7 Haziran genel seçiminin ardından partilerin yapmış olduğu görüşmeler bugüne kadar işe yaramadı.
Hükümet kurma görevini Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan alan ve bir buçuk aylık süre 23 Ağustos’ta dolacak olan AK Parti Genel Başkanı Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun bu süre zarfından CHP ile yapılan görüşmelerden hükümet kurma yönünde olumlu bir sonuç çıkmadı.
Başbakan Davutoğlu, siyasetin gündemini yasal zeminine oturtabilmek için bu hafta içinde MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşecek.
Davutoğlu ile Bahçeli’nin görüşmesinden bir hükümet modeli çıkması beklenmiyor, acele seçimde anlaşabilmek için Bahçeli’ye gidiliyor.
7 Haziran seçiminde tek başına iktidar çıkmayınca siyasi süreç tıkandı, sürecin tıkanmasında MHP Genel Başkanı Bahçeli açıklamalarıyla önemli rol üstlendi.
Anlayacağınız siyasetin kilidini Bahçeli açacak, top onda.
Ancak, Bahçeli, Davutoğlu’nun acele seçim teklifine evet dememesi halinde süreç bitmiyor, parlamento veya Cumhurbaşkanı parlamentoyu hukuki olarak seçime götürebiliyor.
Türkiye gerçekten de 7 Haziran’da ilginç bir seçim yaşadı, hiç kimseye yaramayan seçim sonucu ortaya çıktı.
Hükümetsiz geçen günlerin zararı her Türk vatandaşına dokunuyor.
Yatırımlar durdu, ödenek aktarımı yapılmıyor, döviz aldı başını gitti, ihracatta gerileme devam ediyor, gayri safi milli hasıladaki azalma eğilimi sürüyor.
İçinde bulunduğumuz bu şartları fırsat bilen terör örgütü PKK ve yandaşları da saldırılarına en acımasız ve insansız bir şekilde ölüm kusmaya devam ediyor.
Her ne kadar devletin güvenlik güçleri PKK terörüre göz açtırmamak için yurtiçi ve yurtdışı operasyonlar yapmaya devam etse de, PKK’nin yaptıkları tüm ulusun canına tak etme noktasına geldi.
Önümüzdeki süreçte yapılacak en acele seçimde PKK terör örgütünün uzantıları vatandaştan iyi bir ders alması lazım.
Bu dersi alması için 7 Haziran genel seçiminden sonra yaptıkları yeter de artar bile.
Ancak ne pahasına olursa olsun yapılacak acele seçimin ardından sağlıklı bir hükümet formülünün ortaya çıkması ve kurulacak hükümetin derleyip toparlayarak yola devam etmesi.
7 Haziran genel seçiminden sonra ortaya çıkan siyasi tablo Türkiye’deki siyasetin gerçeğini bir daha gözler önüne sermiş oldu ki siyasi partilerin ülkeyi değil kendi geleceklerini ve çıkarlarını öncelikli olarak düşünüyorlar, ülke menfaati adına risk almaktan kaçıyorlar.