Ahenkli ritimlerinin yanı sıra 700 yıllık tarihi ile Bursa’nın en canlı değerlerinden biri olan ’kılıç kalkan oyunu’, kavganın değil barışın oyunu.
Mustafa Tahtakıran’ın Bursa’ya hediye ettiği bu kültürel miras, 1956 yılından bugüne dünya çapında elde ettiği başarılarla 2012 yılından itibaren kendilerine tahsis edilen kılıç kalkan evinde eğitimler vermeye ve oluşturulan müzede kılıç kalkanın görkemli tarihini paylaşmaya devam ediyor. Bursa deyince akıllara kılıç kalkanın geldiğini dile getiren Tahtakıran Kılıçkalkan Halk Oyunları Derneği Başkanı Metin Dikerel, “Kılıç kalkan’n 700 yıllık bir geçmişi var. 1326 yılında Bursa’nın fethi ve Osmanlı Devleti’nin ilk başkenti olmasıyla Kılıç Kalkan, Bursa ile özdeşleşmiştir. İlk zamanlarda bu halk oyunu değildi. Ancak 1918 yılından sonra stilize edilerek halk oyunu haline getirilmiştir. 1918 yılında kurucu Mustafa Tahtakıran, Balaban Bey Mektebi’nde öğrendiği Kılıç Kalkan oyununu daha sonra İnebey Medresesi’nde hoca olarak eğitim vererek sürdürdü. 1920’li ve 30’lu yıllarda sahne kareografisi şeklinde dönüştürülerek günümüze kadar getirildi. Bursalı olupta Kılıç Kalkan’ı bilmeyen yoktur. 1976 yılında Bursa Büyükşehir Belediyesi, Kılıç Kalkan figürünü şehir logosuna koymuştur. Tabi bu kadar başarı ve çıtanın üst seviyeye yükselmesi, eldeki materyallerin, belgelerin çokluğu bir müze oluşumuna ihtiyaç duyurdu. Büyükşehir Belediye Başkanı’mız Recep Altepe bu konuda bir müze gereksinimi olduğunu dile getirerek bu müzenin oluşumunda önderlik yapmıştır” dedi.
“KILIÇ KALKAN EKİBİ GELİYORSA ŞAMPİYONLUK GİTTİ”
Kılıç Kalkan’ın yaz aylarında düzenlenen festivallerde görülmek istenen bir oyun olduğunu söyleyen Dikerel, “Müziksiz oynanan bir halk oyunu olduğu için dünyada bir orjinalliği vardır. Her yıl en az 3 ya da 4 tane yurt dışı teklifi gelir. 1960 senesinde İngiltere Llangollen’de Dünya Halk Oyunları yarışmasında Yayın ve Turizm Bakanlığı tarafından da desteklenmiş olan bir Dünya 1.’liği var. 1969 yılında Tunus Kartaca’da düzenlenen ve Dış İşleri Bakanlığı tarafından onaylanmış bir Dünya 1.’liği daha var. 52 yıl sonra İngiltere Llangollen’den alınmış bir Dünya 1.’liği daha şu anda müzemizde teşhir edilmektedir. Düzenlenen festivallerde duyduğumuz kadarıyla soruluyormuş, ‘Kılıç Kalkan ekibi geliyor mu? Eğer geliyorsa bizim 1.’lik gitti’ gibi peşinen kabullenmeler oluyormuş. Elinize alın kılıç kalkanı dünyanın neresine giderseniz gidin sizin yanınıza gelip ‘Bursa, Türkiye mi?’ diye sorarlar. Bu kadar da tanıtım gücümüz vardır” ifadelerini kullandı.
“GENÇLERE HAYAT TECRÜBESİ YAŞATIYOR”
“Kılıç Kalkan oyunu her şeyden önce gençlerle oynanan bir oyundur” diyen Dikerel, “Bu oyun haşmet isteyen, azamet isteyen, fizik ve enerji isteyen bir oyundur. Dolayısıyla bizim başlama yaşımız 13-14 yaşlarıdır. Bu yaştaki gençlerimizin hayatları bizler tarafından olumlu şekilde yönlendirilmeye çalışılmakta. Kötü alışkanlıklardan uzak tutulmakta, kültürlerini tanıma ve tanıtma fırsatı verilmekte, maddi olarak başarılamayacak olan bir çok dünya ülkesini görme, yaşayarak tarihi, coğrafyayı, sosyalleşmeyi, cemiyetçiliği öğretme gayreti içerisindeyiz. Tabii bu çalışmalarımızda eksik olmasınlar idari ve mülki amirlerimiz maddi veya manevi destek sağlamaktadır. Bu kültürü yaşatmak. Çıtayı daha üstlere çıkarmak bizlerin ve bizden sonraki kuşağın arzusu ve emeli olacaktır” şeklinde konuştu.
“KILIÇ KALKAN SAVAŞ DEĞİL, BARIŞ OYUNUDUR”
Kılıç Kalkan oyununun yanlış şekilde anlaşıldığını anlatan Dikerel, “kılıç Kalkan hiçbir zaman sert bir dövüş, sert bir savaş oyunu değildir. Oyunun figürleri vardır. Askere giden gençlerin halk tarafından uğurlanmasıyla başlar. Askerde talimler, silahlar üzerine eğitimler canlandırılır. Türklere has ‘Er meydanından ölmek var, dönmek yok’ diye silahlar üzerine ant içme merasimi canlandırılır. Gruplar ikiye ayrılırlar. Cenk yaparlar. Birbirlerine üstünlük sağlayamazlar. Her iki grubun en iyi cengaverleri sahne alır. Kozlarını paylaşırlar. Burada savaş oyunları, savaş hileleri canlandırılır. Taraflardan birisi kılıcını rakibine kaptırır. Kılıçsız kalır. Ama er meydanından ölmek var, dönmek yok diye söz vermişti. Ne yaparsan yap, kılıcını al. Sonuç olarak bir oyun tatbik eder. Kılıcını tekrar geriye alır. Çarpışırlar. Ama üstünlük sağlayamazlar. Dostluk, kardeşlik, barış varken biz neden dövüşüyoruz derler. Yurtta sulh, cihanda sulh vurgulanır. 10 dakikalık bir oyunun akışı bu şekildedir” dedi.
Kılıç Kalkan Derneği Başkanı Metin Dikerel, yaptığı sunumda Mustafa Tahtakıran’ın kılıcı ve kalkanını ziyaretçilere tanıtırken, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe’nin çocukluğundan kalan fotoğrafın da müzede yer aldığını söyledi.