Büyükşehir olduk,büyük sorumluluk aldık.
Artık geriye dönüş yok.
Trabzon yaşamın her alanında artık tercihlerini çok iyi yapmak zorunda
Atılacak her adım,verilecek her kararın önemi ve anlamı çok büyük
Sığ düşüncelerden,kavgacı üsluptan,boşa kürek çekmekten kendimizi arındırmak zorundayız
Trabzon’un artık kaybetme lüksü olmamalı..
Eğer göçü tersine çevirmek istiyorsak,eğer daha güvenilir ve temiz bir kentte yaşamak istiyorsak,eğer işsizlikten alt yapıya kadar sorunların çözümü istiyorsak hepimize düşen görevler var
Trabzon artık kabuğuna sığmayan her geçen gün üzerine daha çok sorumluluk alan bir şehir.
Bürokratından-yerel yönetimlere, vatandaşından, esnafına kadar herkes bu sorumluluğu üzerine almalı ne anlam taşıdığını algılamalı.
Bu şehrin insanları artık duruşunu net bir şekilde ortaya koymak zorunda
Sorgulamaktan,takip etmekten,eleştirmekten ve katkı sunmaktan asla geri kalmamalı..
Geleceğimiz için bunu yapmalı.
Artık daha fazla dayanışma içinde olmalı,daha çok üretmeli ve daha çok projelerle Trabzon’u zirveye taşımalıyız..
Trabzon’da artık her şey futbol olmamalı..
Ekonomisi, tarımı, sanayisi, kentleşmesi ve alt yapısı futbol kadar bu şehrin gündeminde yerini almalı..
Bakın bugün Köyden kente insanlar akıyor..
İnsanlar topraklarına sahip çıkmıyor.Hayvancılık ölmüş durumda.
Pazarlar ateş pahası.Antalya, Mersin, Adana, Trabzon’a hakim olmuş.
Hani bizim meyve ve sebzelerimiz.
Toprak kokan domates salatalık yiyemiyoruz. .Biber, patlıcan, fasülye, patates kalmadı.
Sofralarımız yaz-kış hormon doluyor
Yakında peyniri ve yağıda bulamayacağız.
Bu gidişat nereye doğrusu anlamış değilim
Trabzon turizm-sağlık ve eğitim alanındaki hamleleri mutlak tamamlamalı…
Yüzünü tarıma dönmeli..
Üreticinin ve çiftçinin desteklenmesi noktasında herkesin üzerine düşeni yapması şart
Yoksa Trabzon marka şehir oluyorum derken özünden-toprağından-yaylasından kopar gider..