İbrahim Hacıosmanoğlu’na neden kızıyorduk?
Camianın değerlerinden bihaber olması!
Bildiklerine karşı da savaş açması!
Seçim öncesi söylemlerinin seçim sonrası icraatlarıyla çakışmaması!
Kulübü borç batağına sürüklemesi!
Kötü gidişattan kendisi hariç herkesi sorumlu tutması!
Trabzonspor başkanının taşıması gereken ağırlığı taşıyamaması!
***
Şimdi bunları durup dururken neden hatırlattık?
Nasreddin hoca misali, suya gönderdiği çocuğuna testiyi kırmamak adına attığı şamar var ya…!
***
Seçim sürecinde başkanımız sayın Usta’nın dikkat çekici hamleleri olmuştu!
En önemli ve ilk hamlesi başkanlığını resmen açıklamadan attığı Lucescu tiviti!
Sayın Ali Sürmen’in, 2016 Aralık ayında olağan kongre yapılması için istediği yazılı belgeyi sayın Hekimoğlu’nun vermiş olmasına rağmen vermemesi!
Önemli bir seçim stratejisi de, adaylığını en sona saklaması!
***
Seçim sonrası ise kulübün sayın Faruk Özak ve sayın Sadri Şener için açtığı davalardan feragat edilmesi ve devamında da seçim sonrası Avni Aker’de Antalya maçını eski başkanlarımızın birçoğuyla birlikte izlemesi!
Resmi internet sitesine 7. şampiyonluğun yazılması!
Feda olayı!
Sadi hocanın yerine Hami Mandıralı’nın gelmesi!
1461 Trabzonspor takımı hocası Hamdi Zıvalıoğlu’nun gönderilmesi ve yerine gelecek olan hocanın halen belirsizliği!
Yine 1461 Trabzonspor kulübü başkanlığına 40 yıl düşünülse de hiç kimsenin aklına gelmeyeceği bir ismin getirilmesi!
***
Muharrem Usta gibi her zaman kurumsallıktan, profesyonellikten ve yeni yapılanmadan bahseden birinin 14 Kasım’da attığı tivitin altında ezilmesi ve kendi kalesine gol atması oldukça manidardır.
Gerçeklerle yüzleşmek adına yola çıkan, sabırdan ve planlamadan sık sık bahseden başkanımızın yapmaması gereken bir hataydı.
***
Feda deyip, Lucescu için 100 milyonluk bir bütçe ayırmayı göze alacaksınız…
Gelişen olaylarla bunun Trabzonspor’un gerçekleriyle uyuşmayacağı izlenimi vereceksiniz…
Son olarak da sadece Muhammet Demir için 20 milyonluk bir bütçe ayıracaksınız…
Sonra da tüm bunlara rağmen gerçeklerle yüzleşmek diye açıklamalarda bulunacaksınız…
Birilerinin de tekrardan ısıtılmış bu yemeği yemesini bekleyeceksiniz.
Kusura bakmayın, biz eski aşçımızı bu tavırlarından dolayı değiştirdik.
***
Suya değil yazımızda yazıyoruz.
Siz yarın birlikte imza attığınız Muhammet Demir’den de feda istersiniz!
***
Bu tür plansızlık, programsızlık ve transfer yöntemleri bize hiç yabancı gelmiyor nedense!
***
Trabzonspor için gerçeklerle yüzleşmek, kendi modeli dışında yeni bir model aramamaktır.
Trabzonspor’un kendine özgü bir modeli vardır ve bu model sınırları içerinde kaldığımız sürece hep başarı gelmiştir.
***
Şenol Güneş, Tolunay Kafkas, Mustafa Reşit Akçay, Hami Mandıralı, Sadi Tekelioğlu, Giray Bulak, Osman Özköylü, Fatih Tekke bu modelin rol isimleridir.
Ancak bu isimlerden birçoğuna da mesleki gelişimlerinin gereklerini tam olarak yerine getirmedikleri için de eleştirilerimizi her zaman yapmışızdır.
İkinci kez, takımın başına gelen Hami hoca da bu mesleki gelişimi için pasif kalan maalesef ciddi anlamda tecrübesi olmayan ve kendini geliştirmek adına yetersiz kalan bir isim.
Geçmişte görev aldığı dönemle bugünün süreci çok farklı.
O zaman Mustafa hocanın yardımcılığından geldi ve Trabzonlu oyuncu sayısı çok fazlaydı.
Bugün ise dışardan geldi ve o oyuncuların bir çoğu yok.
Üstelik sorunlar benzer de olsa çok daha büyük.
Umarız başarır!
Şayet tersi olursa sorun oluşabilir.
Beklenen performansı gösteremezse Lucescu veya Lucescuvari bir hocanın yardımcılığını yapmaya devam edecek kredisi kalacak mı?
Bu sorunun cevabını aradığımızda zamanlamanın çok yanlış olduğu görülüyor..
Yarın keşke en azından sene sonuna kadar Sadi hocayla çalışsaydık demek zorunda kalmayalım.
***
Sayın başkanın, Sadi hocaya yakın durmadığı ve sosyal medya gönderileriyle sürekli tartışmaya açtığı ve çalışma ortamını zorlaştırdığı aşikâr!
Hocanın emeğine ve alın terine hiç değer verilip saygı gösterilmedi.
Bakmayın siz daha sonra kendisi için verilen yemeğe ve plakete .
Önemli olan ona görev başındayken cesaret verip güven duyulduğunu hissettirmek.
Sayın başkan attığı tivitlerde, Abdülkadir’in şahsında tüm genç oyuncuları, ailelerini ve arkadaşlarını kutladı da bir tek onları yetiştiren Sadi hocaya teşekkür etmeyi düşünmedi.
***
Hamdi hocaya yapılan da hiç doğru olmamıştır.
Hadi Hamdi hocayı görevden aldınız, adı geçen Fatih Tekke’ye ne oldu, hala göreve neden başlatmadınız?
Hani seçim öncesi sık sık dile getirdiğiniz profesyonellik, kurumsallık, yeni yapılanma nerede?
Hani nerede bunları yapacak planlama?
Yoksa söylediğiniz kadar hazır değil miydiniz?
***
Bir başka yanlışta 1461 Trabzonspor takımına atama yoluyla yapılan başkanlık seçimidir.
Kesinlikle 1461 Trabzonspor takımı yönetimi, Trabzonspor yönetimiyle uyumlu çalışmak zorunda.
Yine de konu kamuoyunda tartışılmalı ve bu isme ısıtılmalıydı.
Böyle bir yöntem sayın Aktürk’e en azından daha fazla bir kredi sunabilirdi.
***
Yazımıza İbrahim Hacıosmanoğluyla neden başladığımızı anlatabildiğimizi düşünüyoruz.
Sanki onun yaptığı hatalar tekrar ediliyormuş gibi bir görüntü var.
Bizden söylemesi, dost acı söyler denilir ya!