Sibel Kalaycı'yı kaybettik

Gazeteci – Yazar Sibel Kalaycı (34) tedavi gördüğü Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşama veda etti. Kalaycı, 3 Şubat 2009 tarihli son yazısında Nazım Hikmet'in bir şiirine yer vermişti. Kalaycı'nın seçtiği şiirde “nasıl ve nerede olursak olalım

Gazeteci – Yazar Sibel Kalaycı (34) tedavi gördüğü Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yaşama veda etti. Kalaycı, 3 Şubat 2009 tarihli son yazısında Nazım Hikmet'in bir şiirine yer vermişti. Kalaycı'nın seçtiği şiirde “nasıl ve nerede olursak olalım hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...” dizeleri yer alıyordu.

Kansere karşı verdiği mücadeleyle tanınan Gazeteci – Yazar Sibel Kalaycı, bir süredir tedavi gördüğü Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde cumartesi gecesi saat 23.00'te hayata gözlerini yumdu. Sekiz yıl önce yakalandığı kanser hastalığına karşı verdiği mücadeleyi ''Kansere Gülümsemek” adlı kitabında anlatan Kalaycı, mesleğe bir Ajansta "Sağlık Muhabiri" olarak başlamıştı.

Hastalığı dolayısıyla 2002 yılında ''malülen” emekli olan Kalaycı, emekli olma sürecinde yaşadığı bürokratik engelleri de haber haline getirerek Türkiye'nin gündemine taşımıştı.

Yaklaşık beş yıl önce emekli olan Kalaycı, 2006 yılının ortalarında mesleğe yeniden döndü. Çalıştığı Web sitesinin kurulmasıyla birlikte yazılarına başlayan Sibel Kalaycı, kanser hastalarıyla deneyimlerini paylaşıyor, onlara yol gösteriyordu.

Yaşadığı tedavi sürecini ve başından geçenleri anlattığı yazıları büyük ilgi gören Sibel Kalaycı, son yazısını ise 3 Şubat 2009'da kaleme aldı. Kalaycı, “Kelin keli yetmezse?” başlıklı yazısında yine günlük deneyimlerini paylaştı. Yazısını Nazım Hikmet'in bir şiiriyle bitiren Kalaycı “nasıl ve nerede olursak olalım, hiç ölünmeyecekmiş gibi yaşanacak...” dizelerini ise ''siyah harflerle” dikkat çekici hale getirdi.

Kalaycı 13 Ocak 2009 tarihli yazısında ise “Azrail”le olan mücadelesini anlattı. “Ölüm meleği çok öfkeliydi” başlığıyla yayımlanan yazıda Sibel Kalaycı duygularını şöyle aktarıyordu:

(…)

Yakınlarda, güç bela uykuya dalabildiğim gecelerden birinde kabusumda gördüm ölüm meleğini. Sağ olsun tek başına uyuduğum odamda “Yusuf Yusuf” da yalnız bırakmadı beni!

Azrail pek bir feci öfkeliydi. Sanki,

-Yeter artık, seni almak için kaç kez onca yolu tepiyorum, her defasında, biraz daha zaman istiyorsun, bıktım artık senden” der gibi…

Korkuyorum, hemen lambayı açmak için ayağa kalkıyorum ki, beni fırlatıp yatağıma fırlatıyor. Yeniden lambayı açmaya yöneliyorum. İzin vermiyor. Yine dua ediyorum:

-Allahım, biraz daha yaşamam için bana izin ver, diyorum.

Azrail ortadan kayboluyor. Kalkıp lambayı yakıyorum.

Ohh be, dünya varmış…

Tamam Azrail de bir melek ama ölüm meleği sonuçta, üstelik de çok öfkeli. Galiba çok günahkar olmalıyım!

(…)

CENAZESİ TRABZON'DA TOPRAĞA VERİLECEK

Öte yandan, cumartesi gecesi yaşama gözlerini yuman Sibel Kalaycı'nın cenazesi pazartesi günü Trabzon Merkez İncesu Köyünde toprağa verilecek. Cenaze programına ilişkin konuşan Kalaycı'nın babası Nevzat Kalaycı şunları söyledi: “Cenazemizi pazartesi günü toprağa vereceğiz. Biz ölümü bekliyorduk ama bu kadar erken değil. Bir ay önce internetteki yazısında kendisi de bir gece Azrail'in geldiğini ama Azrail'i daha erken olduğuna ikna edip geri gönderdiğini anlatıyordu. Gülümseyerek, gitti. Çok büyük acı" dedi. Kalaycı'nın “Sibel'in Günlüğü” ve “Hüzün Mevsiminde Aşk” adlı iki kitabı olduğunu da hatırlatan Nevzat Kalaycı, “Bize onlar kaldı Sibel'den geriye” ifadesini kullandı.

ACIMIZ ÇOK BÜYÜK

Sibel Kalaycı'nın ölüm haberi üzerine açıklama yapan çalıştığı iş yerinin çalışanları ise “Acımız tarif edilebilecek gibi değil. Sibel Kalaycı arkadaşımızı kaybetmenin derin hüznünü yaşıyoruz. Eminiz ki o bizi bu halde görse kızar, sitem ederdi. Çünkü o hep gülümserdi ve insanların da gülümsemesini isterdi” dediler.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Yaşam Haberleri