Süper ligde, zirve bu duruma gelince haftanın en önemli karşılaşmalarından biriydi, Trabzon-Bursa maçı…
Puan cetvelinde aralarında bir puan ve bir sıra fark olan bu iki takımdan ev sahibinin daha baskın olduğu ilk yarıda, serbest atışta herkes topu bırakınca, sadece direkten dönen bir topu, bir de Burak’ın Kaleci Harun ile karşı karşıya kalıp sayı yapamadığı bir pozisyon var.
Yeşil beyazlıların, rakip oyuncuların nefesleri kesecek bir tek önemli pozisyonu olmamasına rağmen ilk yarıda, iyi kapandılar, iyi yer tuttular.
*
Maçın 24. dakikasında kazanılan serbest atışı kullanmak isteyen Yusuf’u sertçe ‘bırak bize’ der gibi itmesi tribünden hiç hoş görünmedi diyebilirim. Bu andan sonra Yusuf’u takip ettim Kucka’nın hareketinden etkilenmemiş görünce ‘aferin’ dedim.
İlk 45 dakikada Kucka’yı her nedense biraz gergin gördüm. Sanki maça gelmeden, evde hanımdan fırça yemiş bir hali vardı!
Konuk ekip Bursaspor’un önemli eksik oyuncuları vardı. Mikel Agu, Cristabal ve Kembo sakat oldukları için kadroda yoktular.
İlk 11 de maç öncesi sahada ısınırken sakatlanıp, yerini Merter’e bırakan Bado’da sakatlara katıldı. Ev sahibi Trabzonspor’da ise iki defans oyuncusu Duriva ve Mustafa’nın sakatlıkları, bu hafta da sürdü.
*
Bursaspor teknik direktörü Guen, Abdülkadir’in hızlı driplingini kesmek için, hızlı oyuncusu Trabzonsporlu eski Yusuf Erdoğan’ı , Abdülkadir’in geldiği kanatta oynattı. Doğru bir iş yaptı.
Bu arada Abdulkadir Ömür'de gecenin en fazla çalışan isimlerinden biriydi.
İlk yarıda N’Doye de orta sol kanatta istenileni veremezken, yerini ikinci yarıda Olcay’a bıraktı.
Yusuf ilk yarıda dikine oynamaktan çok yana doğru oynayınca, çok fazla katkı sağlamadı ama gittikçe oyunda iyice açılan Yusuf, ikinci yarıda yine istediği pozisyonda klasik vuruşlarından birini yaptı, sol çapraz pozisyonda sol ayağıyla yine iyi ve sert vurdu,top filelerle kucaklaştı.
Yusuf aynı pozisyonu bir kez daha yakaladı, yine aynı şekilde vurdu. Bu sefer de top yan direkten geri geldi.
Tek golün sahibi Yusuf, oyunun bitimine 5 dakika kala yerini Matus Bero’ya bıraktı.
Bu golden sonra Mas’ın Bordo mavililer adına altı pas içinden attığı sert şut, Bursaspor kalesinin üst direğinden gelmesi, hem kendi, hem takımı adına sanırım talihsiz bir andı.
Burak’ın son dakikada ayağı kaydığı için, kaçırdığı net gol pozisyonu gibiydi…
*
Altın değerindeki bu galibiyet, Trabzonspor’u ligde biraz daha yukarılara tırmandırırken, sezonun ilk yarısındaki son maçları olan Kardemir Karabük deplasmanın da, önemini bir o kadar arttırmış oldu.
Maç sonunda konuk taraftarlarla, ev sahibi taraftarların birbirlerine yaptıkları sevgi gösterileri de, gecenin renkli bir fotoğrafıydı.
İkinci 45 dakikada ise, o anlara kadar maçı iyi yöneten O, Halis Özkahya gitmiş, yerini, başka bir Özkahya almıştı. Burak’ın ceza alanı içerisinde net bir şekilde düşürülmesine ve yine bir başka atakta, yerde topu eliyle kesen sanırım Titi idi. Bu pozisyona bile penaltı çalmayıp ‘devam’ diyen Özkahya, maçın gözlemcisi ve zamanın en kötü hakemlerinden olan Oğuz Sarvan’dan ne puan alacak?
Vallahi merak ediyorum.
Bordo mavili, hızlı tren!
Bordo mavili, hızlı tren!