Mazeretimiz şike olmasın artık

Son yaşadıklarımız,  Trabzon değerlendirmesi yazmamızı zorunlu hale getirdi.  Benim bir şey söylemem yerine bir ya da iki kişinin daha görüşünü (ulaşabilirsem)paylaşacağım.Bu haftayı Kurtuluş Altun’a ayırdım. Kurtuluş Altun (UEFA’ya Trabzonspor’un mali fa

Son yaşadıklarımız,  Trabzon değerlendirmesi yazmamızı zorunlu hale getirdi.  Benim bir şey söylemem yerine bir ya da iki kişinin daha görüşünü (ulaşabilirsem)paylaşacağım.

Bu haftayı Kurtuluş Altun’a ayırdım. Kurtuluş Altun (UEFA’ya Trabzonspor’un mali fairplay savunma raporuna katkı veren Türkiye’nin büyük varlık yönetim firmalarından birinin genç sahibi)

Okuyacaklarınızda Recep Ergenç (RE), Kurtuluş Altun (KA) olarak geçecektir.

RE Her olayda (Santero, Hırant Dink Cinayetleri de dahil) karşımızı ceza ehliyeti olmayanlar çıkıyor. Bu ceza ehliyeti olmayanların neden oldukları olaylar, kabadayılık yapıp racon keserek kendilerine kimlik alanımı yaratıyorlar?

KA İşin kötü tarafı bu olaylara karışanlar bir de alkışlanıyorlar. Bilim insanlarına, okumuşlarına saygı duymayanlar kestikleri raconun (kabadayılığın) fındığa, hamsiye, Hamsiköy’ün sütlacına, balına, Kurda - kuşa neye faydası olmaktadır? Ben buna bakarım.  Bu şehir “güvenlidir” dediğimizde karşımıza hep bu ceza ehliyeti olmayanların neden olduğu olaylar çıkıyor. Güvenliği olmayan şehir damgasını yedik mi işimiz bitti demektir. Altı yıldır “şike” mazeretimiz oldu. Artık olmasın. Futbol adına yüzmilyonlar harcadığımız yeni, Akyazı stadında uluslararası müsabaka yapmayacak mıyız? Bu halde uluslararası organizasyonları vermezler.  Sağa sola, rajon kesmekle bu işin içinden çıkamayız. Aslında racon un da bir şekli vardır ve biz bu şehrin çocukları aslında bunu çok iyi biliriz. Bu, ona da sığmayan bir davranış artık.

Bence son olay çok önemli, kesinlikle basite alınmamalı. Hakem ve hakim hüküm veren insanlardır. Bu kadar davada ne hakim öldüren duyulmuştur ne de hakeme saldıran. Bu çok ciddi bir kırılımdır.

RE  Son yaşadığımız olaydan çok önce “çok sayıda gencimiz pimi çekilmiş el bombası gibi dolaşıyor" tanımlamasını KTÜ’den adem Solak yıllar önce yapmıştı.

KA  Katılıyorum ve ekliyorum;  öfke, şiddet gibi sonuçları doğuran bir iklim var burada. Manisa, Konya gibi iller uçarken Trabzon çıkılıyor. Asıl sorunun kaynağı bu. Konu Futbol merkezli ise, ya unutacağız ya da Kazım Koyuncu’nun tanımını yaptığı takımın taraftarı olacağız: “Trabzonspor’u tutmak sadece o yörenin çocuğu olmakla açıklanabilecek milliyetçi bir davranış değildir. Benim için Trabzonspor, en güçlülere karşı koyan ve herkesi yenen hayali kahramandı. Öyle bir kahramandı ki statükoyu bile devirmişti” manifestosu sanırım çok şeyi açıklar.

RE Manisa karşılaştırman ilginç; varlık yönetimi alanında çok önemli yatırımcılara danışmanlık yapıyorsunuz yön veriyorsunuz.  Trabzon henüz ciddi bir yatırım çekemedi. Neleri soruyorlar, en çok neleri merak ediyor yatırımcılar?

KA Hiç uzatmadan söyleyeyim; Trabzon güvenli bir şehir mi? diye soruyorlar. Türkiye özelinde bir soru aslında bu. Neticede bu ülke dünyaya icatları ile kendisini duyuramıyor, patlamalar, eylemler, sorun, sorun ve sorun. Her hangi bir şehir için de bu soruluyor aslında. Ama dikkat edin diğer şehirlerin sorunları içsel, çok da global değil. Trabzon’unki ler? Gazeteci cinayeti, rahip cinayeti, hakeme saldırı; hepsi global etki yaratıyor.

