Konuyu anlamanız için sizi Trabzonspor’un son şampiyon başkanı Sadri Şener’in görevi bıraktığı kongreye götürmem gerekiyor.
Ordan başlayarak günümüze gelelim.
Trabzonspor Divan Başkanı Ali Sürmen’in neden Aralık ayında yönetimin kongre kararı alması gerektiğini daha net anlarız diye düşünüyorum.
****
Tüzük diyorki;
Bir yönetim kurulu istifa ederse (Sadri Şener istifa etti) o kalan süren kadar görev yapar.
Yani süresinin dolmasına 1 yıl kaldıysa 1 yıl.
6 aysa 6 ay yeni yönetim görevde kalır.
Hatırlayın o genel kurulda olağan kongreye 6 ay daha vardı. Genel kurula yeni seçilen yönetimin 6 ay süre görevde kalmamasın 2 yıl daha uzatılması için önerge verildi.
Bu önerge tüzüğe aykırı idi.
Bunu o dönem dillendiren ve divana ‘aykırı olduğunu ve bunu mahkemeye taşıyacağını söyleyen’ tek bir kişi vardı.
Recep Bakırtaş.
35 yıl boyunca dev şirketlerin bakanlıkta komiserliğini yapan Trabzonspor gibi kulüplerin arayıp da bulamayacağı Bakırtaş’ın uyarıları dikkate alınmadı.
Hukuksuzluk buradan başladı!
Zaten tüzük başlı başına evlere şenlik ya!
***
Neyse..
O tarafına girmeyeceğim.
Şimdi o süreçten sonraya bakalım.
Bakırtaş hukuk mücadelesine başladı.
Önergeyi verenler bile pişman oldu.
Ama bu boşluğu Trabzonspor’a Sadri Şener’den sonra başkan seçilen İbrahim Hacıosmanoğlu bir güzel kullandı.
Bakırtaş dik durdu diren.
Koca Trabzonspor böyle yönetilmemelidir dedikçe ‘Bu Hacıosmanoğlu düşamıdır’ diye çamur atanlar bile oldu.
Halbuki o genel kurulda bunu seçimler bitmeden söylemiş, uyarmıştı.
Kimin seçildiği daha bilinmeden!
Ardından Yargıtay’dan karar beklendi.
Türlü numaralarla mahkeme kararlarının gecikmesi için kırk dereden bile su getirilmişti.
Fazla detaya girmeden bağlayayım.
Hacıosmanoğlu yönetiminini son 25 milyon euroluk bir kredi başvurusu elinde patladı.
Banka temsilciler, ‘Yargıtay kararı var, siz yönetim olarak yetkiniz yok’ diyerek masadan kalktı.
Allah bilir o kredi de çıksaydı neler olurdu?
O dönem gelir gider tablosu faaliyet raporları iyice irdelenmesi gerekiyor.
İrdeleyecek olan da şu anda ki Başkan Muharrem Usta’dır.
Lakin herşeyi es geçmeyen, transfer edilen oyuncuların saçlarına bile iki kelime patlatan Usta bu kocu çukuru neden görmüyor neden irdelemiyor, orasını bilmiyorum.
Evet..
Divan Başkanı Ali Sürmen’in kongre çağrısı Sadri Şener’in bıraktığı genel kuruldan geliyor.
O günden Trabzonspor’un üzerine geçirilen deli gömleğinin düğmeleri yanlış ilmiklendi.
Önce şu ilmikler doğru yapılsınki, o deli gömleği de acıtmadan, hırpalamadan üzerinden çıkarılsın.
Nuri Albayrak ibra edilmedi
Yukarıda süreci anlatırken Recep Bakırtaş’tan bahsetmiştim.
Hani tüzüğün maddesini söylemesine, uyarılar yapmasına, divan başkanlığına; bakın yanlış yapıyorsunuz diyen, genel kurulda alınan seçilen yönetimin 2 yıl daha görevde kalmasını içeren karar tüzüğe aykırıdır, bu karar kötü niyetli insanların Trabzonspor’u mahkemelerde süründürebileceğini anlatan isim…
Divan Başkanı Ali Sürmen’in Trabzonspor yönetimine Aralık ayında kongre yapın çağrısını Bakırtaş, yerinde doğru bir çağrı olarak yorumladı.
Hatta bir çağrı daha üstüne ekledi; “Eski başkanlardan Nuri Albayrak hala ibra edilmemiştir. Boşluk doldurulmalıdır ve ibra edilmelidir. İbrayı dernekler masası falan yapmaz.Genel Kurul yapar. Hala o noktada eksiklik devam ediyor. Bu eksiklik yapılacak ilk genel kurulda giderilmelidir.”
Organlar da aynı genel kurulda seçilmelidir
Bakırtaş ile kısa sohbetimizde sorularıma şu cevapları verdi;
Divan Başkanı Ali Sürmen’in çağrısını destekliyor musunuz?
20106 Aralık ayı seçimli genel kurul yapılması; kanun, tüzük ve hukukun gereğidir.
Neden?
Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ve diğer organlar aynı genel kurulda 3 yıllık için seçilmelidir.
Olmasa ne olur? Trabzonspor ne gibi sıkıntılar yaşar?
Var olan durumda, denetleme kurulu ile yönetim kurulu süreleri tüzüğe uygun değildir. Yargıtay Kararı da
dikkate alınmalıdır. Hukuki boşluk doldurulmazsa yeni mahkemelerin önü açılır! Trabzonspor’un barış ve
huzura ihtiyacı var. Bu genel kurulda tüzük değişimi de dahil tüm kanun ve hukuksal boşluklar giderilmelidir.
İlkesel birlik için bu çok önemlidir.
Tüzük konusunda ne düşünüyorsunuz?
Aralık 2016 olağan genel kurulu Trabzonspor için bir milat olabilir. Ayrıca tüzük yenilemesi de yapılmalıdır.
‘Tüzük yenilenmesi’ doğru tanımlama öyle mi?
Doğru.Yeni Dernekler Kanunu'na ve genel güncel Hukuka uyarlanmalıdır. Tüzük yeniden yazılmalıdır.
Recep Bakırtaş’ın uyarıları Divan başkanı Ali Sürmen’ün söylemleri ile örtüşüyor.
Kongre kararı alsa rakip çıkar mı?
Şimdi gelelim asıl soruya.
Kulislerin merak ettiği..
Trabzonspor Aralık ayında seçim maddesiyle tüzükte boşluk oluşmasın diye, kulübün temelleri sağlam olsun diye genel kurula giderse camiadan mevcut yönetime rakip çıkar mı?
Bu sorunun cevabı; bal gibi de çıkar.
Son 10 yılın en meşhur lafı “Krediyle bende kulüp yönetirim” olduğuna göre..
Böyle vasat bir üyelik sistemi olduğuna göre..
Böyle deli gömleğine benzer bir tüzük Trabzonspor’a giydirildiğine göre..
Aday da olur..
Üstüne kaymak bile sürülür!
Son olarak;
Ne olursa olsun.
Bu durumdan Başkan Muharrem Usta kaçmamalıdır.
Amaç Trabzonspor’un sağlam temeller üzerine oturması ise Aralık ayı için ‘Seçimli Olağan Genel Kurul’ kararı almalıdır.
Genel kurul yaptıklarını, yapmadıklarını, eksiklerini, hatalarını, ortaya koyar.
Herkes de bu kararına saygı duyar.
Görünen budur.