Trabzonspor tarihinin en önemli futbolcularından biri olan Hami Mandıralı Trabzonspor’un yeni teknik direktörü oldu.
Sosyal medyadan takip ettiğimiz kadarı ile de büyük bir taraftar kitlesi bu konuda yönetimi destekliyor.
Geçen yıl bir açıklamasında diyor ki Hami Mandıralı, “Hak eden insanlar Trabzonspor’da göreve gelsinler. O şans onlara da verilsin. Niye Hamiler, Lemiler, Hamdiler, Sonerler konuşulmuyor da dışarıdakiler hep konuşuluyor? Onlar bizden daha mı iyi?
Hami Trabzonspor’da futbolcu olarak forma giymenin Teknik direktörlük için yeterli olduğunu düşünüyor ve bu nedenle Trabzonspor teknik direktörlüğünü hak ettiğini düşünüyor.
Yanılıyor.
Tabi ki uzun süre futbol oynamak başarılı bir teknik direktör olmak için önemli bir avantaj ama yeterli midir?
Özellikle de Trabzonspor gibi büyük kulüplerde teknik direktörlük öyle sadece futbol oynamış olmak ve TFF eğitimi alarak sahip olunacak bir meslek midir?
Bu kadar kolay mı Trabzonspor teknik direktörlüğü?
Teknik direktörlük bir meslek ise Trabzonspor teknik direktörlüğü mesleğin zirvesidir.
Sadece mesleğinde zirveye ulaşanlar Trabzonspor gibi hep başarıyı hedefleyen, yıldız oyunculara sahip ancak bol sorunlu takımlarda başarılı olabilirler.
Büyük takımlarda işini yıllarca yapıp ustalaşmış teknik direktörler başarılı olabilirler.
Hami ise henüz mesleğinde çırak.
Trabzonspor’da 334 maçta forma giymiş ve 198 gol atmış.
Bu mu Trabzonspor teknik direktörü olmayı hak etmenin kriteri?
Hami Trabzonspor’a teknik direktör olmak için büyük çaba gösterdi ve başardı. Futbolu bıraktığı 15 yıldır, başarılı bir teknik direktör olmak için neler yaptı?
Bir bakalım gerek Türkiye’de gerek dünyada yarışmacı, büyük takımlarda başarılı olmuş teknik direktörlere, kaç tanesi işe Trabzonspor gibi yarışmacı takım sorumluluğundan başlamış?
Hami kendi savunduğu yoldan giderek başarılı olmuş tek bir örnek bulamaz.
Hami büyük futbolcuydu
Zinedine Zidane da büyük futbolcuydu.
Hami 2003’de futbolu bıraktı, Zidane 2006’da
Hami futbolu bıraktıktan 5 yıl sonra 2008’de U21’de 11 maç görev yaptı. 2009’da ayrıldı. 2013’de Akçay ile Trabzonspor macerası başladı.
Zidane ise 2008’de başkan danışmanlığı ile başladı. Sportif direktörlük yaptı, Real Madrid 3. Lig takımını çalıştırdı.
2008’den bu yana çeşitli kategorilerde Real’in içinde olan Zidane 2014’de Carlo Ancoletti’nin yardımcısı oldu şimdi de Real’in başında.
Türkiye ligi’nde çalışan eski futbolcu teknik direktörlere bakalım.
En Yenisi İbrahim Üzülmez; “Ben Beşiktaş’ta 285 maç oynadım, Beşiktaş teknik direktörlüğü benim hakkım” diyememiş. Mustafa Denizli’nin yardımcısı olarak Rizespor’u şampiyon yaptıktan sonra Elazığ’a gitmiş, Şimdi de Gençler’de.
Abdullah Avcı; 1999/2000’de yardımcı antrenör olarak başlamış İstanbulspor’da. İstanbulspor A2 çalıştırmış, Galatasaray U21 çalıştırmış, Milli takım kategorilerindeki başarılarından sonra bugünlere gelmiş.
