5 asırdır ayakta duran camiye restorasyon

Bayburt Valisi Cüneyt Epcim, kentin önemli kültür varlıklarından 5 asırdır ayakta duran Akkoyunlu mirası Ferahşad Bey Camisinin restorasyonuna ilişkin açıklamalarda bulundu.

Yeni yılın ilk gününde Gökçedere Beldesini ziyaret eden Vali Cüneyt Epcim, beldedeki programı kapsamında tarihi Ferahşad Bey Camii’nde incelemeler yaptı. Vali Epcim, tescilli kültür varlığı olan tarihi mirasın korunması ve yaşatılmasına yönelik yakın süreçte önemli adımlar atılacağını bildirdi.
Bayburt Valiliği koordinasyonunda başlatılan proje kapsamında Vakıflar Genel Müdürlüğü ile Erzurum Bölge Müdürlüğü tarafından Nisan ayında çalışmalara başlanacağını kaydeden Vali Epcim, “Bu cami Korkmaz Bey’in oğlu Ferahşad Bey tarafından 1517 yılında, Osmanlı döneminde yapılmış, Akkoyunlular Vakfı tarafından da güzide bir şekilde bu zamana kadar korunagelmiş. Tarihi tescilli kültür varlığını yapanlara minnet borcumuzu bizlerde restorasyon sürecini başlatarak ödemiş olacağız. Nisan ayında bu güzide camimizde restorasyon sürecini başlatacağız.” diye konuştu.
Çalışmaların yalnızca cami restorasyonuyla sınırlı tutulmayacağına dikkat çeken Vali Epcim, “Bu medreseyi de çok önemsiyoruz. Bu medresenin de restorasyonu yapılacak. Buradaki tarihi mezarların restorasyonunun da gerçekleştirileceği önemli bir projeyi Nisan ayında başlatmış olacağız.” ifadelerini kullandı.

Vali Epcim projeye destekleri dolayısıyla eski Maliye Bakanı ve Bayburt Milletvekili Naci Ağbal ile Milletvekili Fetani Battal’a teşekkür etti.

“Ferahşad Bey Camii”
Bayburt'un en eski tarihi eserlerinden biri. Demirözü ilçesine bağlı Gökçedere’de bulunan tarihi cami, Akkoyunlular’dan Korkmaz Bey'in oğlu Ferahşad Bey tarafından 1517 (923 Hicri) yılında yaptırıldı. Ferahşad Bey Cami, medrese, han, hamam, imaret ve konukevi içeren bir yapı topluğunun sadece bir parçası. Ferahşad Bey tarafından yaptırıldığı bilinen bu yapı topluluğundan han, imaret ve konukevi ile ilgili günümüzde hiçbir iz kalmamış, hamam ise harap bir durumda. Yapı topluluğunun kuzeydoğu köşesinde 16. yüzyılın başında yapıldığı sanılan beş bölümlü bir medrese yer alıyor. Bu medresenin avluya açılan kapıları ve pencerelerinin kemerleri üzerine Farsça yazılı kitabeler göze çarpıyor. Yapı topluluğunun üzeri ise düz toprak damla örtülü. Osmanlı mimarisinin tek kubbeli cami tiplerinden olan bu yapı iki renkli kesme taştan yapılmış. Yalnızca kare kaide üzerinde yükselen minaresi tuğladan. Yuvarlak kemerli kapısından içeri girilen kare planlı caminin önünde, üç sütunun taşıdığı ve ibadet mekânının uzantısı olan duvarlarla desteklenen kubbeli, üç bölümlü cemaat yeri bulunuyor. Cami, Akkoyunlular tarafından yaptırılmasına rağmen tek kubbeli mimarisiyle Osmanlı eserlerine benzerliğiyle de dikkat çekiyor. Tarihi kaynaklarda geçmiyor ama caminin Osmanlı döneminde tadilattan geçmiş olabileceği tahmin ediliyor.