Artvin Merkez Şehir İmar Planı mahkemelik oldu 

Artvin'de dernekler Şehir İmar Planını mahkemeye taşıdılar.

Artvin Merkez Şehir İmar Planı mahkemelik oldu 

Yeşil Artvin Derneği, Artvin Barosu ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Artvin İl Temsilciliği "Artvin Merkez Şehir İmar Planı" için açılan iptal davasına ilişkin basın açıklaması düzenledi. 

Artvin Barosu Toplantı Salonunda gerçekleştirilen ve TMMOB Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası Genel Başkanı Orhan Kasap’ın okuduğu basın açıklamasında, TMMOB Artvin İl Koordinasyon Kurulu'nun öncülüğünde, Yeşil Artvin Derneği, Artvin Barosu ve Artvin'de yaşayan pek çok vatandaşın da davacı olduğu ve bu konuda planların nüfus projeksiyonunun, sosyal ve teknik altyapı alanları açısından eksikliklerin olduğuna; çevre düzeni planı ile uyumsuz olduğuna; kıyı kenar çizgisinin planlara işlenmemiş olduğuna ve jeolojik olarak alanların yapılaşmaya açılmasına vurgu yapıldı. 

Kasap, oda olarak açmış oldukları güncel davalardan birinin de Artvin Belediyesi'ne karşı açılmış olan Artvin Belediye Meclisi'nin 05.12.2018 tarihinde yapılan toplantısında ihale yapılarak hazırlanmış olan "Artvin Merkez 1/500 Ölçekli İlave ve Revizyon Nazım İmar Planı " ve "1/1000 Ölçekli Uygulama imar Planının" uygunluğuna ilişkin verdiği kararların iptaline ve öncelikle yürütmesinin durdurulmasına ilişkin karar verilmesi talepli dava olduğunu ifade etti. 

Davacı oldukları bu konuda planların nüfus projeksiyonunun, sosyal ve teknik altyapı alanları açısından eksiklikleri olduğunu ifade eden Kasap, “Mevcut Çevre Düzeni Planı'nda orman alanı olan yerlerin yapılaşmaya açılması; yapılan plan kapsamındaki binaların neredeyse tamamına 1 eklenerek son günlerde sıkça dile getirilen ‘dikey mimariden yatay mimariye’ geçiş için tersine bir uygulamaya gidilerek yapılaşma yoğunluğunun plansız arttırılması gibi imar mevzuatın kamu yararına ve şehircilik ilkelerine aykırı olan gerekçeler dile getirilmiştir” dedi. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın manifestosuna da aykırı bir durum var 
HKMO Artvin İl Temsilcisi Tolga Odabaş ise söz konusu davanın teknik boyutunu ele almaya çalıştıklarını mahalli yerel seçimler öncesinde Cumhurbaşkanı’nın açıklamış olduğu 11 maddelik Manifestonun bir maddesinde söz konusu şehir planlarının nasıl yapılması gerektiğine dair bir özetin bulunduğunu dile getirerek, “Bu madde şehir planlarının nasıl yapılması gerektiğini çok güzel özetliyor. Aslında şu anki durumunuzu, şu an neye itiraz ettiğimizi, o maddede söz konusu bir plan yapılmadan önce muhakkak yerelden söz sahibi olmak isteyen herkesten bir görüşün alınması gerektiği geçiyor. Çünkü bu kentte birlikte yaşayacağız, en başta böyle bir yola gidilmediği görüldü. Söz konusu planı internet sitelerinde yayınladılar, baktık ki bu karar Belediye Meclis’inden onaylanarak geçmiş” diyerek bu plan ile ilgili kentte yaşayanlara ya da herhangi bir bilirkişiye başvurulmadığını ifade etti. 
Odabaş açıklamasının devamında, açıklama raporlarının sadece Belediye’nin internet sitesinde yer aldığını belirterek “Biz açıklama raporlarına bakarak bir şeyleri öğrenmenin derdine düştük. Fakat gördük ki açıklama raporları üstünkörü hazırlanmış ve titiz bir çalışma olmamış. 1. sayfasındaki yazılanlar 21 sayfa ile uyuşmuyor yani rakamsal olarak birbirini tutmuyor, bir plan bu kadar üstünkörü olmamalı” dedi ve plan paftalarını incelemek için temsili olarak yazılı dilekçelerde bulunulduğunu fakat verilen cevapta plan kesinleştikten sonra kitapçık halinde sunulacağının belirtildiğini söyledi. 

Usul Yönünden de eksik 
Trabzon Şehir Plancıları Odası’nın yayınlamış olduğu hatta emsal teşkil eden bir mahkeme kararının da var olduğunu ifade eden Odabaş, “Bu yönde söz konusu imar planlarının askı sürecinde aynı zamanda da internet sitelerinde yayınlamaları lazım, askıya astıkları tek şey 1/5000 ölçekli grafiksel olarak sadece nazım imar planı. Aynı şeyi internet sitesine koydular internet sitesinden bunu çıktısını aldığımızda R jant kısmı okunmuyor bile. Yani neyin nereyi gösterdiği belli değil ki. Nazım imar planı üzerinden de çok fazla da bir yorum yapma şansımız yok” diye konuştu. 
Usul yönünden ele alındığında gözlemlenen diğer durumun kamu kurum görüşlerinin alınmamış olması olduğunu Artvin Çoruh Üniversitesi’nden herhangi birinin görüşü alınmamış, Devlet Su İşleri'nden alınan görüşün de eksik kaldığını vurgulayan Odabaş, “Kıyı kenar çizgisi noktasına gelecek olursak bir plana şekil veren önemli etkenlerden biridir. Artvin’i 7 etaba ayırmışlar, nasıl ayırdıklarını normalde plan hükümlerinde belirtmeleri lazım. Hangi kriterleri dikkate alarak bu 7 etabı ayrıldığı belirtilmemiş” ifadelerini kullandı. 

HABERE YORUM KAT
Haberlerde yapılan yorumlarda Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan yorumlar onaylanmamaktadır.
Önceki ve Sonraki Haberler