Bugün sizleri Suriyeli Yusuf ile tanıştıracağım.
Ülkesindeki iç savaştan kaçtı.
3 çocuğunu korumak için elinden geleni yaptı.
Bombalar yağarken onlara siper oldu.
Daha 34 yaşında Trabzon’a ayak bastığında, kucağında 3 çocuk, arkasında gözü yaşlı bir eş vardı.
Vazgeçmedi!
Korkmadı!
3 çocuğu için sıcak bir yuva yapmak için iş aradı.
Bir beton firmasına girdi.
100 LİRA UZATTIK ALMADI
İş talebini alan firmanın sahibi Hurşit Gençcelep, o günü şöyle anlatıyor;
“Üzerinde doğru düzgün ceket bile yoktu. Kadromuzun dolu olduğunu personel alımı yapmayacağımızı söyledim. Durumuna acıyıp 100 lira uzattım. Babam kardeşlerim Yusuf’un cevabıyla şaşkına döndük. “Ben çalışmadan para istemiyorum” dedi yarım türkçesiyle. Babam Arapça biliyor. Konuşmaya başladılar. Sonra babam,” Temizlik için işe alın. Ben sevdim. Ekmeğimizi paylaşalım akıllı çocuk” dedi. Böylece başladı işe.. Her gün çalışıyor, namazını kılıyor, çocuklarını da okula gönderiyordu.”
ESAD ŞAKASINDAN KORKUYORDU
Kısa zamanda çalıştığı firmada sevilen biri oldu..
Herkesle arkadaş oldu..
Her gün birbirlerine şaka yapar oldular..
Yemek alırken, “Esad geldi. Esad geldi” diye bağırıp Yusuf’u havaya hoplattılar.
Şaka olduğunu anlayıp, “Korkutmayın beni” diyerek gülüp geçti..
Kızmadı, küsmedi..
Yusuf bir gün trafik lambalarında dilenenleri gördü fena kızdı..
“Dilenmeyin, çalışın” dedi..
Sonrada “Bunlar Suriyeli değil, bizi kötü gösteriyorlar” diyerek köpürmüş.
KADERE BAK!
Günler güzel, herşey yolunda giderken..
Tam düzene girdiğini düşünüp, hayallerini yeniden hatırlarken..
Kader işte!
Sen!
Suriye’de bombaların altından 3 çocuğunu kaçır…
İnsanlık dışı zehirli misketlerden kurtul…
Başka bir ülkeye sığın…
Soba yakarken can ver.
Evet aynen böyle oldu.
Ailesini ısıtmak için sobayı yakmak istedi.
Fakat yakıt almak istediği depo yüzüne patladı.
Hakka yürüdü Yusuf..
Kendi adını verdiği tek erkek çocuğu 8 yaşındaki Yusuf da yoğun bakımda tedavi görüyor.
İyileşmesi için dua etmekten başka yapacağımız birşey yok.
Ailesi Trabzon’a emanet..
***
Çalıştığı firmada arkadaşlarından dinlerken Yusuf’u gözleri dolan biri öne çıkarak, “Abi burdan bir Yusuf geldi geçti..” demişti acılı bir ses tonuyla…
Bende…
Kötü haberi aldığımda tanıdım ama;
“Trabzon’dan Suriyeli bir Yusuf geldi geçti..” demek için geç kalmadım.