 Çok şimardık çook. Sanırım Türkiye’nin en şımarık şehri olduk.  Bu şehir göç veriyor; gidenlerin sayısından çok, nitelikliği sorun. Okumuş çocuklarımızı tutamıyoruz bu şehirde. Entelektüel (iki hatta üç nesil üniversiteli ve şehirli) birikimimiz giderek azalıyor. Başarı hikayesi yazmış iş insanlarımızın tümü şehri terk ediyor. Aslında çakıldık farkında değiliz. Teknik üniversitemiz var; patent üretmiyor. KTÜ öğrencileri KPS çalışıp gitme hesapları yapıyor. Bu durumda şehri yönetenler siyasetçiler sivil toplum kuruluşları ne yapıyor? Kimi oğluna iş kurmakla meşgul, kimi tayin bekliyor. Tuhaf olan da bu, Şehir yapayalnız.

RE Bir sonraki hamle ne olur?

KA Bundan sonraki olaylar tahmin dahi edilemez, olaylara neden olanlar mutlaka cezalandırılmalıdır. Gel gör ki olaylara karışanların ceza ehliyeti yok. Bu yaşta bir insan ya okulda ya da iş hayatında olmalıdır. Ama gençlerimiz Uzunsokak’da omuz atarak, yan bakana bulaşma tehlikesi yaratarak dolaşmaktadır. Trabzonspor maçlarının oynandığı statlar psikopatların tatmin yeri olamaz. Genç taraftarlar ile yeni bir iletişim modeli geliştirmeli. Yok buna rıza göstereceksek yeni stadı niye yapıyoruz; kendi kendimize çalıp oynamak için mi? Hort zort ile olimpiyat vb. organizasyon vermezler bu şehre. O zaman yeni stat yapmanın anlamı yok. Özellikle bunu ceza ehliyeti olmayanlara anlatmamız lazım. Benim çocukluğum o statta geçti, tribün liderlerinin en zorlandığı stadyum bizimki olsa gerek. Kim lider kim değil çok zor belli olur. Birilerinin adı öne çıkmışsa bu da ayrı bir başarı öyküsüdür. Bu şehirde başarı öyküleri bazen çok rağbet görmeyebilir.

RE Son olay önlenebilir miydi?

KA Yönetimden bir kişi o kale arkasındaki olaylara müdahale için sahaya indi mi?  Valla ben protokoldeydim davetliydi m, 61 dakikada yönetici kalmadı zaten. Muhtemelen haklı dırlar. Düşünün koca takım 17-19 yaş arası çocukların reflekslerine göre hareket ediyor. Oda yetmezmiş gibi Kenti yönetenlere olabilecekleri öngörüp önlem alınmasını istemiş mi?

Konu aslında tamamen ekonomik gelecek kaygısı alakasız konuları gündemimize oturtuyor. Aslında bunları bir kent piskologu, sosyologlar cevaplasa daha iyi olur. Ben kendi uzmanlığımdan örnek vererek açıklayayım.

Manisa ve Trabzon iki şehzadeler şehri; biri teknoloji yatırımlarının üssü haline geldi. Bu şehir, en başta da Trabzonspor artık kendini sorgulamalıdır. Şehrin önüne Marka Şehir Planını koyduk (TİAB ve BNU). Bizi dinlemek yerine bize akıl verildi.

RE Salih Dursun hakeme kırmızı kart göstermesi ile bu son olay arasında bir ilişki var mı?

KA Bir futbolcunun, saha içinde ve ilk defa gördüğümüz bir davranışı biraz da tebessüm ile karşılanabilir. Kesinlikle müthiş demokratik bir mizansendi. Tebrik ediyorum kardeşimizi. Futbol içinde bir hareketti ve efsane oldu, dünyada da güzel yankı buldu aman ha kesinlikle bu son olay sahaya seyircinin girip hakem dövmesi asla yan yana getirilmemeli.

Sözün özü şudur; Trabzon’un hedefi yok maalesef. Hedef koymaya çalışanlar çok ama lider yok kentte. Lider olmadı mı tek lider Trabzonspor kişileştiriliyor ve ona göre tüm şehir refleks belirliyor. Kahvede, berberde, lokantalarda, hatta ofislerde hep konu Trabzonspor. Konu bu kadar basitse 17-19 yaş arası okuması ya da meslek öğrenmesi, sorumluluk almaya hazırlık yapması gerekenler önce rakip takım taraflarını, Uzunsokak’da birbirlerini, sonra dövecek kimse kalmayınca otoriteye yani hakeme göz dikiyor ve onu dövüyor. Bir sonraki hamleyi tahmin etmek güç değil şiddet asla doymayan da bir iştahdır. Bu sebepten ötürü boş verin yatırım çekmeyi mevcut yatırımımızı (Trabzonspor 500 milyon dolardır) koruyalım.

 Önce taraftarın yaş ortalaması yükselmeli. Marka değerimiz bizim kabusumuz olmak üzere. Acil müdehale…

RE Teşekkür ederim Kurtuluş Altun

KA Ben de Hocam

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri