Derelerin Kardeşliği konuştu
Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Sözcüsü Remzi Kazmaz, Türkiye'nin ve dünyanın en yeşil yerlerinden olan Karadeniz Bölgesine sahip çıkılmasını isteyerek, ''Binlerce yıldır çevrelerine ve bize hayat vererek akan bu dereleri yok etmeyin'' dedi. Kazmaz,
Derelerin Kardeşliği Platformu Dönem Sözcüsü Remzi Kazmaz, Türkiye'nin ve dünyanın en yeşil yerlerinden olan Karadeniz Bölgesine sahip çıkılmasını isteyerek, ''Binlerce yıldır çevrelerine ve bize hayat vererek akan bu dereleri yok etmeyin'' dedi.
Kazmaz, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, hafta sonu Rize'de çevre konusunda yaptığı açıklamalara katılmadıklarını ifade etti.
Başbakanın, derelerine sahip çıkmak için özveriyle ve hiçbir çıkar gütmeden mücadele edenleri 40-50 kişilik işsiz güçsüz insanların topluluları olarak ilan ettiğini öne süren Kazmaz, şunları kaydetti:
''Bu açıklamalara bakınca aslında dereleri yağma etmek için yola çıkan ve onlara destek verenlerin korkuya düştüklerini görmekteyiz. '40-50 kişidir' diye küçümsedikleri topluluklardan bile bu kadar korkulması aslında ne kadar büyük bir suç işlediklerinin ve yanlış yolda olduklarının bilinci içinde olduklarını göstermektedir.''
Enerjiye karşı olmadıklarını belirten Kazmaz, şöyle devam etti:
''Bizim söylediğimiz çok açık ve sabit bir gerçekliktir. Ülkemizin ve dünyanın en yeşil yerlerinden olan bölgemize sahip çıkalım. Binlerce yıldır, çevrelerine ve bize hayat vererek akan bu dereleri yok etmeyin. Sayın Başbakan diyor ki, 'biz buralara bu tesisleri yapmaksak Türkiye karanlıkta kalır.' Yapılan hesaplamalarla ulusal elektrik sistemine yüzde 4 veya 18 katkı yapacağı belirlenen bu yatırımlarla mı Türkiye elektriksiz kalmaktan kurtulacak? Yine yapılan hesaplamalarla Türkiye'de kaçak kullanılan elektriğin ancak 56'da 1'ini karşılayabilecek bu yatırımlar için mi bölgenin ağaçlarını yok etmeye çalışıyorsunuz? Dünyanın 200 ekolojik bölgesinden biri olan Fırtına Vadisi'ni bu küçük yüzdeler için niye yok etmeye çalışıyorsunuz?''
Kazmaz, bu bölgede ÇED raporu alınması gerekliliğinin ortadan kaldırıldığını, bunun bile aslında bölgenin nasıl bir çevre felaketiyle karşılaşacağını ortaya koyduğunu iddia ederek, şunları kaydetti:
''Ne yazık ki artık 'para' ve 'rant' her şeyin önüne geçmiştir. Bilinmelidir ki bu olay bir 'su' olayıdır. 'Su' artık paraya dönüştürülebilir bir mal haline gelmiştir. Artık yeni rant kapısı odur. Bu bölgede yapılanlar su savaşlarının ilk hamlesidir. Elektrik adı altında ilk işgaller yapılmaktadır. Asıl amaç Karadeniz'in, Karadenizli'nin suyuna sahip çıkmaktır. Biz sayın Başbakandan, belki de çocukluğunda yüzmüş olduğu derelerine sahip çıkmasını ve Karadeniz'in derelerine bakarken yalnızca parayı görenlerin değil derelere bakarken kendi hayatlarını, geçmişlerini ve geleceklerini gören ve bu sorumlulukla mücadele eden Derelerin Kardeşliği Platformunda yer almasını ve bizlerle birlikte derelere sahip çıkma mücadelesi vermesini isteriz.''