Trabzonspor Medicalpark dün akşam Eurocup grubunda tam anlamıyla bir varlık-yokluk karşılaşmasına çıktı. Kaybettiği taktirde bir üst tura çıkma umudunu ciddi şekilde zora sokacağı, kazandığında ise gruptan çıkmayı garantileyeceği bir müsabaka oynadı. Karşılaşmaya kontrollü başlayan ekibimiz savunmadaki gayretiyle rakibin hücum organizasyonlarını sekteye uğrattı. Özelikle birinci periyotta Omar Cook’un 3 sayılık atışlarına Dwight Hardy ile anında verdiğimiz cevaplar oyunun kırılma noktalarının lehimize geçilmesine neden oldu. Velickovic dün akşamki karşılaşmada takımına tam anlamıyla liderlik yaptı. Çok kritik anlarda sırtı dönük pozisyonda tecrübesi ve fundamental üstünlüğüyle attığı 16 sayının yanında 11 rebound katkısıyla maçın kazanılmasında katkısı büyüktü. Yine Tarance Kınsey 30 dakika sahada kalarak 15 sayı 8 rebound ile sonuca direk etki etti. Hardy ise böylesine zor bir karşılaşmada çok ciddi sorumluluk üstlendi. 36 dakika sahada kalan oyuncu takımına kazandırdığı 22 sayı ve 5 asistle başroldeydi.
Takım olarak boyalı alanı gerek hücumda gerekse savunmada iyi kullandık. Özelikle bu bölgedeki savunma gayreti rakibin oyunda kalmasını engelledi. 17 top kaybı ise bizim için diğer maçlarda da karşılaştığımız ciddi bir handikaptı. Rakibin sadece 6 top kaybıyla oynamasına karşın müsabakayı kazanmamızın en önemli sebebi, oyuncuların maçın önemini kavraması ve savunma direncimizdeki istikrar oldu. Bu aşamadan sonra hem Avrupa hem lig bizim için biraz daha zor olacak diye düşünüyorum. Yönetimin takıma katkı sağlayacak bir takım transfer arayışlarında olduğu söyleniyor. Fakat özelikle ara dönemlerde yapılan oyuncu katılımlarının çok iyi analiz edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bir katkı yapılması düşünülürken yapılacak yanlış bir transfer takımın mevcut durumdan daha geriye düşmesine sebep olabileceği gibi maddi anlamda da kulübe ekstra bir yük bindirebilir.
Herkesin malumu hafta sonu Trabzonspor adına çok önemli bir kongre süreci yaşanacak. Trabzonspor’un gerek ekonomik gerekse itibar açısından zor günler içerisinde olduğunu düşündüğümüzde kongrenin öneminin bir kat daha arttığını görüyoruz. Başkan adaylarından yarışa iddialı hazırlanan iki aday sayın Celil Hekimoğlu ve sayın Muharrem Usta basketbolun merkezinden gelmiş iki yönetici. Bundan yaklaşık 6 yıl önce ikisiyle de Sinan Erdem Spor Salonu’nda ilk defa birinci lige çıkmamızı beraberce kutlamıştık. O dönemlerde iki yöneticimiz de bir çok soruna rağmen ortaya koydukları duruşla Trabzonspor’un birinci ligde temsiline vesile oldu. Dolayısıyla şu anda Trabzonspor Kulübü başkanlığına aday olmalarında basketbolun yadsınamaz bir etkisinin var olduğunu görüyoruz. Fakat şu ana kadar -futbol ön planda olsa gerek- ikisinden de basketbol adına net bir proje duyamadık. Trabzonspor’un Türkiye Basketbol Birinci Ligi’nde geçtiğimiz sene en yüksek seyirci ortalamasına sahip üçüncü takım olduğu düşünüldüğünde, gerek şehrimiz, gerekse Türk basketbolu için ne kadar büyük bir önem arzettiği herkesin malumu. Eminim Trabzonspor kongresinde çok önemli şansa sahip iki başkan adayımızın da basketbol adına çok ciddi ve kapsamlı projeleri vardır. Bu düşüncelerini kongreye kadar Trabzon’daki basketbolun geleceği için bu işe gönül vermiş herkesin duymayı istediğini de biliyorum. Umarım önümüzdeki pazar gününe kadar Trabzonspor ve basketbol adına çok önemli bir konuma sahip bu iki insan bu konuyla ilgili fikirlerini kamuoyuyla paylaşarak kendileri için büyük anlam ifade etiğine inandığım basketbolu sahipsiz bırakmazlar.