İYİ Parti Trabzon Milletvekili Dr. Hüseyin Örs, beraberinde İYİ Parti Çevre ve Doğa Politikaları Başkanı Arzu Önşen, Toplumsal Politikalar Başkanı Ünzile Yüksel ve Mersin Milletvekili Zeki Hakan Sıdalı'dan oluşan heyet ile birlikte Rize İkizdere’de yöre sakinlerinin Cevizlik Taş Ocağı projesine karşı verdiği mücadeleye destek vermek ve inceleme yapmak üzere bölgeyi ziyaret ettiler. 

İYİ Parti heyetinin yapılan incelemelerden sonra İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e İkizdere’nin son durumu hakkında bilgi vereceği ve Ramazan Bayramı sonrası Akşener'in de İkizdere'yi ziyaret edeceği belirtildi. 

Trabzon Milltvekili Dr. Hüseyin Örs burada yaptığı konuşmada "İYİ Parti heyeti olarak, bugün İkizdere'de vatandaşlarımızla beraberiz. Onların haklı mücadelelerine destek olduk, sorun ve taleplerini yerinde dinledik.  Yapılmak istenen taş ocağı ile tabiatın tahrip edilmesine karşı bölgede yaşayan vatandaşlarımızın tepkilerini bizzat yerinde gördük. 

İkizdere'de bu mübarek ramazan gününde yaşananlar hepimizi üzüyor. Karadeniz Bölgesi yaylaları, dereleri, ormanları, denizi ve eşsiz doğasıyla insanı büyüleyen bir bölge. Ama Maalesef bizim bölgemiz, son yıllarda ekolojik yıkım merkezi haline getirilmiş. Yaylaları imara açılmış, çarpık yapılaşma olmuş, yollar için binlerce ağaç kesilmiş, HES'ler nedeniyle derelerimiz kurumuş, kırmızı benekli alabalıklarımızın soyu tükenmiş; bu da yetmezmiş gibi siyanürlü maden aramaları ile bölgenin geçim kaynağı olan fındık ve çay tarımına büyük bir darbe indirilmiş; taş ocakları ve HES'ler nedeniyle dereler çamur akar hale gelmiş, su tutulmasının yapıldığı yerlerde heyelanlar meydana gelmiş, dere yataklarının denizle buluştuğu yerlerde denizimizin rengi değişmiş. Yani doğa tahrip olmuş. 

Bugün İkizdere'yiz ama; bölgemizde, Artvin Cerattepe, Arhavi Kamilet Vadisi, Giresun Çanakçı Deresi, Ordu Fatsa'da altın madeni arama çalışmaları, Ordu Korgan'da HES, Trabzon Araklı ilçesi Karadere'deki HES, herkesin bildiği tüm ülkeye mal olmuş Gümüşhane Dipsiz Göl, Trabzon Sürmene'de Çamburnu'nda yapılan vahşi çöp depolama tesisi, Araklı Taşönü'nde yine çöp tesisi, Amasra'da termik santral, Çaykara Uzungöl ve Akçaabat'ın deniz dolgu yolu gibi birçok çevre sorunu yaşandı, yaşanıyor. Biz bunları  TBMM'de dile getirdik. Bunların bir çoğu bizim cennetten bir köşe dediğimiz Karadeniz Bölgemizden. 

Bu bölge kurulduğu günden beri AK Parti'ye destek vermiş olan bir bölge. İkizdere, Rize'nin on iki ilçesinden bir tanesi ve yüz ölçümü bakımından en büyük ilçesi konumunda. Ama coğrafi büyüklüğüne göre kıyaslarsak nüfus yoğunluğu gün geçtikçe azalan, özellikle AK Parti döneminde yatırım alamayan, gelişemeyen bir ilçe İkizdere. İlçenin sosyo-ekonomil durumunu da incelemek lazım. İkizdere ilçemize baktığımız zaman Güneyce nahiyesi vardı, kapandı. Nahiyenin okulları kapanmış. İkizdere’nin adliyesi kapanmış. Bir ilçe düşünün adliyesi yok. İlçede kamunun olan, üretim yapan, istihdam sağlayan tek bir kurum yok. 

