İlk periyotta biten maç

Basketbolun iki yönlü bir oyun olduğunu, hücum ederken savunma anlayışını benimsemeden başarı gelmeyeceğini her defasında belirtmiş ve iyi defansın kazanmada en önemli detay olduğunu ifade etmiştim.

Geçtiğimiz haftalarda Trabzonspor’u en çok eleştirdiğim ve üzerinde durulması gereken bu eksiğin bu hafta giderilmiş olduğunu ve ortaya konulan dirençle Galatasaray Odeabank’ı ilk periyotta sürklase ederek rahat galip geldiğini gördük. Trabzonspor karşılaşmaya savunma ve hücumda ne kadar motive başlamışsa, Galatasaray Odeabank da o kadar yumuşak ve konsantreden eksik başladı. Trabzonspor’un her birebir pozisyonu o kadar rahat geçip çembere gitmesi böylesi bir ligde göremeye alışmadığımız bir görüntüydü. Fakat Galatasaray Odeabank’ta gözle görülür bir anormallik olduğu çok açık ortada. Hiçbir hücumu organize olmayan, savunmada ise hiçbir direnç gösteremeyen takımda benchle ilgili ciddi sorunlar olduğu çok belli.

Trabzonspor’un dış atıcılarının hele bir de moral motivasyon olarak iyi oldukları maçlarda tutulması çok zor. Aynı zamanda alternatif olarak penetrelerle defansı delip balansı bozma özelikleri de var.Fakat yukarıda da belirttiğim gibi rakibin çok kötü oynamasının yanında savunma direncinin yüksek olması ve kaybedilen maçlarda olmayan atmak kadar attırmama anlayışı sahaya yansıyınca ilk yarı da neredeyse 30 sayı farka ve 60 sayılık skora ulaşılmış oldu. Karşılaşmanın ikinci yarısı ise neredeyse bütünüyle formalite anlayışıyla oynandı ve sürenin tüketilip maçın bitmesi beklendi. Galatasaray Odeabank ikinci yarıda bir ara baskıyla farkı kapatmaya çalıştıysa da bu sadece bir çaba olarak kaldı. Zaten Trabzonspor da oyunu rölantiye alıp skoru koruyarak karşılaşmayı tamamladı. Bir maçın kazanılmasındaki en önemli etkenlerden birinin çember altı üstünlüğüdür. Toplamda rakipten alınan 11 fazla rebound bu teorinin doğruluğunu bizlere kanıtlıyor.

Önceki haftalarda performansı hakkında soru işaretleri olan Paul Harris’in geçen hafta Gaziantep Basketbol maçıyla başlayan çıkışı Galatasaray Odeabank maçıyla zirve yaptı. Tam anlamıyla 5 numaralı bir oyuncuya sahip olmayan Trabzonspor’da çember altını domine etmesi yanında hücumdaki etkinliği ve savunma direnciyle galibiyette en önemli rolü üstlendi.