Sezonun sahandaki ilk maçı.
Almışsın yaklaşık 33 bin civarında taraftarını arkana. Yakalamışsın bir havayla rüzgarı, karşılaşmanın üçte birlik bölümü, yani ilk 30 dk. içerisinde atmışsın 3 gol, gitsene üzerine üzerine kardeşim.
3-0’a yatmasan 4 olacak, 5 olacak, belki de ilk yarı da 6-0 olacak.
İstanbul deplasmanından beklemediği 2-0’lık bir mağlubiyetle lige başlayan ve Trabzon’a dönen bordo mavililer, Demir Grup Sivas maçına oldukça yüksek tempoda başladı.
İlk 30 dakikada rakibini ezdi ezmesine de, konuk ekibin oyunun başında 2. dakikada Kone ile kaçırdığı net bir gol pozisyonu var. Olsaydı ev sahibi tribünleriyle beraber strese girerdi gibi, vesselam.
*
Olcay’ın ayrıca, ilk yarıda oyuna giren Sivas oyuncusu Braz’ın, Hosseini’nin düşürülmesiyle kazanılan penaltı atışını gole çeviren Rodallega’nın golleriyle Medical Park Stadyumuna neşe saçan bordo mavililer, yine Rodallega ile 3. golü bulmasına rağmen ardından frene bastı.
Şöyle de diyebiliriz; yüksek tempodan sonra gelen kontrolsüz düşüş.
Yusuf’un hatasına, hata ile cevap verip yan pas yapan kırmızı beyazlı defans, topu yine Yusuf Yazıcı’nın önüne düşürünce, ondan Olcay’a, ondan da Rodallega’ya 3. golü yaratınca, sanırım bu iş bitti sandılar.
Gördük ki bitmemiş, 45+4 de, son saniyede rakibinin önünde durup perdelemesi gerekirken, önünden hızlı tren gibi geçen Sosa, Douglas’a öyle bir boş alan yarattı ki, Douglas’ın bu şık golü konuk ekibe umut oldu.
*
Mustafa ve Cafer’in yanı sıra, sakat olan Kamil Ahmet ve Vahid Amiri’nin yer almadığı 21 kişilik Trabzonspor kadrosunda, genç oyunculara da yer ayırmış Ünal Karaman.
Sıcak bir atmosferde! nemli bir ortamda oynanan karşılaşmada, ilk yarıda oyuna ağırlığını koyan ev sahibi ekibin görüntüsü, ikinci 45 dakikada saha ve alan savunmasına geçince, oyundaki tempo düştü.
İkinci devrenin ortalarında, Yusuf, Rodallega ve Sosa alkışlarla yerlerini Kucka, Burak ve Batuhan’a bırakması, oyuna bir nebze hareket getirir mi acaba? dedim. Ama getirmedi.
Bana göre yorgun bir görüntü veren saha içerisinde ki bu iki takımdan, Trabzon ekibi özellikle 2. yarıda kendi yerine topu koşturup, daha fazla isabetle yerden ayağa oynasaydı, fazla bunalmaz, futbol adına da güzel bir görüntü verirdi.
Bu arada Ünal Hoca'nın Sivasspor'un kanat beklerinin önünü Olcay ve Abdülkadir ile keserek hücuma çıkarmaması da Bordo Mavililerin pozitif yönlerinden biriydi.
*
Ev sahibinde mücadele anlayışından ötürü, tüm takımı mutlak kutlamak gerek. Ayrıca bu 90 dakikada özellikle Onazi, Pereira, Toure, Abdülkadir Ömür, Olcay ve Rodallega dikkatimi çeken isimler oldu.
Yine de maddi ve manevi ortamda kendine ligde yer bulmaya çalışan ve bir yandan borçları azaltmaya çalışırken, hem uygun transfer yapan, hem de iskeletini oluşturup kafaya oynamaya çalışan bir takım için, evindeki bu ilk maçta, ilk yarıda gelen gollerle, bu net galibiyet camiaya mutluk verdi diyebilirim.
Özellikle 33 bin civarın da taraftar, maç boyunca tam destek vererek takımını yalnız bırakmazken, en büyük alkışı bence onlar aldı.
Vira grubunun maraton yani doğu tribünde açtığı koreografi ise çok duygusal ve anlamlıydı.
Grubun içerisindeki Aslıhan ve Karahan adlı iki çocuk babası ağabeyleri, 39 yaşındaki Gökhan Kılıç’ın, geçtiğimiz günlerde Trabzon içerisinde geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını kaybetmesi nedeniyle, ona adadıkları bu harika koreografi gecenin başlangıcıydı.
O zaman bu galibiyet çocuklarına, eşine ve rahmetli Gökhan’a gelsin.