AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 31 Mayıs 2011'de Hopa mitingi öncesi ve sonrasında yaşanan olaylara ilişkin davaya devam edildi.

Hopa Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davanın bugün yapılan sekizinci duruşmasına, tutuksuz yargılanan 8 sanık ile sanık avukatları Oya Meriç Eyüboğlu, Çetin Tekdoğan, Esma Topaloğlu katıldı. Bazı sanık yakınları da duruşmayı izledi.

Mahkemece savunması alınan sanıklardan savunmalarına bir şey ekleyip eklemeyeceklerinin sorulması üzerine Kamil Ustabaş, Türkiye genelinde "Ergenekon", "Deniz Feneri" gibi bilinen birçok davanın düştüğünü belirterek, kendilerinin de beraat etmeyi ve haklarındaki davanın düşmesini talep ettiklerini belirtti.

Olayların yaşandığı dönemde AK Parti İlçe Başkanı olan Haydar Kalender müşteki olarak verdiği ifadesinde şikayetçi olmadığını ve davaya katılma talebi bulunmadığını belirterek, "Seçim zamanında kullanmak üzere araç kiraladık. O gün çıkan olaylar sonrasında araçlar zarar görmüş. Olaylardan sonradan haberdar oldum. Kimseden şikayetçi değilim. Davaya katılma talebim yoktur" dedi.

Kalender, kamuya ait araçların siyasi parti adına kullanılıp kullanılmadığı yönündeki soruya ise kesinlikle böyle bir olayın söz konusu olmadığını belirtti.

Sanık avukatı Oya Meriç Eyüboğlu, delilerin toplandığını, eksikliklerin kısa süre içerisinde giderilebileceğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Davamız 'Gezi' diye anılan davalarla benzerlik göstermektedir. Bu davalarda 2911 sayılı yasaya muhalefet, kamu malına zarar vermek, görevi yaptırmamak için direnme suçlarından açılmış ve insanlar bir süre tutuklu kalmış ise de yaklaşık 70 davada beraat kararı çıkmıştır. Ülkenin demokrasi algısı açısından bu davanın da neticelenmesini istiyoruz. İnsanlar sekiz ay kadar boş yere bu dosyada tutuklu kaldılar. Yine Metin Lokumcu'nun ölümü ile ilgili ülke genelinde yapılan protestolara ilişkin Ankara ve İstanbul'da açılan davalarda beraat kararı çıkmıştır. Tüm bunların merkezi olan davanın da bir an önce neticelenmesini istiyoruz."

Cumhuriyet Savcısı Evren Özmen ise gelen belgelere diyeceği olmadığını kaydederek, müşteki Özcan Bulut ile sanık Anıl Karahan'ın ifadesinin alınması amacıyla talimat yazılmasını, sanık Erküt Kibar'ın TCK 32. madde gereğince algılama yeteneğinin tam olup olmadığı yönünden rapor alınması için Adli Tıp Kurumuna sevk edilmesini istedi.

Mahkeme, savunmaların ardından Özcan Bulut ile sanık Anıl Karahan'ın ifadeleri için talimat yazılmasına, mağdur Sayımgül Kibar'ın dinlenilmesinden vazgeçilmesine, sanık Erküt Kibar'ın suç tarihi itibariyle TCK'nın 32/1. maddesi kapsamında rapor tanzimi için Adli Tıp Kurumuna sevk edilmesine karar vererek, duruşmayı erteledi.