KTÜ'de bir seçim dönemi sona erdi.
Birinci aşamada adaylar performanslarını gösterdiler.
Süleyman Baykal rektör olarak seçime girdi. Geçen dönem nasıl rektör olduğunu hepimiz iyi hatırlıyoruz.
Herkesin malumu. Geçen seçimde 451 oy almıştı.
Dönemin Rektörü İbrahim Özen'in açık desteği seçilmesinde etkili olmuştu.
Bu dönem üç yüze yakın yeni öğretim üyesi atadı. Rektör olmanın avantajlarını seçimde kullandı. Yardımcıları, dekanları, müdürleri ve onların yardımcıları tam pres sahadaydılar.
Komşu üniversitemiz Gümüşhane Rektörü ve ekibi de sahadaydı. Rektör olarak seçime girmek her zaman avantajlıdır. Atamalar, öğretim üyelerinin isteklerini karşılama ve benzeri imkanlarla oylarını ciddi oranda artırırlar.
Ankara Üniversitesi, Çukurova Ünşversitesi seçimlerine baktığımızda bunu yakından görebiliriz. Daha öncede, KTÜ'nün eski rektörleri İbrahim Özen ve Türkay Tüdeş'in ikinci seçimlerinde oylarını yaklaşık olarak üçe katladıklarını görmüştük.
KTÜ tarihinde en çok öğretim üyesi bu dönemde atandı. Süleyman Baykal, bu seçimde 575 oy aldı. Oy oranı fazla değişmedi.
Oyların yüzde 57'sini aldı. Yani beklenen artış olmadı. Orhan Aydın, düz bir öğretim üyesi olarak seçime girdi.
Tek başına çalıştı. Özgüveni yüksekti. Geçen seçimlerde yine yönetime karşı yarışmış ve 357
gibi ciddi bir oy almıştı. Geçen dönem ekibinde olan bazı isimler Üniversiteden ayrılmasına rağmen, oyunu sayısal olarak korudu ve hatta artırdı.
401 oyla, oyların yüzde kırkını aldı. Bu çok ciddi bir başarıdır. Yönetim gibi seçimde eli güçlü değildi. Beklentileri karşılayacak kadro ve benzeri imkanları yoktu.
Kendisini destekleyen kadroyu genel olarak korudu ve hatta yenileri kattı. Elindeki en güçlü sermayesi, vizyonuydu.
Bu tabloda kesinlikle iyi bir başarı gösterdi.
Geçen dönem olduğu gibi kendisini desteklemesi muhtemel bazı genç isimler üzerinde ciddi baskılar oluştu.
Başka isimler yazmaya zorlandılar. Kimileri bu baskıyı kaldıramadı. Çıkan oy tablosunda birer oyluk adayların oy kaynaklarını böyle değerlendiriyoruz.
Çünkü kendilerine isim verildiği halde verilen ismi yazmayarak dik duran adayları da az çok öğrendik.
Bizce ve genel olarak yapılan değerlendirmelerde yaygın görüş, her iki adayın da YÖK ve Külliye aşamasında değerlendirebilecek hatırı sayılır oya ulaştığı.
Yukarının hassasiyetleri biliniyor. Bu nedenle, alınan oylar hassas bir şekilde analiz edilecektir.
KTÜ'nün Ankara'dan nasıl göründüğü önemli.
Yapılan seçimin ve bundan sonraki aşamaların önemli değerimiz olan KTÜ'müz için hayırlı olmasını temenni ediyorum.
**
AKADEMİSYENLER İSYAN EDİYOR!
Türkiye’nin en köklü üniversitelerinin de yer aldığı 37 üniversitede rektör adaylarını belirlemek için akademisyenler sandığa gidiyor
Seçim takvimi ise akademisyenlerin tepkisine neden oldu.
Çünkü tam onlar tatile girdiğinde rektörlük seçimi için sandık kuruldu.
Rektör adaylarını belirlemek için yapılan seçimler genel olarak haziran ayının ilk yarısında gerçekleşiyordu.
Yani üniversiteler tatile girmeden, finaller tamamlandıktan sonra.
Bu yıl ise takvim şaştı.20 üniversitede seçim dün yapıldı. 17 üniversite de ise 26 Temmuz’da olacak.
Bu tarihler oy kullanacak akademisyenler için “tatil” anlamına geliyor.
Seçimlerin Haziran ayında yapılmasını öngördükleri için birçok akademisyen ailesi ile birlikte tatil planları yapmıştı.
Yurtiçi ve yurtdışı tüm programlar seçim dolayısı ile iptal oldu!
Bazı akademisyenler ise sandık yerine tatili tercih etti.
İşte bu yüzden rektörlük seçimlerine katılım düşük olabilir.