Sayın Vali,
Şehrimize hoşgeldiniz, umarım kısa sürede başarılı işlere imza atar ve şehrin ihtiyacı olan ortak aklı ortaya çıkaracak koordinatörlüğü yaparsınız.
Konuya girmeden önce kendimi çok kısa da tanıtayım.
Bu satırların yazarı, yıllardır bu köşede şehircilik, doğa, turizm, tarım, ekonomi, inovasyon, bilim, ortak akıl, üretim, yüksek katma değer vb. gibi kavramlar üzerinden Trabzon ve zaman zaman bölge ekonomisiyle ilgili yazılar yazan, fikirlerini paylaşan bir sivil toplum gönüllüsüdür. Yıllarca şehre katkısını vermiş, birikimini paylaşmak noktasında da kapıları hep açık bir Trabzonludur.
Gelelim konumuza.
Türkçede “yeni, yenilik ve yenilenmenin” karşılığı Latincede genel olarak “inovasyon” kelimesiyle karşılanır. Ürün veya hizmette, süreç veya uygulamada, organizasyon veya şehirlerde… Her alanda inovasyonun etkisiyle değişen dönüşen bir dünyada, okuduğum ve benimsediğim anlamda inovasyon “toplumsal, kültürel ve idari ortamlarda yenilenerek gelişme” dir.
Göreve başladınız ve bürokratlarınıza sordunuz, Trabzon’un en önemli zenginlik kaynağı nedir?
Bana sorsanız, ben derdim ki: TİAB ve BNU’nun Trabzon’a yenilenme armağanını içeren “Marka Şehir Trabzon Strateji Çalıştayı Raporudur, derim.
Çünkü rapor, Trabzon ortak aklını, elinden geldiğince bir araya getirerek, bilimsel bir yöntemle oluşturulmuş “6T1S”den oluşan bir gelecek tasavvuru sunuyor, ışık tutuyor. Papağan gibi aynı şeyleri söyleyen “bazılarına” inat, bütüncül bir yaklaşımı parça parça anlatıyor.
Yerel kalkınmada da yeni bir açılıma ihtiyacımız var
Geçen hafta yazımda (buradan okuyabilirsiniz), belki de dünyanın en güzel aromalı bitkisi Ligarba’nın ölçek olarak en büyük yetiştiricisi konumunda olan bahçenin (yaklaşık elli dönüm) Toprak Kurulu eliyle inşaata açılmasına tepki gösterdikten sonra;
TİAB ve BNU’nun “ Marka Şehir Trabzon Stratejii Çalıştay Raporu”nun T’lerinden biri olan tarım başlığına tekrar baktım.
“Tarım Kenti Trabzon” (37. Sayfa) diyor, tekrar tekrar okudum.
Raporda ‘Tarım’ için vizyon aşağıdaki gibi yazılı:
Trabzon Tarımında Yeni Ekonomik Fırsatları Yaratmak
Trabzonlu 93 yaşındaki ünlü iktisatçı Prof.Dr.Zeyyat Hatiboğlu’nun geçenlerde TTSO’da “inovasyon ile yeni bir ekonomi kurun” sözleri hala kulaklarımdadır. Bu şehirle ve zenginlikleriyle ilgili kıt bilgisi olanların, bu şehre “sen …. Şehrisin yürü bizimle” sloganları bitmedi, bitmeyecek.
Peki nasıl olacak?
Bilimle, ortak akılla, planlamayla olacak. Örnek mi?
Trabzon’un doğasında bulunan “endemik türler”, katma değeri yüksek etken maddelere sahiptir.
Bu türlerin etken maddeleri başta tıp olmak üzere, veterinerlik, zirai mücadele, ecza, kozmetik, boya vb sektörlerinde ham madde olarak kullanılmaktadır. Heleki işlendikten sonra pazara hazır hammadde olarak sunulursa, fiyatları inanılmaz boyutlara ulaşabilir.
Yeni tarım; yüksek katma değerli olmalıdır.
Önce tarımını yapacağız, sonra etken maddelerini çıkaracak teknik altyapıya sahip olacağız, sonra da başta yüksek katma değer yaratan kozmetik, tıpta kullanılan ara ve mamul ürünler için sanayisini kuracağız.
Peki, nasıl, ne kadar para lazım? Bu sorular bu şehir için yeni değil, defalarca konuştuk, yazdık, toplantılar yaptık ama yerimizde saymaya devam. Tüm bunları konuşmak için size üç isim:
Eczacılık fakültesi Dekan Prof.Dr. Nurettin Yaylı
Biyoloji Bölümünden Prof.Dr. Atalay Sökmen
Kimya Bölümünden Prof.Dr. Münevver sökmen
Yeni şeyler söylemek lazım
Duydunuz yada duyacaksınız, KTÜ’de inovasyon merkezi kuruluyor.
Bu merkezde ‘tıbbi ve aromatik bitkilerle ilgili inovasyon’ da yapılacak.
Şimdiden soralım: tıbbi ve aromatik bitkiler doğadan mı toplanacak yoksa üretilecek mi?
Süleyman Bilgin (bu konuda şehirdeki en bilgili ihracatçı):
Doğadan toplama dönemi bitti; artık üretmeliyiz, diyor.
Yani: Sözleşmeli çiftçiliği hayata geçirmemiz lazım. Eğitimler ve doğru türlerin seçimi bu işin kilit işleridir.
Bilim hazır, ortak akıl ve veriler de bu işe yatırımı işaret ediyor, ne eksik?
Plan!!!
Neden?
Ekonominin üç aktörü Kamu, Özel ve STKlar arasında etkin bir koordinasyon için,
Devletin kaynaklarını doğru ve etkin kullanabilmek, diğer kaynakları da doğru yönlendirebilmek için,
Takip edilebilir, ölçülebilir ve hesap verilebilir şeffaf bir süreç için,
İnovasyona dayalı yüksek katma değerli ve sürdürülebilir bir ekonomiyi kurmak için,
(sayfalarca yazabilirim ama burada bırakayım)
Sayın Vali’den ricamız şudur:
Tipik bürokrat Valilerden çok gördü bu şehir. Ülkenin içinde bulunduğu kaotik durum, bazı işleri aksatmamıza neden olmamalı. Bu gemi yüzmeye devam ediyor ve daha nice badireler atlatacak.
Trabzon, rekabet dünyasında çok geri kaldı. Plana ve koordinasyona ihtiyacı var. Bürokrasiye değil, vizyoner ve ön açıcı liderliğe ihtiyacı var.
Gelin, tarımdan başlayın.
Ligarba bahçesinin durumunu sorun öğrenin lütfen.
KTÜ’deki inovasyon merkezinin “gerçekten” ne iş yapacağını öğrenin lütfen.
Zenginlik kaynaklarımızın başında endemik türlerin geldiğini, buradan elde edilebilecek çıktıların Trabzon’u tarımda uçurabileceğine önce siz inanın, sonra bu şehirdekileri inandırın.
Artık yeni şeyler söylemenin zamanıdır.
Saygı ve başarı dileklerimle