Bu ülkenin en önemli çimentosudur Trabzon ve Trabzonlular. Ama son yıllarda Trabzon"un üzerinde çok önemli oyunlar oynanmakta. Birileri de bunu sinsi sinsi izlemekte ve sesini çıkarmamakta. Onların arzu ettiklerini nasıl olsa tiyatrocular çoktan sahneye koymuşlar. Senaristler ve yönetmenler perdenin arkasında.
Bugün bazı haber portallarında Trabzon'u yakından ilgilendiren bir haber dikkatimi çekti.
Neydi bu haber?
İstanbul'da en fazla yaşayanlar Trabzonlular. Orana bir bakın. Yüzde 5,4. Trabzon'u ise yine Karadeniz'in diğer şehirleri Ordu, Giresun ve Rize takip ediyor. Yani bunun adı nedir?
Sessiz göçtür. İstanbul"daki Trabzonluların sayısı 3,5 milyon civarında. Bu sadece nüfus kâğıtlarına göre. Ya bizim yakınlarımız gibi nüfus kayıtlarını kolaylık olması sebebiyle İstanbul'a alanlarla birlikte 4 milyona yaklaşık. Diğer Karadeniz şehirlerini buna dahil edersek İstanbul"un nerdeyse yarsı Karadenizli.
İnsanlar neden Karadeniz'i terketiyor?
İşsizlik başta olmak üzere ekonomik sebepler.
Bu anekdotları niçin yazdım. Trabzon'un ekonomik sıkıntılarının boyutları büyük noktalara çıkarken birileri Trabzonlu bürokratlarla uğraşıyor.
Neden?
Hukuksal savasını kazanarak tekrar Fatih Devlet Hastanesi Başhekimliği görevine başlayan Dr. Atilla Yılmaz'ın, henüz 2. kez koltuğuna ısınmadan yeniden görevinden alındığını öğrendik.
Doktor Atilla Yılmaz"ın görevinden alınmasının arkasında kimler var?
TBMM sağlık komisyonu başkanı Cevdet Erdöl, Milletvekili Kemalettin Göktaş Müsteşar Orhan Fevzi Gümrükçü Sağlık müdürü Şafak Sümbül Başhekim Atilla Yılmaz"ın görevden alınmasında en büyük etneklerden biri.
Yani AK Parti içerisinde bu konuda büyük bir iç çekişme var. Atilla Yılmaz"ın tekrar eski görevine mahkeme kararı ile döndü. Dönmesi tüm vatandaşlar sevinmişti.
Yılmaz"ın tekrar eski görevine dönmesinde başta Bayındırlık ve İskân Bakanı Faruk Özak, milletvekilleri Mustafa Cumur, Safiye Seymenoğlu ve Asım Aykan büyük destek vermişlerdi.
Ama Sağlık bakanlığının, sağlık komisyonu başkanlığından sorumlu Trabzonlu milletvekili Cevdet Erdöl, Kemalettin Göktaş ve Müsteşar Orhan Fevzi Gümrükçü hukukun verdiği kararı hiçe sayarak başarılı bir hekim olan Atilla Yılmaz"ı görevden 2. kez aldırdılar.
Hemde Trabzon"da en çok ameliyat eden Doktor Atilla Yılmaz"ı cezalandırarak ameliyathanesi faaliyet göstermeyen 30 yataklı Maçka devlet hastanesine tayinini çıkartarak.
Yani bu üç ismin yanı sıra birde bunlara Trabzon sağlık il müdürü Şafak Sümbül"de eklenerek dama taşı gibi beğenmedikleri veya kafaya taktıkları Atilla Yılmaz gibi başhekim olan insanların görevlerini değiştiriyorlar. Fatih Devlet Hastanede faliyete geçirmek için hazırlanan Cerrahi yoğun bakım ünitesi 4 ay süre içerisinde aynı şekilde beklenmesine rağmen Atilla Yılmazın göreve başladığının üçüncü günü hizmet vermeye başlamıştı.
