Akyazı Stadı ile ilgili gerçekleri bilmek vatandaşın hakkıydı!

Dağ ile deniz arasına sıkışmış, gün geçtikçe nüfus artışı ve şehirleşmeye bağlı olarak büyüyen Trabzon ilinin denizden yer talep etmesi onun en doğal hakkıdır.

Dağ ile deniz arasına sıkışmış, gün geçtikçe nüfus artışı ve şehirleşmeye bağlı olarak büyüyen Trabzon ilinin denizden yer talep etmesi onun en doğal hakkıdır.

Ancak ne var ki denizi doldurmak bilgi ister, teknik ister hepsinden ötesi deneyim ister.

Akyazı doldurulurken Rize’de kentsel dönüşüme neden olan deniz dolgu alanlarını örnek vererek uyarıcı bir şekilde gündeme taşımıştık.

Denizden yer kazanma konusunda Türkiye’den daha üst düzeyde bilgi ve deneyim sahibi olan Japonya’nın uluslararası bilim dünyası ile paylaştıkları deniz dolgusu ve Kansai havalimanı inşasındaki beklenmeyen başarısızlıklarını örnekleriyle vermeğe çalışmıştık.

Öte yandan Akyazı aktif heyelan sahasının, fay ve kırık sistemlerinin deniz uzantısı üzerindeki dolgu alanının başta ‘yer seçimi’ olmak üzere niteliksiz, yetersiz ve kontrolsüz jeolojik, jeofizik, sondaj çalışmalarına (deniz altı jeolojisi) çekincelerimizi koymuştuk.

Sonuç?

‘Biz biliriz, biz yaparız, bunlar muhalif söylemler! Mantığı’ ile kimsenin bırakın şantiyeye girmesine, çevresine dahi yaklaşmasına müsaade edilmeden tamamlanan Akyazı stadı.

İlk kez Akyazı tesislerini ancak 2018 yılının yaz aylarında As Başkan Sn. Hayrettin Hacısalihoğlu’n izniyle gezip yerinde inceleme imkânı bulduk.
Daha sonraları gözlediğimiz deformasyon yapılarını yeniden kontrol etmek için birkaç ay arayla tesislere gidebildik.

Gördüğümüz ve değerlendirdiğimiz deformasyon yapılarını kamuoyuna açıklamadan önce başta TS yönetimine, ilgili bakanlıklara ve yerel yönetimlere aylar öncesinden raporlar halinde sunduk.

Ancak bu güne dek konuyla ilgili hiçbir yapıcı sonuç alamadık.

Ta ki 2 Mart Cumartesi günü Sn. Cumhurbaşkanımızın Trabzon’u ziyaretinde ‘düşük performasyonlu Akyazı dolgu sahası’ gerçeklerini ve Şehir Hastanesi çekincelerimizi toplumla paylaşmak zamanının geldiğini düşünerek bundan bir önceki yazımızı kaleme aldık.

Öyle ya, kanayan bir yara olan ‘uzun göl kentsel dönüşüm projesi’ Sn. Cumhurbaşkanımızın direktifleriyle gerçekleşmedi mi?

Sera Gölündeki ucube duvarlar Sn. Bakanımız Süleyman Soylunun telkinleriyle değiştirilmedi mi?

Akyazı’da da Şehir Hastanesinin yeri hakkında nihai kararı verecek olan Sn. Cumhurbaşkanımız olmalıydı.

Bu konuda sorumlu bir vatandaş ve bilim adamı olarak ilgililere ve de topluma karşı naçizane son uyarımız olacak.

Özetle 4600 fore kazığa ve radye temele rağmen düşük performanslı 40.000 kişilik Akyazı Spor Tesislerinde farklı oturmalara bağlı olarak: yatay yer değiştirme, düşey yer değiştirme ve dönme deformasyon yapıları yanı sıra kesme kırıkları gelişmiştir.

Bu kırıkların takibi stadın güvenliği açısından hayati bir önem taşır.

Bu konuda yapılması gerekli olan ayrıntılı yerbilimleri çalışmaları aynı zamanda aynı dolgu üzerinde planlanan ve Akyazı Stadından çok daha büyük olacak Şehir Hastanesinin yapım tekniğine de ışık tutabilecektir.


AKYAZI TESİSLERİNDE FARKLI OTURMADAN DOLAYI FAYNSLARDAKİ KESME KIRIKLARI



AKYAZI STAT DUVARINDA FARKLI OTURMA VE AÇISAL MAKASLAMA (DÖNEREK AÇILMA)


AKYAZI STADI DUVARDA VE ZEMİNDE AÇILMA


AKYAZI STADI FARKLI OTURMA ZEMİNDE AÇILMA


AKYAZI STADI FARKLI OTURMA SOL YÖNLU ÖTELENME


AKYAZI STADI FARKLI OTURMA FAYANSLARDAKİ KIRIK GENİŞLİĞİ 3 mm


AKYAZI STADI FARKLI OTURMA TAVANDA AÇISAL MAKASLAMA (DÖNEREK AÇILMA)


AKYAZI STADI ZEMİNDE DEFORMASYON

Bektaş'ın önceki Akyazı yazısı için tıklayın

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri