Trabzonspor'da transfer çılgınlığı!

Geçtiğimiz sezon başındaki anlayış ve yönetiş tarzı ile bu sezon arasında, Trabzonspor yönetiminin transfer politikasında doksan derece dönüş yaşandı.Göreve geldikten sonra Trabzonspor’da öze dönüş adımlarını atarak, kendisinden beklentiyi bir anda olumlu

Geçtiğimiz sezon başındaki anlayış ve yönetiş tarzı ile bu sezon arasında, Trabzonspor yönetiminin transfer politikasında doksan derece dönüş yaşandı.

Göreve geldikten sonra Trabzonspor’da öze dönüş adımlarını atarak, kendisinden beklentiyi bir anda olumlu yönde değiştiren Başkan İbrahim Haciosmanoğlu transferde yerlilere önem vermişti.

Teknik Direktörlük görevine Mustafa Reşit Akçay’ı getiren Haciosmanoğlu, Akçay ile devre arasında yolların ayrılmasının ardından da yardımcısı konumunda çalışan Hami Mandıralı’ı teknik direktörlük görevine getirerek, öze dönüş hareketindeki samimiyetini tescil etmişti.

Mustafa Reşit Akçay kısıtlı kadrosuna rağmen, Avrupa kupası maçlarında beklenenin çok üzerinde başarı sağladı.

Lig maçlarında beklenmeyen başarısızlık Akçay’ın erken havlu atmasına yol açtı.

Hami Mandıralı göreve geldikten sonra kendisinden beklenenin de üzerinde bir performans gösterirken, ilkeli davranış göstermiş ve büyük umutlarla alınan isim yapmış yabancıları takımdan kesmiş, yerlinin yerlisi olan futbolculara şans vermeye başladı.

Mandıralı’nın gençleştirme ve öze dönüş planları tuttu, onun döneminde Trabzonspor belki özlenen takım olmamıştı ama camiaya moral veren futbol ve saha sonuçları ortaya çıkmaya başlamıştı.

Yeni sezona Hami Mandıralı ile girilir, üç-dört yeni futbolcu transfer edilir ve takımdan gitmesi gereken yabancılar gönderilirse bu takım süper ligde zirveyi zorlar beklentisi camiaya hakim olmuşken, yeni sezon öncesi Başkan Haciosmanoğlu’nun tercihleri bir anlamda geçen sezon öncesi yapılan hamleleri de ters yüz etti.

Trabzonspor elinde Hami Mandıralı gibi yerlinin yerlisi teknik direktör varken, bundan sekiz yıl önce Trabzonspor’u çalıştıran ve o dönem başkan yardımcısı olarak kulüpte görev yapan Haciosmanoğlu aşkı yeniden alevlenmişti.

Haciosmanoğlu, Halilodziç’e kilitlendi, ondan başkasını gözü görmedi, Hami ile tam bir el sıkışıp helalleşme de yapamadı.

Halilhodziç transfer döneminin yarısında göreve gelebildi, zira Dünya kupasında Cezayir Milli takımın başındaydı.

Gelip Trabzon’da göreve başladıktan sonra transfer konusunda istekleri bir türlü bitmeyen Halilhodziç o kadar çok futbolcu aldı o kadar çok futbolcu gönderdi ki, giden ve gelenlerin çetelesini tutmak için usta arşivci olmayı gerektiriyor.

Öyle ki transferin son günü bile üç yabancı futbolcu transfer ederek bu yeni sezonun transfer şampiyonu oldu.

Son dakikada transfer edilen futbolcuların takıma katkısı ne olacağı merak edilmemekle birlikte, alınan diğer futbolcularla takımın beklentiden uzak olduğunu, oynadığı hazırlık maçları, Avrupa kupası ve ligde Erciyes maçında görüldü.

Takım olmaktan uzak bir görüntü sergileniyor.

Evet, yeni bir takım uyum sorunu olması mümkündür.

Çünkü takım baştan aşağıya değişti, geçen yıl Mandıralı döneminde takım olan takım tamamen dağıtılmış.

Yeniden bir takım olması için önce bordo mavili formayı giyen futbolcuların sahada mücadele etmeleri gerekir, mücadeleden uzak bir futbol anlayışı ile bu takım nasıl ligde ve Avrupa’da iddialı olacak, taraftarını mutlu edecek ki?

Haciosmanoğlu yönetimi öyle ya da böyle parayı buldu, transfere bol keseden harcadı.

Gidene de bol keseden verdi gelenlere de parayı dağıttı.

Tıpki Sadri Şener döneminde olduğu gibi kulüp borçlanmaya devam ediyor.

Çok enteresandır, geçen yıl bu dönemlerde Trabzonspor’da Haciosmanoğlu yönetiminin başlattığı öze dönüş hareketini alkışlayanlar şimdi de aynı yönetimin transfer çılgınlığını alkışlıyor.

İlk yorum yazan siz olun
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazar Yazıları Haberleri