Dört günde ne değişti diye düşünüyorsunuz değil mi? Daha bir hafta öncesine kadar iyi yolda olduğunu söylediğimiz, ilerisi için ışık gördüğümüz takım ile Avni Aker'deki Trabzonspor arasında bu kadar farkı bizde beklemiyorduk.
Karabükspor'un Mesut Bakkal ile birlikte ivme kazandığı ilk yarıdan belli. Özellikle orta sahalarının merkezindeki Yiğit İncedemir ve Birol Hikmet ikilisi bu maçın kahramanlarıydı. Muhteşem oynadılar. Defans bloklarıyla iyi birleştiler. Teknik kapasitelerindeki yetersizliklerini mücadele güçleriyle kapattılar. Bordo mavili çıtkırıldım orta sahayı abandone ettiler.
ANTALYA MAÇI YANILTTI.
Devre arasında oynanan dört maçtan Beşiktaş ve Antalyaspor müsabakalarına çıplak gözle şahitlik ettim. Trabzonspor Zokora ile birlikte 4-1-4-1 gibi oynuyor. Bazı maçlarda bu yapı aksıyor. Kupadaki Antalya maçında da Karabük maçının benzeri bir kadro vardı. Sapara'nın partneri Antalya'da da, bu maçta da Alanzinho'ydu. Antalyaspor'da İbrahim Dağaşan'ın sakat ve Aissati'nin formsuzluğu Sapara- Alanzinho ikilisinin fiziksel yetersizliğini gizledi.
Mesut Bakkal'ın öğrencileri iyi kapanıp tatlı sert futbollarıyla Yasin, Adrian, Olcan, Alanzinho ve Vittek'e başarı imkanı tanımadılar. Hızlı adamlarıyla da sonuca gittiler.
Aykut Akgün yada Colman ikilisinden hangisi daha hazır ise, maçın başında Sapara'nın yanında başlasa, sonuç daha farklı olurdu. İkinci yarının başındaki Aykut değişikliği takıma fazla da katkı vermedi. Çünkü skor olarak ta rakibin oyun sistemine, oyuncu karakterine uygun bir ortam oluşmuştu.
SAĞ ÖN SORUNU
Sağ ön bölgedeki sorun sezon başından beri devam ediyor. İster 4-4-2 ister 4-2-3-1 isterse 4-3-3 oynasın verim alamadı Trabzonspor. Volkan Şen ve Yasin Öztekin bu bölgenin adamları. Paulo Henrique, Halil Altıntop, Alanzinho, Olcan, Emre Güral gibi isimler de zaman zaman bu bölgede oynadı. Ama verim alınamadı. Hele hele öyle bir Yasin izledik ki değil kanat, but, göğüs, pirzola bile olmaz.
Sorumluluk almaktan kaçınan, aldığı her topu yana oynayan, top benden gitsin dene olursa olsun diyen bir yapıdaydı. Yazık! Oynadığı mevkii de, huyu da, suyu da Volkan Şen'e benzemekte. Bu bölgede Celustka arkada, Zeki Yavru önde düşünülebilir, düşünülmelidir de…
Hakem Cüneyt Çakır ise, denge adamı olduğunu bir kez daha gösterdi. Şampiyonluk adaylarının puan kaybettiği haftada denge (!) unsurunu ön plana çıkardı. İkinci dakikadaki gol net olarak ofsayt. Skor 1-2 iken Vittek'e yapılan hareket penaltı.
Trabzonspor, Cüneyt Çakır'ın hatalarına sığınmamalı. Kötü oynadı kaybetti. İçimizi yaralayan, Cüneyt Çakır'ın hatalarından çok kazanma hırsını kaybeden bir takım izlemek oldu.
Maçın devre arasındaki müzik ise her şeyi tüm çıplaklığı ile anlatıyordu.
"Ben de özledim ben de.
Resmin var şu albümümde
Sana koşmak isterim.
DERMAN YOK DİZLERİMDE" !!!!!