Fransa'nın başkenti Paris'in banliyösünde yaşayan Karadenizli Aktaş ailesi, 650 metrekare evlerinin bahçesine 3 yıl evvel Almanya'daki yakınlarının hediye olarak verdiği bir kovan arının, zamanla çıkardığı oğul sayesinde 10 adete çıkan kovanlar sayesinde bahçede bal üretmeye başlamış. Bahçe duvarının dibine dizdiği 10 kovan arıdan petek petek bal alan Aktaş, Anzer Yaylası'nda beslenen arının balına benzemese de, ürettiği balın katıksız ve tabii olmasından dolayı gönül rahatlığıyla ve lezzetle balı yediklerini anlatıyor.
"Sosyal konut olarak kullanılan apartmanların gölgesinde arı yetiştiriciliği yapacağım hiç aklıma gelmezdi" diyen Aktaş, "İlk zamanlar komşuların rahatsız olmasından korktum, ancak hepsinden tek tek izin aldım. Ayrıca belediyenin, izin için en az 50 metre yakında ev olmaması kuralı da, en yakın evin 65 metre uzaklıkta olmasıyla çözülmüş oldu. Üretilen baldan komşulara göz hakkı veriyoruz. Eşe dosta dağıtıp geri kalanını satıyoruz" dedi.
Fransa'da arı yetiştiriciliği yasasına göre, bahçede 10'dan fazla kovan bulunmaması gerektiğini ifade eden Aktaş, "10 kovandan fazla ise ticarete giriyor. Bu konuda şirket kurma mecburiyeti getirildiği için, bizim arılar oğul verince, bahçeli evi olan hemşerilere ücretsiz olarak arı veriyorum" diye konuştu.
Bahçesinde arı beslediğini duyan Paris'teki Türkler'in şaşırdığını belirten Aktaş, "Hamsi beslesen şaşırmazdık, ama arı beslediğini duyunca gerçekten şaşırdık diyorlar" dedi. Arılarına gözü gibi baktığını belirten Aktaş, "Onlar için, Türkiye'den incir ve fındık fidanı, üzüm asması getirip diktim. Bir de iğde ağacı getirip, yetiştirebilsem keyfime diyecek yok" diye konuştu.