Almanlar konuşunca lafımıza geldiler?
Doğu Karadeniz İhracaatçılar Birliği Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan “Biz Çamburnu’nun lojistik merkezi olması gerektiğini açıkladığımızdan beri herkes karşı çıkmaya başladı. Biz dediğimiz zaman olmasın diye yeni yerler önerdiler. Ne zaman Alman heyet gel
Yayınlanma:
Doğu Karadeniz İhracaatçılar Birliği Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan “Biz Çamburnu’nun lojistik merkezi olması gerektiğini açıkladığımızdan beri herkes karşı çıkmaya başladı. Biz dediğimiz zaman olmasın diye yeni yerler önerdiler. Ne zaman Alman heyet geldi. Bizim dediğimizin doğru olduğunu söyledi. Şimdi herkes Çamburnu diyor. Bize yabancılar daha tatlı geliyor”diyor.
O Trabzon’da çok farklı bir başkan!..
Doğru bildiğini söylemekten asla çekinmeyen, çizgisinden asla sapmayan bir isim..
İhracatçıların Birliğini 1998 yılında önce dernek olarak kurup, ardından Trabzon İhracatçılar Birliği ve şimdi de Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği olarak bölge illerine hizmet veren çok önemli bir kurumun baş mimarı, kurucu başkanı olan bir Trabzon beyefendisi.
Avrasya isimli kiralık gemiyle ihracata başladıkları yolda şimdi 35 gemiyle ihracat yapıyorlar. Yıllardır Trabzon’da ekonomi ve ihracat dendiği zaman akla gelen ilk isim o...
İhracatçının her türlü sıkıntısını çözmek için çalmadık kapı bırakmıyor.
Uzun yıllar görev yaptığı için eleştirilirken ‘Eleştirenlere saygı duysam da bu iş özveri ve teknokrat işi. Bu kadar emek verdikten sonra ardımdan bilenin gelmesini isterim. Ben burası için kendi işlerimde sıralamamı kaybettim’ diyor.
O isim Ahmet Hamdi Gürdoğan..
Hayatında ihracat yapmayan kişilerin ihracat konusunda ahkam kestiğini de belirten Gürdoğan, lafla değil yaptığı işlerle isminden söz ettirmeyi tercih ediyor. Çamburnu’nun lojistik merkezi olması konusunda önemli adımların atıldığı bu günlerde biz de Gürdoğan ile bir araya geldik. Lojistik merkezden, teşvik konusuna, siyasilerin ve STÖ’lerin Trabzon’un sorunlarına bakışına kadar önemli konuları değerlendirdik.
İşte Gürdoğan’ın birbirinden çarpıcı açıklamaları...
BİRLİĞİMİZ İHRACATTA TÜRKİYE 1.Sİ
İhracatçılar Birliği olarak çalışmalarınızdan başlamak istiyorum?
Yıllarca ihracatçımıza en iyi hizmeti vermek için projeler ürettik, birliğimizi bugünkü noktaya getirdik. Fakat Rusya’nın Sochi Limanı’nı kapatmasıyla ihracatın bir kısmı Samsuna kaydı. Bu da ihracatımızda düşüşe neden oldu. Bunların nedenlerini her fırsatta anlattık. Kamuoyundan gerekli desteği göremedik ve alternatif yollar aramaya başladık. Tüm çabamızla sene başında Sochi’ye alternatif olarak Kazbegi- Lars sınır kapısını açtık. İran üzerinden 15 günde giden ihracatımız açtığımız yolla 3 günde gitmeye başladı. Fakat Rusya’nın uygulamış olduğu geçişlerdeki karantina nedeniyle yaş meyve sebze ihracatına henüz başlayamadık. Onun için uğraşıyoruz. Kafkaslarda yaptığımız incelemelerde de buranın bakir bir bölge olduğunu gördük. Orada yatırımların yapılabileceğini özellikle yaş meyve sebze ve çay konusunda çok büyük şeyler olacağını konuştuk. Rusya en çok çay ithal eden ülke olmasına rağmen bizim ihracatımız çok düşük. Şu anda çay konusunda önemli çalışmalar yaparak ihracatı en iyi seviyeye getirmek için projeler üretiyoruz. Sıfır noktasından aldığımız ihracatı Türkiye birincisi konumuna getirdik.
