Bir önceki yazımda İstanbul"daki bir gurup taraftarın yaptığı eylemin içeriğinin nasıl boşaltıldığını ve Trabzon"un imajını zedelediğini, her seferinde Trabzon"u karalamak için yarışan ulusal basına malzeme verilmesinin doğru olmadığını yazmıştım.
Aynı, Ozan Arif"in yazdığı ve İsmail Türüt"ün yorumladığı "Plan Yapmayın Plan" türküsüyle Trabzon"a nasıl zarar verdiğini eleştirdiğimiz gibi, haklı bir eylemde bir pankart ve bir sloganla haksız ve itici pozisyona düştüğümüzü söyledik.
Bu insanlara prim verilmemesini ve dışlamak gerektiğinin altını çizdik.
Trabzonspor üzerinden hiç kimsenin ırkçılık yapamayacağını suçu övemeyeceğini ve suçluyu koruyamayacağını söyledik.
Tabii ki bütün taraftara mal edecek yanılgı içerisinde olmadık, ancak yansımanın tüm Trabzon"a mal edilmesi de her Trabzonlunun canını sıkacağı gibi bizim de canımızı sıktı, bu insanları dışlamanın hepimizin vazifesi olduğu düşüncesindeyim.
Bu yazıyı yazarken aynı zihniyetteki insanların tepkilerine de hazırdım.
Aman Allah"ım telefonlar susmuyor, mail yağmuru yağıyor adeta.
Önceki yazıma gelen 18 yorumu yayına alabildik.
Bunların çoğu da okuduysanız eğer olumsuz eleştirilerdi.
Geri kalan 115 yorum tehdit ve küfür içerikli olduğu için yayına alınmadı.
Gelen telefonlarda da derdimi anlatmaya çalıştım, telefonlardan kaçmadım, hepsiyle teker teker konuştum.
İkna ettiğim de oldu, hak veren de, tebrik eden de oldu, Hayır, biz Trabzonluyuz, bizden korkmalılar" diyen de.
Ama yayınlayamadığımız mailler ve bir çok telefon beni müthiş derecede hayal kırıklığına uğrattı.
Trabzon ve Trabzonspor düşmanı ilan edildik.
Neden düşünüyorum, soruyorum kendime neden?
İnsanın kendi kendine ettiğini cümle alem toplansa ona edemezmiş.
Biz de böyleyiz maalesef.
Konunun özü bu.
Akşam saatlerinde Trabzonspor"dan taraftara yapılan açıklama bana rahat bir nefes aldırdı.
"Trabzonspor Kulübü işte böyle büyük bir kulüp. İşte Trabzonspor Kulübü"nün büyüklüğü bu" dedirtti bana ve teşekkürler sevgili Trabzonspor Kulüp Başkanı Sadri Şener ve yönetim kurulu.
O açıklama;
Bahse konu yürüyüş sırasında yürüyüşe katılanlar tarafından açılan siyasal içerikli pankartlar ve bu yönde atılan sloganları tasvip etmemiz mümkün değildir. Anlayışımıza göre, haksızlıklara karşı gösterilen böylesi bir tepkinin daha seviyeli olması ve başka bir amaç gütmemesi gerekmektedir. Trabzonspor Kulübü olarak futbolun dostluk, barış ve kardeşlik ruhu çerçevesinde Fair-Play anlayışıyla desteklenmesi gerektiğine olan inancımızı yineliyor, taraftarlarımızı bu konuda daha dikkatli davranmaya davet ediyoruz
Fazla söze hacet yok, bizi eleştirenler şimdi Trabzonspor Yönetim Kurulu'nu bu açıklamasından dolayı eleştirecek mi merak içindeyim.
Bizi Trabzon ve Trabzonspor düşmanı ilan edenleri biraz daha düşünmeye davet ediyorum.