Feyzioğlu: "Her türlü terör örgütünü Allah'ın izniyle kahredeceğiz"
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu Rize'de konuştu. Hükümeti eleştirmelerinin yanlış anlaşılmaması gerektiğini devlet ile hükümetin ayrı olduğunu söyledi.
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, PKK'nın en büyük gelirinin uyuşturucu olduğunu belirterek, "Dünyanın en büyük uyuşturucu ticaretini yapan kartellerinden birisidir. Avrupalıların, Amerikalıların baş tacı ettiği, demokrasi şampiyonu ilan ettiği alçak teröristler aynı zamanda zehir tüccarlarıdır." dedi.
Feyzioğlu, çeşitli ziyaretler için geldiği Rize'de bir otelde düzenlediği basın toplantısında, TBB'nin her söyleminde birliği ve bütünlüğü öne çıkardığını söyledi.
Karadeniz Bölgesi'nin birlik ve bütünlüğe azami gayret gösterdiğini vurgulayan Feyzioğlu, sabah erken saatlerde kaçamak yaptığını, korumalardan gizli vatandaşlarla bir araya geldiğini, iki saatlik tecrübeyle Rize'nin değerini herkese anlatabileceğini ifade etti.
Feyzioğlu, Türkiye'nin çözülemeyecek sorunu bulunmadığına dikkati çekerek, "Konuşarak, anlaşarak, birbirine sövmeden, birbirini anlama kararlılığıyla yürürsek her sorunu çözebiliriz. Biz tribüne çıkıp herkese bağıranlardan değiliz. Biz değerlendirir, konuşur, düşünüp tutsunlar diye öğütler veriririz. Bunları vermeden önce halktan öğüt alırız." diye konuştu.
Rize'de bütün siyasi partileri ziyaret edeceklerini belirten Feyzioğlu, siyasi partileri Türkiye'de demokrasinin vazgeçilmezi şeklinde nitelendirerek, meslek örgütlerinin particilik yapmadan partilerle iletişim kurmasının ülkenin menfaatine olduğunu aktardı.
Feyzioğlu, bir gazetecinin, MHP tarafından gündeme getirilen afla ilgili düşünlerini sorması üzerine şunları söyledi:
"Sayın Cumhurbaşkanımız enine boyuna düşünülerek konuşulması gerektiğini söyledi. Bu düşünce doğrudur. İki ucu keskin bıçaktır. Bir şey çıkarırsınız, kimin yararlanacağı bilinmez. Daha önce kamuoyunda Rahşan affı ve 1974 affından çıkanlar iki yıl içerisinde çok can yakarak içeri girdi. Önümüze getirilen düzenlemede uyuşturucu satıcılarının da bir şekilde yararlandığı görülüyordu. PKK'nın en büyük geliri uyuşturucudur. Dünyanın en büyük uyuşturucu ticaretini yapan kartellerinden birisidir. Avrupalıların, Amerikalıların baş tacı ettiği, demokrasi şampiyonu ilan ettiği alçak teröristler aynı zamanda zehir tüccarlarıdır. Bir elleri yağda, bir elleri balda yaşarlar."
- "Hain örgütün yöneticileri lüks içinde yaşarlar"
PKK'nın insanları ideoloji diye ikna edip dağlara ölüme götürdüğünü, kendilerinin ise uyuşturucu paralarıyla lüks içinde yaşadığı belirten Feyzioğlu, "Öyle Kandil'de, dağda yaşadığı görüntülere bakmayın. Onlar, birtakım türedi sözde gazetecilerin çıkıp 'Vay efendim. Zorluk içerisinde yaşıyormuş.' diye romantik röportajlarıdır. Onların hiçbiri mağaralarda yaşamaz. Hain örgütün yöneticileri lüks içinde yaşarlar. Bunu da uyuşturucu parası ile yaparlar." dedi.
Feyzioğlu, hukukçuların gelişmeleri her yönüyle düşünmesi gerektiğine dikkati çekerek, "Bir taş attığında nereye isabet edeceğini bilmek zorundayız. Türkiye'yi yönetenlere, talip olanlara doğru bildiğimizi söylemeye çalışıyoruz. Söylediklerimizin yüzde 100 doğru olduğunu iddia etmiyoruz. Doğru olduğuna inandığımız için söylüyoruz." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin çok ağır bir travmadan geçtiğine ve artık atlatmak üzere olduğuna işaret eden Feyzioğlu, şöyle konuştu:
"Milli birlik ile atlatıyoruz. Yüzde 10-20-30-50 ile değil yüzde yüz ile atlatıyoruz. Başaracağız. Türkiye'yi iç savaşa sürüklemek isteyen hain FETÖ'cüleri ve bu hainlerle el ele vermiş hain PKK'lıları ve onların tetikçisi hain DHKP-C'lileri, her türlü terör örgütünü Allah'ın izni ile kahredeceğiz ama yüzde 100 birlikte yapacağız. Bunu yapabilmemiz için 81 milyonu adalet paydasında hamaset ile değil adaletle kucaklamamız lazım. Bunun için yargıyı güvenilir kılmamız gerekiyor."
- "İyi hukukçu yetiştirmemiz lazım"
Feyzioğlu, olağanüstü dönemin geçtiğini, yargının güvenilir hale gelmesi, her türlü sistemin konuşulması gerektiğini kaydederek, şöyle devam etti:
"Bugünkü sistem ile zordur çünkü elin devlet adamı çıkar benim Cumhurbaşkanıma, benim İçişleri, Adalet Bakanıma haddini bilmeden posta koymaya kalkar. Birileri burada sevinebilir. Biz buna sevinenlerden olmayız. 'Bizim Cumhurbaşkanımıza, bakanımıza yurt dışından bir saldırı varsa o devletimize saldırıdır.' deriz. Arkasında kenetleniriz fakat buna malzeme veren sistemi değiştirmeliyiz. Bunu birebir Sayın Cumhurbaşkanımıza anlatmaya eğer hazırlarsa hazır olduğumu söylüyorum."
Türkiye'de 17-25 Aralık ve 15 Temmuz sürecinde, kritik bir süreç olduğu dönemlerde her zaman dik durduklarını vurgulayan Feyzioğlu, şunları söyledi:
"İyi hukukçu yetiştirmemiz lazım. İyi hukukçularımız olmazsa başarılı olamayız. Sayın Adalet Bakanı, Yargıtay ve YÖK Başkanı ile çok yakın bir çalışma içerisindeyiz. İnşallah, hukuk eğitim öğretiminin kalitesini artıracak, mezunların ölçülük derecesini sağlayacak bir sınav sisteminin de içerisinde bulunduğu yargı reformlarının içinde milletimize armağan edilecektir. Sayın Bakanımız ile yakın ilişki içerisindeyiz."
Feyzioğlu ayrıca, "Son sözüm devlet ayrıdır, hükümet ayrıdır. Hükümeti eleştirdiğimizde devlete laf söylediğimiz anlaşılmasın. Devleti koruduğumuzda bir siyasi partiyi koruduğumuz muamelesi yapılmasın. Biz siyasi partilerin üstünde Türkiye Cumhuriyeti ve hukukun tarafı olmaya, ne kadar ateş altında olsak da devam edeceğiz." dedi.
Rize Barosu avukatlarından Fatih Temizkan'ın, "FETÖ mücadelesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" şeklindeki sorusu üzerine Feyzioğlu, yargılamanın çok hassas yapılması gerektiğini ve mağdurlar oluşturmadan, FETÖ ve PKK'lıların mağdurlar üzerinden propaganda yapmasının önüne geçilmesi gerektiğini kaydetti.