Yılmaz başhekimliğe dönmesi hastanedeki hasta yoğunluğu ve hizmet çalışmalarında gözle görünür bir şekilde taraflı tarafsız herkesin dikkatini çekmiştir. Bu anlamda başarılı olan bir insanın Trabzon halkına hizmetten çok halkı cezalandırmak olduğu kanatindeyiz. Çünkü hastanede inceleme yapan ve bir şey bulamayan 4 müfittiş apar topar Yılmaz"a görevden alındığına dahil dilekçelerini verdiler.Yani Yılmaz"a ameliyat yaptığı veya yapacak olduğu hastalarla ilgili üç günlük bir süre verme zahmetinde bulunmadılar.
Büroktarlarla' yazı-tura' gibi oynama hakkını size kim veriyor ki?
Yoksa hukuka inanmıyor musunuz?
Trabzon, gerçekten sahipsiz mi?
Karadeniz'in çok önemli bir metropolü olan Trabzon insanı ve bu insanlara hizmet etmek için çalışan Büroktarlarla bu kadar uğraşmanızın nedeni nedir?
Bir gün Keser döner sap döner. Bunu unutmayın. Eğer susarsanız. Sıra size gelir.
Ama yetersizliklerini ve bilgisizliklerini ancak böyle kapatıyorlar.
Yani,' Gizli el' için açıklama yapanlar.
ESKİ YÖNETİM HUZURA ERDİMİ
Askeri birliğime teslim olduğum ilk günlerdi. Sudan çıkmış balık gibiydim. Odanın içersinde bir aşağı ne yaptığını bilmeden dolaşırken duvara asıl bir yazı dikkatimi çekmişti.
Bir işi yapmakta niyet esastır. Niyet kötüyse mazeret çok olur.
Aslanla Ceylan"ın hikâyesin de olduğu gibi.
Günlerdir iyi bir av yapamamış Ormanlar kralı Aslan"ın karnı zil çalıyor.
Serseri mayın gibi ormanda dolanıyor.
Açlığı yetmiyormuş gibi birde susuzluk belası ile uğraşıyor
Çıkmış yüksek bir dağın tepesine.
Bakmış dağın tam dibinde mis gibi bir Ceylan, su içiyor
Aslan Ceylanı yemeyi kafasına koymuş ya..
Ancak Ceylanı yemesini haklı gösterecek bir mazeret bulacak ya
Dağın tepesinden, 200 metre aşağıda bulunan Ceylan"a dönerek seslenmiş.
Niye suyu bulandırdın, şimdi seni yiyeyim de gör.
İşte niyet Aslanınki gibiyse mazeret kolay buluyor
Dağın eteğinde Ceylan"ın içtiği su bulandı da yer çekimi kanununa karşı geldi.
Aşağı doğru akan nehirden su bir anda dağın tepesine mi çıktı sanki.
İşte eski yönetimin Haluk Ulusoy"u devirmesini en iyi anlatan hikâye bu
Sivas maçında hakkımızı korumamıştın şimdi bak sana neler yapacağım.
Yok ya.
Bunun tek adı var başkanım Suyu bulandırmak
Haluk Ulusoy Trabzon düşmanı öylemi.
Bir Ulusoy"un Trabzon"a ve Trabzonspor"a geçmişten beri yaptıklarına
Bir de siz ve yönetiminizin geride bıraktığınız esere bir bak
Trabzon düşmanı kim?
Adamı Allah çarpar başkanım. Allah çarpar adamı
Ey eski başkan ve yönetim kurulu
Bana kendimi kandırılmış gibi hissettirme ne olur
Ben sana güveniyordum.
Şuna açık, açık desene ki AK Parti Genel merkezinde hazırlıklar tamamlandı, aday da bulunduktan sonra düğmeye basıldı.
Operasyon vakti geldi.
Bir suyun bulandırılma mazereti kalmıştı onu da buldum
Ulusoy"u devirerek Trabzon"a ne kazandırdınız hadi gelin beni ikna edin.