STÖ’LER ÇÖZÜM DEĞİLROL KAPMA PEŞİNDE
Sivil Toplum Örgütleri şehrin sorunlarında etkili olamıyor? Siz ne düşünüyorsunuz?
Kesinlikle katılıyorum. Sivil toplum örgütlerinin geçmişteki birlikteliğinin şu anda olduğunu söylemek gerçekçi olmaz. Çünkü herkes bir rol kapma peşinde. Bencillik öne çıkınca toplumda bir ayrışma oluyor. Ben değil, biz olursak bir sonuç alırız. Belli zamanlarda belli toplantılarda göstermelik bir araya gelmelerin bir anlam taşıdığını düşünmüyorum. Mühim olan gazetede daha çok çıkmak değil, icraata bakıldığında ne yaptığınız önemli. Kendi adıma bugün ihracatını 200 milyondan 1 milyar dolara çıkarmış bir kurumun başında olarak söylüyorum. 0 noktasından aldığımız ihracatı Türkiye birincisi konumuna getirdik. Önce ilimiz ve bölgesel bazda bakınca muhalefetin eksikliğini görüyoruz; sivil toplum örgütlerinin de muhalefetle iş birliği yok. Bencillik bizi nereye kadar götürüyor.
PLATFORM GERÇEKÇİ PROJE ÜRETMEDİ
Erzincan-Trabzon Demiryolu’nun yapılacağına inanıyor musunuz?
Demiryolu konusunda ben her zaman Batum-Hopa demiryolunu söyledim. Bunun fizibiletisini ve gerekli rakamı açıkladım. Ama uçuk bir rakamla yapılacak Erzincan-Trabzon demiryolunu gündeme getirdi belli kesimler. Ben hiçbir zaman demiryolu platformunun içinde olmadım. Söyledikleri bana gerçekçi gelmedi çünkü. Bugün için de gelmiyor. Mevcut Demiryolu alt yapısının bile yeniden elden geçmesinin gerekli olduğu bir ortamda biz Erzincan -Trabzon demiryolunu konuşmaya başladık. Türkiye’de demiryolu kullanım oranı yüzde bir. Uçuk ve kendini finanse etmeyecek projeleri hayata geçirsek ne olur geçirmesek ne olur. Ayrıca demiryolunun özelleştirileceği de ko
nuşuluyor. Bana biri desin ki sen yanlış düşünüyorsun. Erzincan Trabzon bizim ihracatımıza şu kadar katkı sağlayacak. Devletin parasını mantıklı projelere kendini finanase edecek projelere harcamalıyız. En kısa en ucuz yolu kullanmalıyız, Erzincan Trabzon hattı zaten fizibil değil raporları da var. Bu yolu fizibil hale getirmek için oradan geçti buradan geçti değil ne taşıyacağız bu önemli.
ÇEKEMEDİKLERİ İÇİN LOJİSTİK MERKEZİNE KARŞI ÇIKTILAR
Çamburnu’nun lojistik merkez olmasını belli çevreler istemedi? Şu an çalışmalarınız ne aşamada?
Gemicilik sektöründe yaşanan sıkıntı nedeniyle tersanecilik konusunda dünyadaki önemli firmalar yatırımlarından vazgeçtiler. Elimizde var olan limanı yapılmış bir yer var. Bunu rantabl hale getirmek önemli. Biz Çamburnu’ nun lojistik merkezi olması gerektiğini açıkladığımızdan beri herkes karşı çıkmaya başladı. Araştırmadan konuşuyorlar. Bizim dediğimiz olmasın diye yeni yerler önerdiler. Ne zaman Alman heyet geldi. Bizim dediğimizin doğru olduğunu söyledi. Şimdi herkes Çamburnu diyor. Ben o toplantıda hiç konuşmadım bile. Gerçek ortadayken başkasının bize dikte etmesiyle mi biz doğruyu göreceğiz. Onlar söyleyince doğru, biz söyleyince bunlar bilmez. Bu tamamen çekememezlik. Lojistik merkez yapmak lafla olur mu? Erdoğan Bayraktar’a teşekkür ediyorum. Biz ona konuyla ilgili her şeyi anlattığımız da bizim gibi düşündü ve “Siz yatırımcıyı bulun. Ankaraya’da hiç gelmeyin. Bizzat işi ben takip ederim”dedi. Kendisi böyle diyince yatırımcılarla çalışma yapmaya odaklandık.
