Uşaklı 52 yaşındaki Sedat Baykal, yüzde 90 görme engeline rağmen hayata müzikle tutundu. Saz çalma tutkusunun yanında pek çok enstrüman da çalabilen Baykal, düğünlere gidip müzisyenlik yaparak geçimini sağlıyor. Görmemesine rağmen elinden pek çok iş gelen Baykal, günlerini mahalleliye ve esnafa işlerinde yardım ederek geçiriyor.
Uşaklı Sedat Baykal görme yetisini gittikçe yitirdi. Çocukken daha fazla gördüğünü belirten Baykal, bu yetisinin günden güne azaldığını ifade etti. Her ne kadar gözleriyle göremese de gönül gözünün tüm güzellikleri gördüğünü ve kulağının duymasının kendisini mutlu etmeye yettiğini dile getiren Baykal, hayata en büyük tutkusu olan sazıyla tutundu. Başta sazı olmak üzere farklı enstrümanları da çalmayı öğrenip kendini geliştirdikten sonra düğünlerde müzisyenlik yaparak geçimini sağlamaya başladı. İnsanlarla iletişim kurmanın ve yardımlaşmanın vazgeçilmez özelliklerinden biri olduğunu dile getiren Baykal, günlerini mahalleli ve esnafa türlü işlerinde yardımına ederek geçiriyor.
Azmiyle adeta örnek olan Sedat Baykal şunları söyledi: “Görme engelim doğuştan daha azdı. Ameliyat olup gözlerimi açtırdım. 5’inci sınıfa kadar okuyabildim. Sonra ise gözlerim tamamen kapandı. İşte ben bu sokaklarda canım sıkıldığı zaman saz çalar, türkü söylerim. Yardım amaçlı bazen arabaları yıkar silerim, esnafın dükkan camlarını silerim, bazı yerlerin çöplerini alır dökerim. Bazı tanıdıklarımın sırtında, kolunda veya bacağında rahatsızlık oluyor, onlara masaj yaparım. Günlerimi hep buralarda geçiriyorum. 30 yıla yakındır düğünlere saz çalmaya gidiyorum. Engelimden dolayı zorluk çektiğim konular; sadece bankaya veya çarşıya çıktığımda bir yere gitmek istediğimde biraz zorlanıyorum. Ama benden daha kötü durumda insanların olduğunu biliyorum. Yerinden hiç kıpırdayamayanlar var, onları düşündüğümde çok şanslı olduğumu biliyorum. Vaktimi bir şekilde geçiriyorum, hiç olmazsa kına gecelerine gidip insanları eğlendiriyorum.”
“Hayata küsmesinler”
Kendisiyle barışık yaşayan Baykal, “Saz çalmayı kendi kendime uğraşırken öğrendim. Sonrasında zurna, davul ve org çalmayı da öğrendim. Benim durumumda olan veya benden daha kötü durumda olan insanlara hayata küsmemelerini tavsiye ederim. Kendilerine bir uğraş, eğlence edinsinler. Boşu boşuna vakit geçirmesinler, beni örnek alsınlar” dedi.