İkizdere vadisi aynı zamanda dünyada korunması gereken 200 bölgeden biri olarak ilan edilmiş. Bölgeye baktığımız zaman, bölgede organik tarım yapılıyor, çay üretimi yapılıyor. Arıcılık yapılıyor. Türkiye'de ve dünyada meşhur delibal adını verdiğimiz balın ücretimi burada yapılıyor. 

Niçin bu bölgede taş ocağı yapılıyor? Neden ısrarla taş ocağı buraya kurulmak isteniyor? Bu alan taş ocağı olmaya müsait bir alan mı? Baktığımız zaman, taş ocağı olarak planlanan yerin çok yakınında, yaklaşık 200 metre yakınında bir yerleşim yeri var. Gürdere köyü var. 

İkizdereli vatandaşlarımızın çok güzel bir sözü var. Diyorlar ki, "Cennete gitmek için ölmeyi beklemeyin, İkizdere’ye gelin; yaşarken de cenneti görün." 

Bir de buradaki vatandaşlarımızın feryadı aslında lojistik limana karşı değil. İkizdereli vatandaşlarımız lojistik merkeze değil, yanlış yer seçilen taş ocağına karşı olduklarını ifade ediyorlar. Burada yaşananlar, buradaki görüntüler insanın yüreğini dağlıyor. Kadını erkeği, yaşlısı genci günlerdir bölgede nöbet tutuluyor. Ağaçlara Türk Bayrağı asılıyor. İnsalar ağaçlara çıkıyor. Köylülerimiz,  "Önceden insanlar yabani hayvanlardan korunmak için ağaçlara çıkarlardı. Şimdi bizde ağaçlarımızı korumak için ağaçlara çıkıyoruz." diyorlar.  Burada yaşayan vatandaşlarımız İkizdere'yi taş ve toz ocağı değil, çay fabrikasını kurulmasını istiyor. Çünkü bölgede işsizlik oldukça fazla. Bölgenin ihtiyacı bu. Bazı kesimler taş ocağı ile köylüye istihdam sağlanacak diye köylüyü kandırmaya çalışıyor. AK Parti iktidarının ilçeye vermiş olduğu bir çay fabrikası sözü var. Burada yaşayan vatandaşlarımız burası bir turizm cenneti, aman bu cenneti yok etmeyin, burayı cehenneme çevirmeyin diyorlar. 

Bu bölgede yaşayan insanların hatıraları var. Bölgenin bir hafızası var. İkizdere’de verilen mücadele ve tepkiye destek vermek için Türkiye'nin dört bir yanından gelenler var. Belki yıllar önce İkizdere'den çıkmışlar, belki başka şehirlerde daha rahat koşullarda yaşıyorlar ama derelerine, ormanlarına sahip çıkmak için buraya geliyorlar. Burada bir hususa dikkat çekmek lazım. Burada yaşananların insanı acıtan bir yönü de şudur. Burada çocuklarına bir gelecek bırakmak isteyen, buranın gerçek sahipleri, köylüleri bir takım terör grupları ile ilişkilendirilme gayretleri var. Bu çok acıdır. İktidar sahiplerine sesleniyorum.  Buradaki vatandaşlarımızın sesine kulak verin. İkizdere’de Cumhur İttifakının 24 Haziran'da ki oy oranı yüzde 88. Doğayı ve geleceğini korumak isteyen bölgedeki vatandaşlarımızım isimlerini terör grupları ile yan yana getirmek iktidarın kendisine destek veren kitlelerden ne kadar uzaklaştığının bir göstergesidir. Bu düşüncelerinden vazgeçsinler. Buradaki vatandaşlarımızı dinlesinler. Rantçıların değil onların sesine kulak versinler. Devletten ihale almada Dünya sıralamsında ilk beşe girenlerin yanında değil, çocuklarıma güzel bir tabiat bırakmak isteyen İkizdereli vatandaşlarımızın yanında olsunlar. İkizdere’deki vatandaşlarımızın bu haklı davalarında sonuna kadar yanındayız." dedi.