Gündemde gazetecilerin tutuklanması ile alakalı baya bir yoğunluk var…
Pazar sabahı başlayan operasyonlar ile bazı gazeteler ve televizyonlara operasyonlar yapıldı… Bir anda Türkiye’nin gündemi değişti… Peki; bu olanlar neydi? Yada nasıl yorumlanması gerekli?
Herkesin kafasında bir soru işareti var… Ben daha yolun başında bir haberci olarak ne düşünmeliydim? Pazar gününden bugüne kadar önceden tutuklanmış tüm gazetecilerin yazdıklarını okudum… Sonuçta devletin soğuk yüzünü onlar görmüştü…
Eğer birileri bir yerde kumpasa uğramışsa bunlar geçmişte Oda TV davasında yargılananlar vardı…
Peki neler dediler onlar…
Pazar sabahı Ahmet Şık, “Birkaç yıl önceki faşizm döneminin kudretli sahiplerinden Cemaat’in bugün yaşadığının adı da faşizmdir. Faşizme karşı çıkmak erdemdir.” Şeklinde Tweet attı… Böyle düşünüyordu… Bu mesajlara cemaatten açıklama geldi… Özür dileriz diyenler oldu; yanlış yaptık diyenler oldu…
Bir anda gözler Soner Yalçın’a çevrildi…
Yalcın, Milliyet yazarına şu cümleleri söyledi…
-Bize bir kumpas kuruldu. Zaman ve Samanyolu'na bir kumpas kurulmadı. Onlar bu kumpasın bir parçasıydılar. Yapma lütfen! Nasıl Oda TV ve Samanyolu basın özgürlüğünde yan yana gelir. Bu bize hakaretti
-Bunu anlamak istemiyorsun. Bu kumpas bir merkezden yönetiliyor. En tepede biri, altında başka birimler var. Kuryelik yapanlar var. Bunları basın özgürlüğü olarak ele alamazsın. O zaman kendi mesleğine ihanet edersin. Kumpasın merkezinde gazeteciler var. Biz bunu yaşadık. Anlattıklarım hayali değil. Bunlar gazeteci değil. Kusura bakma ama ben Ekrem Dumanlı'ya kefil olamıyorum. Siz oluyorsanız buyurun. Gazetelere ilan verin. Bugün gazetelerde 'basın özgürlüğü' diye ilan var.
Buraya kadar önceden tutuklanan iki gazetecinin düşüncelerine yer verdim…
Benim mantığımda halk için habercilik yapan gazetecidir… Birilerine uşaklık yaparak bir yerlere gelmek isteyen değil… Yada Demokrasi kisvesi altına saklanarak, bu yapılanmaların parçası olanlar günümüzde gazeteci olarak isimlendirilseler de aslında kalemlerine mürekkep yerine kan dolduran savaş suçlularıdır…
Halk için gazetecilik…