Gümüşhaneli Yasemin Can, dağ krosunda dünya birincisi olarak, "Bu kız delirmiş, dağda taşta koşuyor." diyenleri mahbup etti. Isparta Özel Altınbaşak Koleji son sınıf öğrencisi Can, 6 Eylül 2009 tarihinde İtalya'nın Campodolcino kentinde yapılan Dünya Dağ Kros Şampiyonası'nda birinciliği elde etmişti.
Şampiyona dönüşü yaşadıklarını anlatan milli sporcu, Isparta'ya ve ülkesine böyle bir başarıyı yaşattığı için mutlu olduğunu söyledi. 64 sporcuyla yarışan ve 4 bin 325 metrelik mesafeyi 23 dakikada tamamlayan Can, son tepeyi inerken ABD'li rakibiyle kıyasıya bir mücadeleye giriştiğini belirterek, "Ya ben bu yarışı kazanacağım ya da düşüp bir yerlerimi kıracağım diye düşündüğüm sırada 50 - 60 metrelik farkla yarışmayı birincilikle tamamladım.'' dedi.
Başarılı sporcu, elde ettiği birinciliği ve yaşadığı mutluluğu telefonla ailesine haber vermiş ancak birinci olduğuna ailesini bir türlü inandıramamış.
ORMANLARDA GİZLİ GİZLİ ANTRENMAN YAPIYORDUM
Yasemin Can, dünya birinciliğine giden yolda hep engellerle karşılaştığını belirterek, koşmasına en başta ailesinin karşı çıktığını söyledi. Gümüşhane'nin Yağmurdere köyünde ilköğretimi okuduğu sırada atletizme merak salan Can, ailesinin bu sporu yapmasına her zaman karşı çıktığını belirtti.
Arkadaşlarıyla oyun oynarken hızlı koşmasını fark eden beden eğitimi öğretmeninin teşvikiyle atletizm yarışmalarına katılan Can, sonrasında koşmaya karar vermiş. Ancak ailesi bu işe karşı çıkarak, "Kız başına ne işin var koşuda. Otur oturduğun yerde, derslerine çalış. Bu işle adam olunmaz, bir yere gelemezsin." diyerek kendisine sürekli baskı yapmış. Dağlarda tepelerde gizli gizli koşmaya başlayan şampiyon sporcuyu gören köylüler, "Bu kız delirdi herhalde. Dağda, taşta koşuyor." diye konuşmaya başlamış.
Liseye kadar büyük zorluklar içinde antrenmanlarını gizlilikle yapan Yasemin Can, lise öğrenimi için geldiği Isparta'da Özel Altınbaşak Koleji'nin kendisine sahip çıktığını, gerek derslerinde, gerekse spor çalışmalarında ciddi destek gördüğünü söyledi. 4 yıl içinde bu seviyeye geldiğini belirten Can, şunları söyledi;
"Ancak ailem bu işle bir yere geleceğime bir türlü inanmadı. Dünya şampiyonu oluncaya kadar da hala inanmıyorlardı. Beden Eğitimi Öğretmeni olacağım deyince bile karşı çıkıyorlar. Yeni yeni inanmaya başladılar. Ben telefonda görüştüğümde o zaman beni tebrik ettiler."
Köye gittiğinde hala antrenmanlarını yapamadığını belirten Can, köyde antrenman yapamadığı için gizli olarak babasıyla ormana giderek kötü şartlarda antrenmanlarını devam ettirdiğini belirtti. Çoğu zaman antrenman yapamadığı için köyden hemen geri döndüğünü de belirten Can, antrenmanlarını haftanın 3 günü stadyumda, 4 günü de tepelerde sürdürdüğünü anlattı. Can, haftada toplam 85 kilometre koştuğunu söyledi.
Antrenör Faruk Erdoğan Öztürk, Yasemin Can'ın daha önce Avrupa ve dünya dereceleri bulunduğunu, 5 aydan bu tarafa sürdürdükleri hazırlıklarda dünya derecesi elde ettiklerini söyledi.
Sporcunun 4 bin 325 metrelik parkuru 23 dakikada tamamladığını belirten Öztürk, "Baştan sona birinci götürdüğü yarışmayı 50-60 metre önde tamamlayarak birinci oldu. Isparta'ya ve ülkemize böyle bir başarıyı yaşattığımız için mutluyuz. Bir antrenör, bir öğretmen olarak bu başarıyı yaşamak bana sonsuz mutluluk verdi. Hedefimiz dünya olimpiyatları." dedi.
Isparta Özel Altınbaşak Koleji Müdürü Vahit Çiftçi de öğrencileri Yasemin Can'ın dünya derecesi elde etmesinin Isparta ve Türkiye adına gurur verici olduğunu söyledi. Çiftçi, Can'ın derslerinde ve sporda elde ettiği başarılar ile örnek bir öğrenci olduğunu belirtti.