Trabzon Bölgesi Veteriner Hekimleri Odası Başkanı Sebahattin Yazıcı, çok fazla sayıda ve alt yapısı yeterli olmayan veteriner fakültesi açılmasının, eğitimde kaliteyi düşürdüğünü ve işsizliğe yol açtığını bildirdi.
Yazıcı, Dünya Veteriner Hekimleri Günü dolayısıyla yaptığı yazılı açıklamada, doğal veya kasıtlı olarak oluşturulan biyolojik afetlere karşı ayrı çalışma yapmak için ulusal veteriner teşkilatları ile veteriner hekimlerin güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, veteriner hekimlerle veteriner teşkilatlarının sadece ulusal değil küresel bazda halkın yararına çalışması gerektiğini vurguladı.
Hayvansal üretimde gıda güvenliği, çiftliklerde, mezbahalarda ve tarım endüstrisi gibi bütün gıda üretim sisteminde veteriner hekimlerin rolü üzerinde durulmasının önemine değinen Yazıcı, şöyle devam etti:
''Hayvan sağlığı teşkilatlarının yürütülmesinde veteriner hekimler etkin role sahiptir. Veteriner teşkilatı ile veteriner hekimler ev ve süs hayvanlarından çiftlik hayvanları ve yabani hayvanlara kadar tüm hayvanların sağlığını korurlar. Hastalıkların önlenmesi, tedavisi, yemin kalitelisi ve tüm hayvanların bakım ve yetiştirilmesinden sorumludurlar. Serbest veteriner hekimlerin üye olduğu ulusal veteriner hekim birlikleriyle onların ulusal veteriner teşkilatı arasındaki ilişkilere önem verilmelidir. Bu bağ ve ilişkilerin güçlendirilmesi, yeni çıkan hastalıklarda hızlı teşhis, tedavi ve mücadeleyi güçlendirecektir.''
Yazıcı, Türkiye'de açılmış ve açılmasına karar verilmiş toplam 19 veteriner fakültesinden 17'sinde eğitim ve öğretim faaliyetinin sürdüğünü, çok fazla sayıda ve alt yapısı yeterli olmayan fakülte açılmasının doğal olarak eğitimde kaliteyi düşürdüğünü ve işsizliğe yol açtığını savundu.
İngiltere'de 6, Fransa'da 4 veteriner fakültesi bulunduğuna ve bu ülkelerin canlı hayvan varlıklarının Türkiye'den kat kat fazla olduğuna dikkati çeken Yazıcı, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
''Yeni belediyeler yasası ile belediyelerde bulunan veteriner müdürlükleri ve veteriner kadrolarının lağvedilmesinin önü açılmıştır. Belediyelerdeki bu yapılanma bozulunca bir yandan kuduz vakaları, bir yandan da toplu köpek katliamlarında artışlar görülmeye başlamıştır. Bu durum sağlıklı hayvan yerine ölü hayvan tercih edildiğini göstermektedir. Çocuklara ve topluma hayvan sevgisi yerine ileride şiddet yanlısı olmayı özendiren davranışlar sergilenmiştir. Bazı belediyelerde veteriner hekim kadrolarının boş olması nedeniyle halkın gıda güvenliğiyle alay edercesine et ve et ürünü satan iş yerlerinin denetimi sadece belediye zabıtalarınca yapılmaktadır. Gerek canlı hayvan kaçakçılığı gerekse bavul ticareti yoluyla gelen et ve et ürünlerinin engellenmesi için sınır kapılarımızın bu hususlarda çok dikkatli olmaları gerekmektedir.''
-VETERİNER HEKİMLERİN BEKLENTİLERİ-
Yazıcı, veteriner hekimlerin beklentilerini ise şöyle sıraladı:
''Veteriner hizmetlerinin optimal düzeyde yürütülebileceği merkez ve taşra teşkilat yapısının yeniden oluşturulması. Hayvan sağlığının korunması, hayvan hareketlerinin kontrolü, kayıt sistemi ve hastalıklarla mücadele için gerekli istihdamın sağlanması. Veteriner halk sağlığı ve gıda güvenliğinin temini için uluslararası kabullerin ve mesleki gereklerinin yerine getirilmesi. Veteriner araştırma hizmetlerinin canlandırılması ve uzmanlık eğitiminin yeniden başlatılması. Hayvansal ürün kaçakçılığının ve hayvansal ürün ithalatının önlenmesi. Hayvan ıslahı çalışmalarının geliştirilmesi.
Tarım ve hayvancılık sektörüne hizmet eden KİT'lerin özelleştirme adı altında tasfiye edilmesine engel olunmalıdır. Üretici ve yetiştirici örgütlenmesinin sağlıklı bir şekilde yapılmasını sağlamak gereklidir. Bakanlık merkez ve taşra birimlerinde veteriner hizmetlerinin yürütülmesine paralel olarak idari yetkilerin de sağlanması gereklidir. Veteriner hekimlerinin bu beklentileri, ülke ve milletimizin beklentileriyle birebir örtüşmektedir. Veteriner hekimlere verilen önem, hükümetlerin halk sağlığına verdiği önemdir, topluma verdiği önemdir, insana verdiği önemdir.''