Trabzonspor’un içinde bulunduğu durumu buradan anlatacak değilim
Fotoğraf ortada!
Gelinen nokta vahim ötesi!
Trabzonspor’un bundan sonraki yol haritası eğer düzgün çizilmezse bugünü bile ararız!
Sorunları ısıtıp-ısıtıp tartışmak yerine herkesin ivedi bir şekilde çözümlerin konuşması ve bunların hayata geçmesi şart
Trabzonspor’a gönün veren yüreğini ortaya koyan milyonların şu acı gerçeği öncelikli olarak kabul etmesi gerek
Bizde “hasetlik-fesatlık ve egolar” bertaraf edilmedikçe bu işlerin düzelmesi çok zor
Trabzonspor’da önce dostluk ve sevgi kabul görmeli..Önce “ama” sız bir-birimizi anlamalı,dinlemeli ve ön yargılardan kurtulmak zorundayız
Bakın daha bir-kaç gün önce Beşiktaş Kulübü camiası dostluk anlamında çok güzel bir fotoğraf verdi kamuoyuna..
İster beğenin,ister eleştirin,isterseniz kızın.Ama fotoğrafa iyi bakın
Serdar Bilgili’den tutun Yıldırım Demirören’e kadar Beşiktaş’ın eski başkanları eski yöneticileri ile yeni başkan ve yöneticiler aynı karede!
Hepsi mevcut başkan Fikret Orman’ın etrafında kenetlenmiş destek oluyorlar
“Yeni stat ve şampiyonluk” aynı anda gelsin diye de “bize düşen ne varsa yapalım” mesajı veriyorlar
Peki aynı kareyi biz en son ne zaman verdik? Bundan sonra acaba ne zaman veririz.Hiç düşünen var mı?
Trabzonspor kongreye gidiyor.Yeni ve eski başkanlar gelsin bakalım şu zor günlerde bir-araya..
Dosta-düşmana birlik ve beraberlik mesajı versinler
Çok mu zor çok mu imkansız!Nedir neyi paylaşamıyoruz ki!
Hani bizim ortak sevdamız ortak değerimiz Trabzonspor’du..
Yok beyler-hanımlar.Bir-birimizi boşuna kandırmayalım.Taraftarı bölünmüş,başkanları bir araya gelemeyen,ağzı olanın boş-boş konuştuğu,gönülden bir birlikteliğin sağlamadığı Trabzonspor’un önünü görmesi öyle kolay olmayacak
Önce “şu düşmanlık kılıçlarını,ihtiraslarımızı ve bencil anlayışları” toprağa gömmek zorundayız
Trabzonspor elbet de sahipsiz değil,çaresiz değil!
Trabzonspor elbet de bu zor günleri aşacak ve yeni başarılara imza atacak!
Amacım karamsarlık değil!Amacım umutsuzluk değil!
Ama kendi gerçeklerimizle yüzleşmek ve bunu kabul etmek zorunda olduğumuzu da unutmayalım