Zirvedeki rakiplerinin çoğunun puan kaybettiği bu önemli haftayı, üç puanla kapatan bordo mavililer, 5,5 yıl aradan sonra, süper ligde liderlik koltuğuna oturdu.
Ev sahibi taraftarlar, bugüne tanık olmak için ve takımlarına 90 dakika destek adına tribünleri doldururken, Şenol Güneş Spor Kompleksi'ndeki Medıcal Park tan, bitiş düdüğüyle mutlu ayrıldılar.
Bir grup Sivasspor taraftarının yalnız bırakmadığı kırmızı beyazlılar, oyunu çirkinleştirmeden puan için yaptıkları mücadelelerine saygı duydum. Çünkü galip gelenin lig lideri olacağı bu maç, her iki takımı olduğu kadar, özellikle ekran başındakileri daha çok strese sokmuştur sanırım.
Trabzon ekibinde Obi Mikel'in gününde oluşu, aradaki yeni transferler Ndiaye ve Guilherme'nin uyum sağlamaları, ilk maçında Da Costa'nın da onlara eşlik etmesi, galibiyeti perçinledi.
Nwakaeme'nin geceye bozuk başlamasına, sanırım kendi de üzülmüştür, tribündekiler gibi. Ama buna en büyük etken de sakatlığının rahatsız etmesi olmuştur. Bu yüzden ilk yarı biterken yerini Parmak'a bıraktı. Takımıyla beraber ligin gol krallığı zirvesini ele geçiren Sörloth'un şık golü ve 2.gole büyük katkısı alkışında büyüğünü aldı.
Trabzonspor bünyesinden yetişen Caner'in, istem dışı kendi kalesine golü ise o ve arkadaşları adına talihsizlikti.
Oyun başlamadan, her nedense Hüseyin'in yerine ilk 11 de olan Hossein'in de ısınırken sakatlanması nedeniyle, Faslı Costa'nın da İranlı oyuncununu yerine ilk 11 de kupadan sonra, ligde de ilk kez forma giymesi, teknik heyete ve kendisine herhalde sürpriz olmuştur.
Karşılaşma boyunca Obi'nin ayağına her gelen topu rahatlatması ve pozisyonu dengelemesi de gözümden kaçmadı. Campi'nin olumlu gelişmeleri, bu maça da katkı sağladı. Karşılaşmanın 2.yarısında Guilherme ve yorulan Sosa, formalarını Doğan ve Hüseyin teslim etti.
*
İkinci yarının başlarında Sörloth ve Novak'ın kaçırdığı net gol pozisyonları, ardından vahlanılan ataklardı.
Oyunun son bölümünde iki gol bulmak isteyip, hiç olmazsa beraberlik için uğraşan kırmızı beyazlıların baskı kurduğı ve oyunu forse ettiği dakikalarda, Hüseyin hoca, Doğan ile orta sahayı, Hüseyin ile üçlü stoper yaparak defansı güçlendirmesine rağmen, eski Trabzonsporlu Yatabare'nin son saniye golüne engel olamadı.
Faslı stoperin Erzurum'dan sonra, Sivas önünde de sırıtmaması, herhalde en çok bordo mavili yönetimi sevindirmiştir.
Rıza hocanın ekibi Yatabare ile bulduğu ilk gol öncesinde, Yatabare'nin sağ kolunun içine çarpan top, bu golün iptalini sağladı. Karşılaşmanın bitiminde soyunma odasında yaşananlar ise Trabzonspor'un şampiyonluğa kilitlendiğinin en güzel fotoğrafıydı. Bu arada orta hakem Cüneyt Çakır gerilimi yüksek maçta çok da kötü bir düdük çalmadı.
Anlayacağınız, zirve grubunda ki Fenerbahçe, Beşiktaş, Sivas ve Alanya'nın haftayı mağlup kapadığı bir haftada, Trabzonspor'un galip gelerek 5,5 yıl sonra liderlik koltuğuna resmen oturması ve buzlu kaygan zirveye çadır dikerek yerleşmesi, soğuk ve karlı şubat ayının en sıcak gecesi oldu.