Trabzon'un, ismi Vakfıkebir ilçesiyle özdeşleşmiş Vakfıkebir ekmeğine Resmi Gazetede yayımlanan tebliğ doğrultusunda bazı standartlar getirilirken, ekmeğin üretildiği kara fırınların kaldırılmasının da önüne geçilmiş oldu.
Türkiye Fırıncılar Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve Trabzon Fırıncılar Odası Başkanı Yahya Baş, uzun süren mücadeleler sonucunda Trabzon/Vakfıkebir ekmeğine belli standartlar getirilmesini sağladıklarını söyledi. Baş, Vakfıkebir ekmeğinin üretildiği ve yörede 'kara fırın' olarak bilinen ve kaldırılması için baskı yapılan taş fırınların da bu kararın ardından bir nevi sigortalandığını dile getirdi.
Resmi Gazetenin 5 Mart 2008 Çarşamba günkü sayısında yayımlanan ve Türk Gıda Kodeksi Ekmek ve Ekmek Çeşitleri Tebliği'nin 4. maddesinde yapılan değişiklik yapılmasını içeren tebliğe göre, Vakfıkebir ekmeğinin 7 ekmek çeşidi arasında üretildiği yörenin ismiyle anılan tek ekmek türü olarak belli standartlara kavuşturulduğunu belirten Baş, bu tebliğde Vakfıkebir ekmeğinin 'Normal mayalı hamurun bekletilmesiyle asitliği yükselen ekşimiş hamurun 4-8 saatlik fermantasyon süresi ile kabartılarak 180-200 derecede pişirilmesi sonucu elde edilen en az 2 kilogram ağırlığındaki ekmek türü' olarak tanımlandığını ifade etti.
Baş, tebliğde ekmek çeşitlerinin tam buğday ekmeği, kepekli buğday ekmeği, çavdarlı ekmek, yulaflı ekmek, mısırlı ekmek, karışık tahıllı ekmek ve Vakfıkebir/Trabzon ekmeği şeklinde sıralandığını kaydetti.
Vakfıkebir ekmeğine kendine has lezzet ve tat veren en büyük özelliğin de ekmeğin üretildiği kara fırınlar olduğunun altını çizen Baş, bu fırınların AB'ye tam üyelik kapsamında yapılan uyum düzenlemeleri sürecinde kaldırılmak istendiğini ancak kendilerinin buna karşı büyük mücadeleler verdiklerini kaydetti.
Ekmek üretiminin fabrikasyon olarak yapılmasını öngören düzenleme gerekçe gösterilerek kara fırınların kaldırılması için çalışmalar yapıldığını belirten Baş, “İlk önce bir yasa çıkarttılar. Dediler ki “Fırınlarda ateşle ekmeğin teması olmayacak, katı yakıt tüketilerek üretim yapılacak.” Bunun adresi tamamen kara fırınlar idi. Vakfıkebir ekmeğini tamamen ortadan kaldırmak için oynanan bir oyundu bu. Ama biz de Allah'a şükürler olsun bu oyuna gelmedik. Ankara'da gerekli girişimlerde bulunduk. Bir yıl mücadele ettik. Bu uygulamaya karşı çıktım. “Yasa, bu yılın sonuna kadar askıda kalsın biz de bu sürede gerekli alt yapıyı oluşturmaya çalışalım” dedik. Yaklaşık 2 yıldan bu yana fırınlarda düzenleme yapıyoruz. Hijyenik şartlarda imalata çok önem verdik. “Arkadaşlar, kaldırılmasını istemiyorsak kara fırınları aklayalım” dedik. Yaptığımız mücadeleler sonucunda Trabzon/Vakfıkebir ekmeği artık resmen kabul gören bir ekmek oldu. Getirilen standartlardan sonra artık kara fırınlara da bir şey diyemeyecekler” diye konuştu.
Vakfıkebir ekmeğinin otomasyon sistemde üretiminin mümkün olmadığının altını çizen Baş, ekmeğe kendine has özelliği veren en önemli faktörlerden birinin kara fırınlar olduğuna işaret ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Vakfıkebir ekmeğine gramaj şartı getirdik ve en az 2 kilogram olmasını şart koştuk. Çünkü otomasyon sistemlerde 2 kilogramlık bir ekmek pişirilemez. Kara fırınlar Vakfıkebir ekmeğinin olmazsa olmazıdır. Bu şekilde kara fırınları da sigorta altına almış olduk.”
Ekmek üreticilerine da seslenen Baş, herkesin hijyen konusunda gerekli hassasiyeti göstermesini isteyerek aksi bir durumda yasal yetkisini kullanmaktan çekinmeyeceğini söyledi. Baş, vatandaşa da seslenerek herkesin ekmeği gönül rahatlığıyla tüketebileceğini ifade etti.

İlgili Haberlerimiz:

• Ekmeğimizin patentini alıyoruz
• Vakfıkebir Ekmeği Tartışılıyor