Cumhuriyet Halk Partisi Trabzon Milletvekili Akif Hamzaçebi, yeni sosyal güvenlik yasasının özellikle de emekliler ve hanımlar için inanılmaz haksızlıklar içerdiğini söyledi…

Hamzaçebi, “Yeni uygulamalarda, emeklilerimiz büyümeden pay alamayacak. Sadece TEFE ve enflasyona göre iyileştirme yapılması öngörülüyor. Oysa asıl denge, büyümeden pay vermekten geçer. Yoksa maaştaki iyileşme hiçbir şeye yaramaz” dedi. Trabzonlu vekil; “Büyümeden iyileştirme düşünülmüyor. Tasarı bir madde olarak hazırlanmadı. Bazı bölümlerinde kadın ikinci sırada. Birçoğunda ise hiç yok” diye konuştu.

Özellikle kadınların iş, emeklilik ve sosyal güvenlik haklarına inanılmaz engeller getirildiğine vurgu yapan Akif Hamzaçebli, “Türkiye işsizlik oranı çok yüksek bir ülke. Bu olayı bir analiz ettiğimizde, kadın ve erkek açısından baktığımızda, çok çarpıcı rakamlar çıkıyor. Bizim toplamda yüzde 40-50 düzeyinde bir işe katılma oranımız var. Avrupa'da bu rakam ortalama yüzde 70'tir. İş gücüne katılma oranını kadın-erkek olarak ele aldığımızda çalışan bayanlarımız yüzde 24 düzeyinde. Erkekler yüzde 72. İstihdam rakamlarının yüzde 23'ünün tarımda yer aldığını görüyoruz. Burada da erkekler yüzde 64 seviyesinde. Türkiye'deki işsizlik esasında bir kadın işsizliğidir. Sistem böyle iken, kadından emekli olmak için 9 bin prim ödemesini isterseniz bu büyük bir haksızlık ortaya çıkarıyor” dedi.

“Hem kadın, hem erkek için aynı gün sayısını istemek adil olabilir mi?” diye konuşan, “Üstelik de kadının çalışma ortamı ve imkanı bulamadığı bir durumda? Avrupa Birliği'nde yüzde 61 olan yoğun çalışma oranını yüzde 70'e çıkarmaya çalışıyorlar. Biz de ortadan kaldırmaya uğraşıyoruz. Kadının ekonomik aktivitedeki yeri başlığı altında komşumuz İran'da bayanların çalışma oranı yüzde 36'dır. Cezayir'de yüzde 35'tir. Avrupa'da zaten iki katıdır. Türkiye'de yüzde 24'ü aşamıyoruz. Dul veya yetime maaş bağlanmış. Kız çocuğu evlenecek. 5510 Sayılı Yasa gereği, kız çocuğunun evlenmesi ile 24 ay tutarında bir evlenme katkısı öngörülüyor. Sigortalı ölmüş, ona kalmış maaşı yüzde 50'e indiriyor. Sosyal devlet, kendisine muhtaç olanın gelirini düşürür mü?” diye sordu.

CHP'li milletvekili sözlerini şöyle sürdürdü: “Örneğin kız çocuğu okuyor, 25 yaşını doldurmuş ama malum, genç kızlarımız iş bulamıyor. Ölen babasından kendisine bağlanmış maaşını 25 yaşını doldurdu diye kesmek adalete uygun olur mu? Çalışsaydın, deyip sağlık sigortasını da maaşını da kesip onu ortada bırakmak adil midir? Bizim kızlarımızı ve kadınlarımızı daha koruyucu bir yaklaşıma ihtiyacımız var. Sayın Başbakan ve Hükümet bu konuda doğruyu söylemiyorlar. Kadınlarımıza 3 çocuk yapın derken esasında bilinçaltında kadının çalışmayacağı şeklinde bir gerçek var. Onları biraz daha koruyan, sosyal devletin güçlü kollarını onlara uzatacak anlayışı bekliyoruz ama tam tersini yapıyorlar.

Yani bir yandan 3 çocuk yapın diyor ama emzirme yardımı bile 6 ay süresince ödenirken bir defalığına ödeyeceklerini söylüyorlar. O çocuk bakılmayacak mı? Devlet, doğacak çocuktan ya da onun annesinden hiç sorumlu olmayacak mı?”

Hamzaçebi, açıklamasının sonunda, Bağ-Kur'lu esnafın durumuna da değinirken “Yeni Yasa ile prim borcu olan esnaf, sağlık yardımından yararlanamayacak. Ödenmeyen primlerin tahsili için halihazırda her türlü imkan vardı. Ama yarın, primini kendi cebinden ödeyen bir esnaf, bir gün ödeyemeyince hastaneye gidemeyecek. Bunların hiçbiri bizim yaşamımıza, toplumumuza uymuyor. IMF ile oturup nereleri kısalım, nereleri değiştirelim anlayışı ile hazırlanmış bir yasadır. Sokağa çıkınca Emek Platformu'nun eylemi ile karşılaşırsınız. IMF haklarımızı kısmayı çok istiyor. Çünkü Mayıs ayında Türkiye'deki görevi bitiyor. Bitmeden bir kredi konusu var. Onu Türkiye'ye kullandırtmamak için uğraş veriyorlar. IMF'nin oyununun özeti budur. Mevcut sistemde 15 yıl prim ödemiş bir özürlü 3 bin 600 gün prim ödemişse maaşı bağlanıyor. Yeni tasarıya göre, yüzde 50 özürlülük ile 59 arasında olanların en az 16 yıl prim ödemesi lazım, 3 bin 600 gün sayısı da 5 bin 400 güne çıkarılır diyor.

Fuzuli yere, diğer kesimleri mağdur ettiği gibi özürlülerimizi bile 900 günlük bir artı ile cezalandırıyor. Şu anda bir SSK'lının işi nedeniyle bir tedavi durumu ya da protezi gerekiyorsa bu yapılıyor. Karşılanıyor. Tasarı hayır diyor, bu böyle olmayacak. Artık 18 yaş ile 45 yaş arasında ben bunu karşılamayacağım. Diş protezi ihtiyacı olanı bile kabul etmeyeceğim… Bizim toplumumuzda iş bulmak çor zor. Düşük ücretlere rağmen iş bulabilen çok şanslıdır. Hem iş bulan onu kesinlikle kaybetmeyecek. İşsizler kervanına katıldığında işsizlik sigortası artık onu korumuyor. Bu sistem, insanların çalışması üzerine kurulmuştur. İşinizi kaybettiğiniz anda, tasarının en acımasız yüzü ile yüzleşeceksiniz” dedi.