Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Coşkun Dilber il özel idaresi çalışanlarının bir kısım problemleri nedeniyle bir basın açıklaması yayımladı. Kamu-Sen İl Temsilcisi Coşkun Dilber açıklaması şu şekilde;
Bilindiği üzere13.01.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5286 sayılı kanunla köy hizmetleri ile il özel idareleri birleştirilerek yeni bir yapılanmaya gidilmiştir. Bu düzenleme ile il özel idarelerinin imkân ve kabiliyetleri artırılarak çok daha geniş bir hizmet sunma imkânına sahip olmuşlardır.
İllerin nüfusuna göre kanunda düzenlenen norm kadrolara uygun olarak yapılanmalar oluşturulurken, birçok ilde olmamasına rağmen, bizim ilimizde ilçelerdeki şantiyelerde görevlendirilmek üzere, şantiye şefi unvanı ile teknik elemanlar görevlendirildi. Görevlendirilen bu arkadaşlarımızın görev, yetki ve sorumlukları Valilik Makamının 11 Haziran 2008 tarihinde kaymakamlıklara gönderdiği bir yönerge ile düzenlenmiştir. İlgili yönergenin 16 maddesinde açıkça ifade edilmesine rağmen, iş sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili tedbirler bu güne kadar alınamamıştır. Bunun sonucunda vuku bulan bir kısım iş kazalarının faturası ise teknik elemanlara kesilmektedir.
İl özel idaresince yürütülen işlerin büyük bir kısmı, yeni yol yapımı ve mevcut yol onarım ve bakımıdır. Buna dayalı olarak bölge şartları da dikkate alındığında ölümlü iş kazası olma ihtimali oldukça yüksektir. Nitekim, 09.08.2005 tarihinde Maçka Akarsu köyünde yol yapım çalışması sırasında dozerin bir şahsı ezmesi, 13.09.2008 tarihinde Düzköy ilçesinde şantiye olarak kullanılan binanın dış kapısının bir çocuğun üzerine devrilerek ölümüne sebep olması, 13.11.2008 tarihinde ise Çaykara Bayburt arası Günbuldu köyü yol yapım çalışması sırasında kurum personelinin taş altında kalarak ölmesi hadiseleri yaşanmıştır. Bunlar ilgili Cumhuriyet Savcılıklarınca yürütülen soruşturmalar ve açılan davalarda, il özel idaresince, iş sağlığı ve iş güvenliği açısında alınması gerekli tedbirlerle ilgili tüm sorumluluk teknik elemanlara yüklenmiştir. Halbuki iş sağlığı ve iş güvenliği ile gerekli tedbirleri almak ilgili yasalara göre işverenin sorumluluğundadır. İl özel idaresi bu konularda gerekli tedbirleri alma yerine muhtarlar üzerinden bir hareket geliştirmektedir. Muhtarlara imzalattırılan bir taahhütname ile sorumluluk muhtarlara yüklenmek istense de hukuki açıdan bu mümkün değildir. Nitekim bu taahhütname ile ilgili sendikamızın Çalışma Bölge Müdürlüğü vasıtası ile Çalışma Bakanlığından aldığı görüş, iş sağlığı ve iş güvenliği açısından bahse konu taahhütnamenin hiçbir hukuki geçerliliği olmadığı yönündedir.
2008 yılı içerisinde il özel idaresinde düzenlenen kurum içi iş sağlığı eğitimine katılan iş müfettişlerince iş sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili gerekli tedbirler alınmadan iş makinelerinin çalıştırılmasının uygun olmadığı ifade edilmiştir. Bunun üzerine özellikle şantiye şefi konumundaki çalışanlar iş sağlığı ve iş güvenliği açısından kendilerini ve üçüncü kişileri korumak adına mevzuatlarla uygun tedbirlerin alınmasını işverenleri olan il özel idaresinden istemişlerdir. Ancak il özel idaresi muhtarlara imzalatılan taahhütnamelerini baz alarak çalışanlara iş makinelerinin arazide çalıştırılması konusunda yazılı talimat vermiştir. Doğabilecek kazalar ve bunların getireceği hukuki sıkıntılar ile amirin yazılı talimatı arasında sıkışan çalışanlar endişelerini dile getirerek çalışmaya devam etmiş ve doğabilecek kazalardan sorumlu olmayacaklarını ifade etmişlerdir.
Türkiye Kamu-Sen olarak mayıs ayından beri il özel idaresi yetkilileri ile değişik tarihlerde görüşmeler yapmamıza rağmen bu güne kadar iş sağlığı ve iş güvenliği açısından gerekli tedbirler alınmadığı gibi çalışanlar üzerindeki baskılar artırılmış ve siyasilerin önüne savunmasız bir şekilde atılmışlardır. Bu yetmemiş gibi bir kısım çalışanlara soruşturma açılacağı da ifade edilmektedir. Türkiye Kamu-Sen olarak, teknik elemanların maruz kaldığı bu sıkıntılara seyirci kalmamız mümkün değildir.
İş sağlığı ve güvenliği açısından uygulama da sorun olan çalışmalarda oluşan aksaklıkların temel sebebi; iş güvenliği ve işçi sağlığı açısından bugüne dek kurumsal yönetmelik hazırlanmaması, çalışanlar için gerekli donanımın temin edilmemesi, trafik işaret ve işaretçisi sağlanmaması, arazide iş güvenliği tedbirlerinin alınmamasının yanı sıra, ilçelerde şantiye olarak kullanılan binaların fiziki şartlarının düzeltilmemesidir.
Türkiye Kamu-Sen olarak, yetkilileri gerekli tedbirleri alma konusunda göreve çağırıyor, açılan mevcut davaların ve iş sağlığı ve iş güvenliği konusunda, il özel idaresinin alması gerekli tedbirlerle ilgili gelişmelerin yakından takipçisi olacağımızı ifade etmek isteriz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.