Yıllar önce bana deselerdi ki,seneler sonra şu tarihte Trabzonspor’un ilk on birinde sahada bir tane dahi Trabzonlu oyuncu olmayacak,bunu diyene ‘ TSE damgalı deli ’ derdim.
Takımın genelinde 5 tane Trabzonlu oyuncu var. Bunlardan Aykut kadroda yok,Mustafa ile kaleci Tolga sakat,Zeki Yumlu ile kaleci Zeki’de yedek kulübesinde,haliyle sahada Trabzonlu olmayan bir Trabzonspor…
İmkanım olsa evlerde bulunan bilgisayarlardaki tüm çocuk oyunlarını ebediyen silerdim. Bu önemli nedenlerinden biri sadece.
*
Konuk Mersin ekibinde eski bir tanıdık Yattara sakat,maç kadrosunda yok.
Ev sahibinde ise diğer sakatlar Giray,Colman ve hasta olan Halil. Cech,Vittek ve Adrian ise kadroda yoklar.
Avusturyalı Janko ilk kez on birde ,tribünde ise cezanın son haftasında bayan ve çocuklar takımlarına destek adına ellerinden geleni yaptılar diye yazmasam ayıp olur .
*
Avni Aker’e çıkan bordo mavili ilk on bir,sanki geçen hafta İstanbul’da Fenerbahçe’yi 3-0 yenmiş gelmiş, öyle ehli keyif karşılaşmaya başladı ki sormayın gitsin.
Kardeşim Bursa berabere kalmış,Galatasaray ile Fenerbahçe mağlup olmuş, 11 puanlık bir maça çıkıyorsun,yakalamışsın fırsatı saldırsana sağdan ,soldan, havadan, yandan…
Oyun başladı,.ortada oynanan orta oyun gibi bir maç,Trabzon takımı yavaş oynuyor rakibi kendi yarı alanına kapatamıyor,konsantre olamamış zavallı bir ekip görüntüsünde.
*
Trabzonspor’da eskiden forma giymiş 3 oyuncu Mersin İdmanyurdu takımın
Mersin takımı oyuna haddini bilerek başladı. Trabzonspor’u kafadan bir yokladı. Baktı ki Karadeniz ekibinin aklı hala Şükrü Saraçoğlu’nda,yayıldı Avni Aker’in çim zemine, sahayı paylaştı, kontrol altına aldı. Trabzonspor’a top,mop yaptırmadı. Topu kazanınca akordeon gibi açıldı ve çoğaldı. Ürkek başlayacağını sandığımız Nurullah Sağlam’ın talebeleri hak ettikleri gole de 13.dakikada Nobre’nin nefis şutuyla kazanınca, bu sefer mevkilerinde gerile gerile kendilerinden daha emin bir şekilde güvenle oynamaya başladılar.
*
Sör Alex Ferguson’un dediği gibi “ Futbol öyle Allahın belası bir şeydir ki,konsantre olamazsan ,rezil olursun “ Türk futbol takımlarının hastalığı maalesef Trabzonspor’da da var. Özellikle ilk 45 dakika içerisinde Sapara,Zokora,Soner,Serkan,Olcan ve Emerson’un yüksek seviyedeki pas hataları tavan yapınca, ilk yarı çok kötü bir Trabzonspor fotoğrafı ortaya çıktı. İnanır mısınız ? Ev sahibi ekibin tek bir atağı yok.
*
İkinci devreye 1-0 mağlup giren bordo mavililerde , Şenol hoca yapması gerekeni yaptı. Zokora’nın yerine takımı her zaman ateşleyebilen Alanzinho ile başladı.
Santra ile birlikte ilk 26 ncı saniye içerisinde,Soner’in akıl dolu vuruşu filelere gidince,ellerini ve başını gökyüzüne kaldırarak sevinirken, 6 yıl önce vefat ettiği için futbolcu olduğunu göremeyen babasına bu golü armağan etti. İnanıyorum ki; siz bile düşünemediniz bu aynı zamanda Trabzonspor’un bu geceki son golümü diye, değil mi ?
*
Bu gol Trabzon takımının titreyip uyanarak, birazcık da olsa kendilerine gelmesine sebep oldu. Uyuyan ve yürüyen Trabzonspor gitti. Gözünü açmış,koşmaya başlayan ,paslaşmaya çalışan ve mücadele etmeye ha gayret eden bir Trabzonspor geldi ama nereye kadar ?
Maçı alacaklarına inanmamışlar ki sahada formayı giyenler. İlk kez yer aldığı ilk on bir de kötü bir görüntü sergileyen Mark Janko’nun yerini Henrique’ye bırakması, takımı adına hücumdaki varlıklarını bir nebzede olsa koruma adınaydı ama Henrique, yine ha var, ha yok. Bulmaca gibi çözülmüyor .
*
Ben onu, bunu bilmem arkadaş,bir takım ancak bu kadar kötü olabilir. Mersi İdmanyurdu’nu ise yürekten alkışlıyorum. Oyunu hiç ama hiç çirkinleştirmedi,
çirkefleşmedi,atak ve açık oynadı,vakit geçirmedi ve çok dürüsttüler ve de tek puanda olsa analarının ak sütü gibi hak ettiler. Bu takım çok can yakar arkadaş.
Deniz tarafındaki kale arkasında “ Melekler “ adlı bayan taraftarlar gurubu ise erkek taraftar guruplarını aratmamaya çalıştı ama güçleri ve de sesleri yetmedi.
Orta hakem Mustafa İlker Coşkun için, bir şey yazmaya gerek var mı bilmem . Trabzonspor gol attı da vermedi mi ? diye sorarlar adama.
Anlayacağınız ligin dibinde diye ciddi bakmazsan bu Mersin’e , golü yersin sen tersine.