti'ni (seninkilerin deyişiyle 'TC'yi) bu durumlara düşürmeyi sen ve örgütün başardınız lan, valla helal olsun!
Korkmuş bir kedi yavrusu gibiydin, dünya tersine döndü
Sayın Apo, 1999 yılında enselenip İmralı'ya tıkıldığın ve yargılandığın günleri bir düşün. Korkmuş bir kedi yavrusu gibiydin. Bülbül gibi ötüyor, bildiklerinin hepsini şakır şakır anlatıyordun.
Aradan yıllar geçti Apo!.. Ve dünya tersine döndü. Senin dağdakilerle yıllar boyu mücadele veren, enselendiğinde seni İmralı'da sorgulayan her rütbeden komutanlar, bu Tayyip iktidarı döneminde birer birer içeri tıkıldı. Onlar şimdi Silivri'de yatıyor.
Sen ise İmralı'da krallar gibi yaşıyorsun.
Sana isteğin yemekler özel olarak pişiriliyor. Üzerinde hiçbir baskı yok. Havalandırma saatlerin, çay kahve keyiflerin sonsuz. "Aman Abdullah Bey'in sağlığı bozulmasın" diye, emrinde uzman doktorlar bekletiliyor.
Şimdi de senin ayağına adam gönderiyorlar, "Aman Abdullah Öcalan Bey, siz yardıma olun da örgüt silah bıraksın, bizim devletle pazarlık masasına otursun" diye yalvarıp yakarıyorlar.
Ulan Apo, sen büyük adammışsın be!
Bir 1999 yılındaki Abdullah Öcalan'a bakıyorum, tırsmış, korkmuş...
Ve şimdi AKP hükümetini yönlendiren, örgütünü "Akan kanlar artık dursun" diyerek pazarlık masasına oturması için teşvik eden cesur Abdullah'a!..
İyi de, enselenmeden önce senin akıttıkların kan değil de çeşme suyu muydu?
Sayın Öcalan, dişini biraz daha sık aslanım!
Yakında senin hatırına genel bir Tayyip affı çıkarıp öncelikle seni salıverecekler. Senin sayende de öteki tutuklu ve hükümlüler serbest bırakılacak.
Hani yıllar boyu senin adamlarınla dağlarda vuruşan ve şimdi komik davalarla hapis yatırılmakta olan o kahramanlar var ya, onlara da senin sayende af gelmiş olacak!
Sen ne önemli, ne büyük adammışsın be Apo!
Bu olacakları rüyanda görsen inanmazdın lan, öyle değil mi...
Bak şimdi, sen yarın Tayyip'in AKP kongresinde söyleyeceği sözlere dikkat et. Bunlar senin baştan beri istediklerini bire bir verecekler. Özerklik mi dedin, al sana özerklik! Kürdistan mı dedin, al sana Kürdistan!
Başkanlık sistemi yutturmacasıyla Kürtçülere her şey sağlanacak ve Türkiye bölünmeye doğru sürüklenecek.
"Sayın Öcalan", İmralı'da sakın ola ki kafan bozulmasın. Sabrın sonu selamettir. Tahliye edilmene az kaldı, biraz daha dayan.
Ulan Sayın Öcalan, biz senin değerini bilemedik, varsın Tayyip bilsin.
Sen ona bükemediği eli öptüren adamsın.
Helal olsun lan sana