7 Kasım 2008 tarihinde “Akyazı mı Karayazı mı?” başlıklı bir yazı kaleme almıştım.
Aradan koskoca 4 yıl geçmesine rağmen, aynı yazının hala gündemdeki yerini koruması beni kahrediyor.
Trabzon ve Trabzonsporlu nasıl kaderine terk edilmiş,
Nasıl da ninnilerle seçimden seçime hatırlanan bir meta haline getirilmiş.
Şimdi bundan 4 sene önce yazdığım yazının özetini bir hatırlayalım;
“Akyazı mı, Karayazı mı” başlıklı yazıma, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 2007 yılının Temmuz ayında Trabzonlulara verdiği söz ile başlamıştım.
2007 senesinin 20 Temmuz’unda sayın Başbakan seçim mitinglerinin birinde, Trabzon Belediyesi önündeki mahşeri kalabalığa seslenmişti.
Miting alanında Akyazı Projesi ile ilgili afişler ve bu projeyi destekleyen pankartlarla Trabzonlular Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a yoğun ilgi gösteriyorlardı.
Bu ilgi karşısında sessiz kalamayan Başbakan Trabzonluları mutlu edecek vaatler veriyor, Atatürk alanı verilen bu vaatlerle adeta alkıştan ve slogandan yıkılıyordu.
Söz veriyordu sayın Başbakan, diyordu ki; "Size söz veriyorum Akyazı projesi hayata geçecek ve 2011 yılında bitecek. Trabzonspor'da kendisine yakışan stadyuma kavuşacak"
Sayın Erdoğan Trabzonluların Akyazı projesine göstermiş oldukları ilgiden o kadar etkilenmiş olacak ki,aynı günün akşamı Trabzon"dan canlı yayınlanan Siyaset Meydanı programında da Akyazı projesi ile açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Bu proje hayata geçecek ve 2011'e kadar bitecek" dedi.
Yıl 2012 aylardan Aralık, yani aradan tam tamına kos koca 5 yıl geçti.
Başbakan’ın verdiği bu sözden sonra biri Trabzonlu, olmak üzere 3 spor bakanı değişti, 2011 Genel seçimlerinde Türkiye’nin en büyük projelerine imza atmış, Galatasaray’ın Seyrantepe’de ki Türk Telekom Arena stadyumu’nun çok kısa sürede bitirilmesinde etkin rol oynamış, Trabzonlu Sayın Erdoğan Bayraktar Çevre ve Şehircilik Bakanı oldu, Sayın Başbakan’ın “Atom Karınca” diye Trabzonlulara taktim edttiği Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’da Trabzon Belediye Başkanı.
İşte burada kelimelerin bittiği, parmakların klavyeye dokunamadığı yerdeyiz.
Sahi biz Trabzonlular; daha neyin peşindeyiz,
Bizzat verdiği “Akyazı stadyumu 2011 yılında bitecek“sözünü yerine getirmeyen, buna karşın şike sürecinin başladığı 3 Temmuz tarihinden bir hafta sonra yaptığı açıklamada “Kişilerin yaptıkları kurumları bağlamaz” şeklindeki sözleri ile Trabzonspor’un hak ettiği Şampiyonluk kupasının verilmemesinde önemli rol oynayan Sayın Başbakan’ın Trabzon’a bakış açısı buysa, biz ne yapabiliriz ki?
Trabzonspor’un 2010-2011 şampiyonluk kupasını anasının ak sütü gibi hak ettiği yargı kararı ile ortaya çıkmışken, Küçük bir kız çocuğunun “Bizim şampiyonluk kupamızı ne zaman vereceksiniz” şeklindeki sorusuna Sayın Başbakan “Siz kupayı hak etmediniz ki” şeklinde cevap veriyorsa,
Biz daha ne yapabiliriz ki?