GÜVENLİK SORUNU İHRACATA DARBE VURUYOR
İhracatçılarınız dış ülkelerde tutuklanıyor? Neler yapıyorsunuz bu durumda?
Bu tür sorunlar sıkça başımıza geliyor. Şu an Mevlüt Bulut isimli ihracatçımız Rusya’da hapishanede tutuluyor. Suriye’yle ilgili politikamızdan dolayı Rusya’nın bize bakışı değişti. Bunun üzerine bir çok firma sahibi tutuklanabiliriz diye gidemiyor. Son dönemde ihracatımızın düşmesinin en önemli sebebi oradaki güvenlik sorunudur. Buna rağmen pazarı kaptırmamak için adam malını gönderiyor, oradaki Azerilerle iş yapmaya çalışıyor. Bu kez de en büyük darbeyi onlardan yiyoruz. Adamların işine devam etmesi lazım, binlerce işçi çalıştırıyorlar. Hatası varsa çeksin ama ekonomik suçların ekonomik cezası olur. Bu konuda Volkan Bey mecliste konuştu ama Koray Bey’den bir şey duyamadık. Trabzon’un en önemli konularında hangisinde milletvekillerimiz var? Trabzon’un yönetimine talipsen tüm sorunlarını bilmen gerekir.
BASININ ÖNÜNDE GÖSTERMELİK POZ VERDİK
Teşvikte 4.Bölgeye yükseltilmemizde STÖ’ler olarak pek sesiniz çıkmadı?
Teşvik konusunda sivil toplum örgütleri olarak basının önünde göstermelik bir poz verdik. Ama Ankara nezdinde teşviği 6 dolarla kaybettiğimiz zamanki gibi muhalefetiyle iktidarıyla Bakan’ların önüne çıkmadık. Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan’a anlattım. Bana dedi ki yanlış hesap yapıyorsunuz. Fakat bu işin detayını bilenlerle savunsaydık, bir güç olsaydık daha iyi olmaz mıydı. Trabzon’da bin kişinin üzerinde işçi çalıştıran yer 3’ü geçmez. Trabzon hep büyük şehir olarak algılanıyor. Şimdi Teşvikte bir düzenleme yapılacak deniyor ama ben hayallere bakmıyorum. Muhalefet gerçek anlamda ses vermeli projeleriyle öne çıkmalıdır. Karayolları, ulaşım, ihracat, ekonomi. Bu konularda şehrimizde büyük sorunlar var. Muhalefet ne diyor, hiç. Hayali projeler yerine gerçekleri tartışıp, buna göre halka gitmeliyiz.
‘BAKAN ERDOĞAN BAYRAKTAR DIŞINDA DERDİMİZİ DİNLEYEN SİYASİ YOK’
Birliğinizi en son ne zaman bir siyasetçi ziyaret etti, sorunlarınızı ve önerilerinizi dinledi?
Çevre ve Şehircilik Bakanı Sayın Erdoğan Bayraktar bir ay önce buradaydı. Uzun zamandır muhalefet milletvekillerini hiç görmedik. Milletvekili yoksa bile muhalefet partisi yöneticileri bizi ziyaret edip çalışmalarımızı ve görüşlerimizi sorup aklına yatanları gündem yapması gerekmez mi? Halka ne anlatacaklar. Yeni kapı açtık karantina sıkıntımız var. Giden yükün geri dönmesi sıkıntımız var. Ben Bakanların hangi şehirde toplantısı varsa kalkıyorum, oraya gidiyorum. Şimdi ben diğer şehirleri nasıl kıskanmayım. Ben de parayı buldum diye büyük şehre mi gideyim. Adamız, bir şey biliyoruz diye buraya getirdiler. Geldik diye her şeyi unutalım mı? Ben birliğin işleri yüzünden kendi işlerimi bıraktım. En büyük ihracatçıyken sıralamamızı kaybettik. Bir koltuğa oturduğunda gerekeni yapamayacaksan oturmayacaksın.
Kaynak : Sonnokta
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.