Trabzon için mazi; büyük maddi zenginliklerin- önemli kültür ve sanat çalışmalarının, şampiyonluklarla taçlandırılmışbaşarıların, anılarda ya da kitap satırlarına yansıyan öyküsüdür.
Mazinin genç kuşaklara aktarılmasıönemlidir. Bu bağlamda Trabzon Olgunlaşma Enstitüsü'nün Hamamizade İhsan Bey Kültür Merkezinde geçen hafta düzenlediği, "Mazisini Özleyen Şehir" etkinliği titiz bir el işçiliğinin ürünü olarakkültür aktarımı işleviniyerine getirdi.
Etkinlikte, Trabzon’un eski Belediye Başkanlarından Orhan Karakullukçu;
“Bir şehir mazisini neden arar?” sorusunu yanıtladı:
Mazisinde bu şehir;lojistik sektörü başta olmak üzere, finans, hizmet vb. sektörlerile
yalnız maddi anlamda değil;
Ayni zamanda 12 konsolosluğu,sanatsal- kültürel- sportif aktiviteleri ve basını ile dolu dolu bir yaşamı varetmiş
Gerçek bir zenginliği yaratılmasını sağlamıştır.
Orhan Beyin ifade ettiği gerçekten övünülecek bir husustur ama daha da önemli bir soruna işaret etti konuşmasında;
Maziyle övünmek ya da özlem duymak önemli ama daha da önemlisi; bugün bu zenginliği yeniden nasıl yaratabiliriz,sorusuna cevap bulmaktır.
Ah bir organize olabilsek
Trabzon’un mazisini araması kadar geleceğini kurgulaması (10-20 hatta 50 yıl sonrasını tasavvur etmesi) ancak akıl teri akıtılarak katkıda bulunulacak önemli bir konudur.
Bir kişi dünyayı değiştirir
Günümüzde alın teri kadar akıl teri akıtma zamanına inananlardan biri deOrhan Genç’tir. Mazinin önemli okullarından “Sanat Okulu” na müdür oldu.
Oldu da ne oldu?
Paydaşları ile okula yeni bir vizyon kazandırdı.
Kazandırdı da ne oldu?
Fiziki pek çok iyileştirme yaptı. Öğretmenler de öğrenciler durumdan memnun. Veliler değişimi takdirle izlediklerini ifade ediyorlar.
Güzel. Yönetici dediğinin yapacağı işler bunlar. Başka?
Okula ayda yedibin lira elektrik parası geliyor, buna çözüm üretmek üzere…
Nasıl yanİ?
Orhan Hoca ile çok eskiye dayanan tanışıklığımız vardır.
Abi, diye başladığı cümleyi;
Biz teknik bir okuluz: Atölyelerimiz var, elektrik- elektronik öğretmenlerimiz var,
Neden kendi elektriğimizi üretmiyoruz? Sorusunu hem kendine, hem de bana sordu.
500 KW’nın altında elektrik üretimi için lisans gerekmediğini hatırlattık birbirimize.
KTÜ Elektrik- Elektronik Bölüm Başkanı Prof. Dr. İsmail Hakkı Altaş ilebir dizi toplantı yaptık.
Önümüzdeki günlerde KTÜ ile Endüstri Meslek Lisesi ortaklaşa “gün ışığından elektrik üretmek” için akıl teri dökecek.
KTÜ, Prof. Dr. İsmail Hakkı Altaş’ı projeye danışman hoca olarak atadı. Prof. Dr. İsmail Hakkı Altaş, Almanya’da ölçülen gün ışığındaki en yüksek değerin; Trabzon’da ölçülen en düşük değer ile eşdeğer, olduğunu söylüyor.
Proje ile okulun bütün enerjisi karşılanmasa bile önemli bir çalışma başlatacakları kesindir.
Gün ışığından elektrik
Anlattıklarım sıradandı, asıl atılan adım:
Türkiye’de ilk defa, bir meslek lisesinde; alternatif enerji sistemleri bölümleri “bizim Sanat okulunda” açılmak üzere…
Eğitim modüllerininyazımı,Milli Eğitim Bakanlığından İzinler (olurlar) alınıp,yazışmalar bittiğinde, geleceğimizin şekillenmesinde çok önemli bir başarı hikayesini yazmış olacağız.
Trabzon’da bütün evlerin üzeri gün ışığından elektrik üretecek panellerle donatacağımız, enerjinin fazlasını da satacağımız günler çok uzakta değil.
Bu haftalık da bu kadar. Saygılarımla…