Günlerdir hasret çektiğimiz yağmur ,Trabzon için meğer Liverpool maçını bekliyormuş, mübarek bir başladı bitmek bilmedi.
Gerçi biliyorduk.Kurtlar sisli, Trabzonspor yağmurlu havayı sever.
Liverpool sahada ama asları yok. Mascherano formsuz, Torres, eh işte yani dendi getirilmedi, kaptan Gerrard West Bromwich Albion maçı için dinlendirilmede, Agger, sakatlandı. Maxi ‘de ise mide ve bağırsak bozuk…
Haliyle bu 5’li Liverpool da kaldı.
*
Trabzonspor müthiş taraftarlarının, renkli ve görsel tribün desteğiyle hızlı başladı ve 4.dakikada, geçen haftanın kötüsü, bu haftanın iyisi, dirisi ve akıllısı Colman, uzaktan sert vurdu. defansın ayağından dönen top,Trabzonspor için kulüp Reyna
gibi oldu. Tribünler bir anda disko ya döndü. Çünkü ; Kaleci Reina’ya, Teofilo nun
topunu içerden yani filelerden almak kaldı.
Zaten ondan sonra da Teo’yu hiç göremedim !...
Maçı yan yana 90 dakika beraber izlediğim Hami Mandıralı da, benimle bu görüşü aynen paylaştı bilesiniz.
Sahada rakip Liverpool ilk yarıda inanın bizim Süper lig takımlarından farksız, nerde o eski Liverpool.
Kardeşim golü yemiş adam oyunun başında 4.dakikada …Demorolazi olmuş yüklensene be kardeşim, yakaladın adamı bozuk in sağlı, sollu.
Bu sefer de oynat Yattara’yı oynatabilirsen.
*
Bordo mavililerin bu gece Avrupa’daki 84.karşılaşmasıydı, bundan önce 32 mağlubiyet, 31 galibiyeti vardı.
Bu gece amaç hem galibiyetle, mağlubiyeti eşitlemek hem de turu geçerek, Avrupa liginde gruplara ilk kez girmek.
Kırmızı şeytanlar 4-4-2 ile sağa da, en uçta Ngog ve Joe Cole ikilisi var.
Bizde de ağırlık 4-4-2 for hattında Yatara ve Teo var.
Bu gece Umut olsa işimize yarardı ama Fransız FC Touluse takımının ona resen talip olması, gitmek için son idmandaki ciddiyetsizliğine sebep olunca, Şenol Güneş tarafından haklı olarak kendini tribünlerde buldu.
Eğer sakatlanmamak, 30 gün bedelli askerlik yapmak ve Fransa ya transfer olmak için bunu yaptıysan ,ayıp etten Umut..
Liverpool maçından bir gün sonrada transfer olabilirdin. Çıkar oynardın, bir gün sonrada bavulunu alır güzel güzel giderdin
Cephede arkadaşlarını yalnız bıraktın bilesin. Yakışmadı sana hafızalarda kötü yer almak var .
*
1-0 dan sonra maalesef baskı ve etkisini kaybeden Trabzonspor da Yattara da kötü gününde olunca, hücum alanlarında bir türlü çoğalamadık.
Her topu alan dikine değil, yana oynadı.
Hep yana oynayınca da uzun bir süre bordo mavili takım Liverpool’a uydu yan gelip yattı.
Bu arada saha zeminin henüz kıvamını bulamaması ve yağmurun ağırlaştırdığı sahada futbolcuların işini oldukça zorlaştırdı.
Ben bu gece Glowacki’yi değil ama Umut’u aradım. Bunu da kendisine sormak lazım, görürseniz sorun kendisine savaşa giden mangayı yalnız bırakmak var mı bu alem de ?
*
Hayatımda bu kadar kötü bir Liverpool takımı seyretmedim.
Yalnızzzzzzzz mağlup durumda iken bu kadar stressiz ve rahat pas yapan ve sadece tek gol için relaks bir şekilde oynamaları gerçekten sinir bozucuydu.
Kendilerin tek golün yeteceğini çok iyi bildikleri için di sanırım, Zaten 83. de sağ bek Johnson’ın dan gelen beleş bir gol, İngilizlerin amaçlarına ulaşmalarını sağladı. 87.dakika da kendi defans kademesini hücum anında unutan bordo mavililer, Kuyt’un ayağından gelen golle bence hak etmediği bir mağlubiyet aldı.
Trabzonspor takımı ise galip olmasına ve iyi mücadele etmesine rağmen daha stresli ve tedirgindi.
Liverpool takımı Trabzonspor’u sezon başı yakaladı, bu Avni aker deki karşılaşma bir ay sonra olsaydı inanın sonuç yani skor Liverpool’un leyhine böyle olmazdı.
Hakem triyosuna gelince, Hırvatistan Gençler eski karate şampiyonu orta hakem İvan Bebek’i gerçekten tebrik ediyorum. Bence sahanın en iyisiydi.
Sana gelince Bordo mavili kaplan, kaldır başını yürü, bil ki bu gece utanılacak hiç bir şey yapmadın.
Önünde seni bekleyen alınmamış bir kupa var …