Trabzon"da bugün iki konuşuluyor. Birisi Ak Parti Trabzon İl başkanlığı diğeri ve daha mühimi ise Trabzonspor Başkanlığı
Önemlisinden başlar isek, 1986 doğumlu olmam sebebi ile Trabzonspor"umuzun şampiyonluk günlerini tatmadım, bu sevince en yakın olduğumuz 1996 yılında da 18 yaşından küçük çocukların Trabzonspor-Fenerbahçe maçına girmesi yasaktı
Olayın boyutlarını Trabzonspor"a sadece gönlümüzü vermiş birisi olarak değerlendirmek gerekirse, bu işi daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi alıp götürüp 100 kişinin arasına sıkıştırıyoruz. Belki de buna mecburuz bu şehrin ekonomisi bu kadar kişiye yönetici olmaya şans tanıyor. O zaman bu şehrinde şuna dikkat etmesi gerekiyor, eğer 100 kişi arasından bu tercihi yapacaksak mutlaka tercihimizi çok iyi ve bu kulübü hem maddi hem de manevi açıdan en iyi yönetecek ekibe teslim etmemiz gerekir.
Bugün kulübün genel değerlendirmesine baktığımız zaman, kulübün borsadan gelen parası dahil ekonomik olarak büyük yük altında. Futbol kalitesi olarak, çocukken sadece 3 büyükler geldiği zaman bunlara az gol atacağız derdik, bugün kendi sahamızda dahi sıradan bir takımı nasıl yeneriz onun hesabını yapar duruma geldik. Kurumsallaşma adına Trabzonspor Dergisi hariç ortaya konulmuş bir proje yok. Stat projesi hali hazırda raflarda bekliyor. Altyapı başarısına bakacak olursak, 3.Lig takımlarımıza futbolcu yetiştiriyoruz. İşin özü Trabzonspor"da yolunda giden, elle tutulur bir portre söz konusu değil
2005 kongresinde seçimden bir gün önce listeleri elimize aldığımızda İskender Önal"ın bu yarışı çok farklı önde götüreceğini tahmin etmiştik. Gerek Başkan profili gerekse yönetim kadrosunun çok tutarlı ve güçlü olduğunu görmüş idik. Ama tabi o günün araya giren etkenler bugünde mutlaka etkili olacaktır. Eğer Trabzonspor"a büyük hizmetleri olmuş İbrahim Cevahir seçimden bir önceki akşam çıkıp Trabzonspor başkan adayını refere ederse, basın kanalı ile oluşan baskı delege üzerinde ki ağırlığını yine ortaya koyarsa, Trabzon yerelinde ortaya konacak listelerde bölünme oluşup başkan adaylarımızdan bazıları yine kişisel egoları uğruna listeler üzerinde baskı yaparlarsa olacak olan yine aynıdır.
Kimse farklı bir şey beklemesin
Şikayetlerimiz buraya kadar, önerilimize gelince bu işin temelinde mutlaka İskender Önal, Bekir Bülbüloğlu, Nevzat Şakar, Mustafa Beyazlı, Hayrettin Hacısalihoğlu gibi duayenler olmalıdır. Bunda hemfikir olmalıyız. Trabzon kanadında güçlü isimlerin bir arada olması gerekliliği fikrimce zorunludur. Bugün Necemettin Aytekin bu kulüp için ne kadar önemli ise Hayrettin Hacısalihoğlu da o karda önemlidir. Tıpkı geçen kongrede olduğu gibi aynı tabana hitap eden kesimleri birbirine düşürüp bu işi ehli olmayanlara vermek bu kez denenmemelidir. Aksi takdirde 2005 kongresinde neler yaşamışsak aynısını bu kongrede görmeye devam ederiz.
Basına yansıyan haberlerde Aksular Otel"de gerçekleşen toplantıda Hayrettin Hacısalihoğlu"nun ve Bekir Bülbüloğlu"nun mutlaka adaylık konusunda ısrarcı oldukları belirtildi.
Bekir Bülbüloğlu ismi kendi adına girdiği her sandıklı seçimden mutlaka galip ayrılır, Çünkü bu isme karşı çıkacak bir isim Trabzon da çıkmaz. Hayrettin Hacısalihoğlu"nun sandıklı seçimlerde şansı biraz daha az olacaktır fakat Hayrettin Hacısalihoğlu da bu kulübün bekası için mutlaka olmalıdır. Mantığa uyan bu iki ismin kati suretle aynı listede birleşmesidir. Geçen seçim İskender Önal da yakalanan oluşum gerek yönetim gerekse maddi açında Trabzonspor"u istenilen düzeye taşıyacaktır.
Benim haddim olmayarak önerim gelin birleşin. Trabzonspor kazansın
Seçimin diğer tarafında mevcut yönetim ve İbrahim Hacıosmanoğlu da çalışmalarını aralıksız sürdürüyorlar. Hacıosmanoğlu futbolcu Gökdeniz"in kardeşinin nikah şahidi olarak geldiği Trabzon da çok sayıda temas ve görüşmelerde bulundu. Hacıosmanoğlu"nun da şansı yüksek olacaktır
Burada anahtar Bayındırlık ve İskan Bakanı Faruk Özak"ın olduğu kaçınılmaz bir gerçek. Bugün bazıları Bakan Özak"ın İbrahim Bodur"la olan ilişkisini eleştirirken, Özak"ın Trabzonspor başkanı olduğu yıllarda Çanakkale Seramik şirketinin Trabzonspor"a sağladığı maddi imkanları hiç ortaya koymuyorlar. Bakan Özak durup dururken bu noktaya mutlaka ki gelmedi.
Ufukta gözüken çekişmeli bir kongrenin var olacağı, bizlerin özlemi ise şampiyonluk, bakalım nerede kesişeceğiz