"Cennetteki çöp" Trabzon'da
Almanya'nın başkenti Berlin'de Dogland sanat projesinin tanıtım toplantısında Akın, Türkiye'nin güzel ve gizemli bir ülke olduğunu söyledi. Dogland'a destek veren Akın, halk için sanat üretilen her yere destek vereceğini belirtti. Akın, "Bu tiyatronun san
Almanya'nın başkenti Berlin'de Dogland sanat projesinin tanıtım toplantısında Akın, Türkiye'nin güzel ve gizemli bir ülke olduğunu söyledi. Dogland'a destek veren Akın, halk için sanat üretilen her yere destek vereceğini belirtti.
Akın, "Bu tiyatronun sanat yönetmeni, yakın bir arkadaşım. Bana sponsor olup olamayacağımı sordu. Böylece ben de bu projeye destek verdim. Böylece sanatı halka işletiyorsun. Tabii ki destek veririm. İki hafta sonra yeni çekimlerim başlıyor. Hamburg'da geçiyorum.
Ondan önce New York'da Uğur Yücel'le birlikte çekimlerim vardı. 'New York I Love You' diye bir film yaptık. Herhalde Berlin Film Festivali'nde gösterilecek. Onun haricinde hep projeler var" dedi.
Yönetmen Akın, "Sürekli yazıyorum, her gün. Bu benim işim, hiç boş durmuyorum. Belki ilerde bu tiyatroda bir oyun sahneye koyarım. Onun haricinde şu anda Hamburg'dayım. Bir belgeselim var. İsmi 'Cennet'teki Çöp'. Bunun çekimleri Trabzon'da devam ediyor. Türkiye ile sürekli bağlantılıyım. Sonuçta yani orası benim ülkem" diye konuştu.
"TÜRKİYE BENİM İÇİN SANAT AÇISINDAN BİR HAZİNE"
Türkiye'de oldukça sık kalan ve Hamburg ile Türkiye arasında mekik dokuyan sanatçı Fatih Akın, ruhunun böylece beslendiğini ifade etti. Türkiye ile daha sık bağlantı Fatih Akın'ın sanatını nasıl etkiledi sorusuna ise Akın, Türkiye'yi bu açıdan bir hazine olarak gördüğünü söyledi.
Akın, "Türkiye güzel ve gizemli bir yer. Bazı olaylar var. Kavgalar ve tartışmalar var. Tabii ki bir sanatçı olarak orası beni çok etkiliyor. Çok kuvvetli bir yer. Çok sevdiğim bir yer. Burada yaşıyorum. Burası benim hayatım.
Pazara gidiyorum. Dükkana gidiyorum. Vergimi ödüyorum. Burası böyle bir yer" açıklamasında bulundu.
Üretilen diziler ve filmlerle ilgili yorum da yapan Akın, dizileri olumlu bir gelişme olarak gördüğünü aktardı. Akın, "Ben dizilere kötü gözle bakmıyorum. Sinema nadir bir olay. Sinema her gün olmayan bir şey. Zaten öyle olmasa sinema olmaz. Yıldızı söner. İnsanlar bu işi seçmişler, yönetmenlik ya da senaristlik ya da ışıkçılık. Halk seviyor. Bir sürü dizi var. Ben dizileri destruktif göremiyorum" şeklinde konuştu.
Berlin'de Hollywood filmlerinin çekimine yönelik ilgiyi ise Akın, ticari bir iş olarak değerlendirdi. Akın, "İyi bir şey. Sonuçta buraya iş getiriyorlar. Bilgi getiriyorlar. Bir alış veriş de olabilir. Sonuçta para için geliyor buraya, bunu hiç unutmayalım. Film piyasası borsa gibi bir şey. Amerika'daki kira fiyatları yükseliyor. Amerika'da çekemiyorsun. O yüzden profesyonel ekipler nerede var. Nerede daha ucuz buraya geliyorlar. Bunun dışında bir fikir alış verişi oluyor. Globalizm. Bunun iyi tarafı da var kötü tarafı da var" dedi.
Ballhaus sanat yönetmeni Şermin Langhoff ise, Ballhaus'da Dogland'a ev sahipliği yapacaklarını kaydetti. Langhoff, "Küçük bir tadilattan sonra iki mekan daha açılıyor ve genişliyoruz. 7 Kasım'da Ballhaus'u yeniden açıyoruz. Göç sonrası hikayeleri anlatmak isteğiyle ve tiyatro yapımlarına ağırlık vererek kültür evinin ve bu 1968 salonunun yaşatmaya çalışacağız. Açılış projemiz kapsamında 6 proje var. 7 Kasım'dan Ocak sonuna kadar ilk projemiz kahvehane diye, kahvehanelerde geçen bir proje. Anadolu'daki
kahvehaneler sergilenecek" diye konuştu.
Langhoff, "Buraya 30-40 yıldır iş göçü varsa o kadar yıldır da Türkiyelilerin tiyatrosu var. Yeni bir şey çıkarmadık ortaya. Fakat 2., 3. kuşakta bir adım ileriye gidilmesi gerektiğine inanıyorum. Şimdiye kadar Türkiyelilerin yaptığı tiyatro daha folkroristik, daha küçük çapta, kendi arasında kalmış bir durumda. Onlar olmasaydı biz olmazdık. Ama artık benim gibi, Fatih ve Neco gibi ikinci üçüncü kuşaklar var. Bunların daha fazla imkana ve daha fazla paraya ihtiyacı var. İstanbul'la alış veriş olsun.
Fransa ile alış veriş olsun. Bir adım ileriye gitmeye çalışacağız" dedi.
Break danslarında dört defa dünya şampiyonu olan Kadir Memiş ise, sahneleyeceği dansın otobiyografik bir çalışma olacağını duyurdu. Memiş, "Dogland festivali süresince Zeybek performansı Sonuna doğru bu dans kapanışta yer alacak. Zeybek'in anlamı Zeybrek zeybek ve break kelimesinin harmanlaşmasından ortaya çıktı" şeklinde konuştu.
Dogland'a eserleriyle katkıda bulunacak olanlar ise Ferudun Zaimoglu, Hakan Savaş Mican, Hülya Duyar, Neco Çelik, Nurkan Erpulat, Aziza A., Tuncay Ayaydınlı, İdil Üner ve Mürtüz Yolcu gibi sanatçılar olacak.