Bunun karşılığında ne taviz aldınız. Size ne vaatler yapıldı anlatın
Bursa"dan 2 delege Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş"tan 3 delege
Federasyon TV nin uzaktan kumandası da şimdi Aziz Yıldırım"ın elinde
Ne kadar Trabzon düşmanı varsa TFF de
Bıraksaydınız da, bir Ulusoy düşman olsaydı Trabzon"a
Şimdi tüm yönetim düşman
Trabzon"dan da bir delege var
Süleyman Atal Battal Gazi değil ki, tüm Bizans"a karşı, haclı ordularına karşı tek başına savaşsın.
Teşekkürler eski yönetim
Sizin sayenizde Trabzon birbirine sarılarak yaşamayı öğrenecek
Bir düşmanı vardı Trabzon"un TFF de, sayenizde şimdi bir tek dostu kaldı
Vurun eski yönetimin düşman ettiği Haluk Ulusoy"a
Vurunki TFF "de Trabzon"un dostu kalmasın.
İZZET ÖZGÜRLÜĞÜNE
NASIL KAVUŞTU
Orhan Çavuşoğlu"nun çok anıları çoktur
Bunları anlatımı karşısındaki insan gülmeden kendisini tutamaz.
Arsinspor Teknik Direktörü Turgut Kural ziyaretimize geldi.
Orhan Çavuşoğlu"na izzet"i İdmangücü kulübüne nasıl kapattınız onu bir anlatırmısın
Orhan hoca dururmu hemen başlar anlatmaya..
İdmangücü kulübünde otururken gece geç saatleri olur.
İdmangücü kulübünün müdavimleri Hayri Tekelioğlu ile Orhan Çavuşoğlu kulübü kapatıp evlerinin yolunu tutmak isterler.
İzzet, Hayri Tekelioğlu, Orhan Çavuşoğlu ve Cemil Ümit"e siz evinize gideceksiniz ben nerde kalacağım der
Orhan ve Hayri hoca İzzete iyilik yaparlar ve Sen kulüpte yat derler.
Orhan ve Hayri hoca İki sandeleyi bir araya getirirler ve İzzete yatak yaparlar.
Ama İzzet onların kulüpten çıkmasını bekler.
Sandalyeye yapılan yatağı beğenmeyen yere gazete kâğıtlarını serer ve masaların üzerindeki yeşil örtülerden kendisine yorgan yapar.
Yere yatar.
O zamanki Başkan Kaya Alparslan kulübün boyanması için boyacıya anahtarı verir.
Boyacı kulübe gelir yerde ceset var zanneder ve kulüpten kaçar. O korkulan boyacı kulübün kapısını açık bırakır.
Bir nefesle Başkan Kaya Alpaslan"ın yanında soluğu alır.
Başkanım kulüpte ceset var der demez boyacı yere yığılır.
Başkan Kaya Alpaslan iş yerinden çıkar soluğu İdmangücü kulübünde alır.
Bakar ki İzzet yerde yatıyor.
Önce onu tür ter İzzet istifini bozmaz yatmaya devam eder.
Başkan Kaya Alparslan kapının kilitini değiştirir
İzzet uyanır. Kapıyı açmaya çalışır açamaz.
Karnı açıkan İzzet camdan aşağıya Bakkal Metine bağırarak aç oldum bana yemek atsana
Bakkal Metin ise Babamın borcumu var sana da yemek atayımder
Sonunda Orhan Çavuşoğlu Başkan Kaya Alparslan"ın yanına gider. Başkan Kaya Alparslan"a Allah yalvarması yaparak anahtarı alır. Başkan Alparslan kulübü açın İzzeti dışarı çıkartın kulübü kapatın Anahtarıda bana getirin der.
Orhan Çavuşoğlu. Hayri Tekelioğlu Cemil Ümit yedek anahtarcıya giderek kendilerine birer anahtar yaptırırlar. Ancak Başkan Kaya Alparslan korkan Orhan Çavuşoğlu, Hayri Tekelioğlu ve Cemil Ümit gizli, gizli kulübe giderler yakalanmamak için üç gün lambaları korkudan yakamazlar. Sonunda cesaretlerini toplayan Orhan Çavuşoğlu, Hayri Tekelioğlu, Cemil Ümit başkan gelirse gelsen bizi öldüremez ya diyerek ışıkları yakarlar.