Akhisar’ın başındaki Cihat Arslan, Gaziantepspor’un başındaki Mutlu Topçu, Mersin’e yeni gelen Ümit Özat belki ilerde büyük kulüp çalıştırırım hayaliyle Anadolu’da staj yapıyor.
Hami stajını Trabzonspor’da yapacak. Üstelik başında da ustası olmadan.
Burada yaşanacak bir başka sorun da;
Kariyerli oyunculara sahip büyük takımlarda ancak kariyerli hocalar başarı sağlayabilirler.
Deneyimsiz Teknik direktörler çalıştırdıkları takımlardaki kariyerli, yıldız oyuncularla her zaman sorun yaşarlar.
Oyuncu kendi kariyeri ile hocanın kariyerini yan yana koyar ona göre davranır.
Hami belki de bu nedenle imza töreninde “Kararları oyuncular eleştirmeyecek, öyle hakları yok. Futbolcuların bir defa konuşma hakkı vardır, o da transfer zamanı en iyi parayı almak için.” Demek ihtiyacını hissetmiştir.
Şimdi bir daha düşünelim Trabzonspor teknik direktörlüğü için gereken vasıflar nelerdir.
Muharrem Usta şirketlerinin başına yönetici seçerken aynı şekilde davranır m?
En büyük şirketinin başına yeni mezun, deneyimsiz birini koyar mı?
Yoksa adım adım yükselen birini mi tercih eder.
Geçtiğimiz günlerde vefat eden Koç grubu patronu Mustafa Koç’un hayatına bakarsanız meslek hayatına kendi şirketlerinde satış elemanı olarak en alttan başlamış.
Doğrusu da bu.
Hami başarılı olabilir mi?
Olamaz!
Aksini savunan varsa dünyada futbolu bıraktıktan sonra teknik direktörlük hayatına yarışmacı takımlardan başlayıp takımını şampiyon yapan bir örnek göstersin.
Hami’nin çıraklık dönemine 3-5 yıl tahammül ederseniz belki başarılı olur. Ama o zaman da hedef 50. yıl değil 61. yıl olur.
Hami’nin ilk dönemi
İmza töreninde Hami “bir önceki dönemde güzel şeyler olmuştu” diyor. Ne hikmetse bir grup taraftarımız da Hami’nin ilk dönem başarılarından bahsediyor.
Yapmayın; Trabzonspor’u küçültmeyin.
Kendisi de öyle iddia zannedebilir ama Haminin Trabzonspor’daki ilk döneminde başarılı olduğu doğru değildir.
Trabzonspor’da başarı şampiyonluktur, şampiyonlar ligidir, Ben kabul etmem ama hadi diyelim en kötü ihtimalle lig üçüncülüğüdür.
Bunları sağlamak için de sezon sonunda minimum 70 puanın üzerine çıkmalısınız. Ligi 75 puanla bitirmeniz için de maç başı 2,2 ortalamayı tutturmanız gerekir.
Unutmayın Trabzonspor son şampiyonluğunda 2010-2011'de 2.4 ortalama ile oynamıştır.
Trabzonspor’un başında 16 maça çıkan Hami’nin maç başı ortalaması 1,5 dur. Hadi Avrupa kupalarını çıkalım 1,7 dir. Bunun Trabzonspor için başarı olduğu söylenebilir mi?
Üstelik bu dönemde Fenerbahçe’den 3, Galatasaray’dan 4 yediğimizi de unutmayalım.
O dönemde elindeki kadro da imza toplantısında başkanın keşke satmasaydık dediği oyunculardan oluşuyordu. Kadro kötü idi bahanesi de palavradır.
Basit bir hesapla Hami hoca başarılı dediğiniz dönemdeki oranları tutturursa ligi 50-57 puan bandında bitirir. Bu da sizi en iyi 5. Yapar.
Size yetebilir ama bana yetmez.
Demek ki Trabzonspor’daki ilk döneminde Hami’nin başarılı olduğunu savunanlarının başka türlü kriterleri var.
Ben çok merak ediyorum Haminin başarılı olduğunu savunanlar fikirlerini yorum bölümüne yazarlarsa bizi de aydınlatırlar.