Trabzon'un Maçka ilçesine bağlı yaylada kurduğu sistemle kendi elektriğini üreterek, çay ocağı ve kasap dükkanı işleten Karadenizli, akrabasının da elektrik ihtiyacını karşılıyor.

Sümela Manastırı'nın bulunduğu vadi çevresindeki bir dağın eteğine kurulu Taşköprü Yaylası'nda evi bulunan Ali Avcı, yaz aylarında burada işlettiği kasap dükkanındaki etlerin çabuk bozulması üzerine, buzdolabı, dolayısıyla elektrik olmadan işlerin yürümeyeceğini anladı.

Boyunun uzun olması nedeniyle yörede ''Uzun Ali'' olarak tanınan Avcı, elektrik akımı üretmek için iş yeri yanından geçen küçük dereden faydalanmaya karar verdi.

Derenin suyunu önce kazdığı hendekle havuzda toplayan Avcı, havuza bağladığı borularla da, bu suyu, alabalık üretmek için yaptığı havuzun yanındaki, daha düşük kottaki çarka akıttı.

Bu çarka iki tane daha ekleyen ve 1400 devirde dönmesini sağlayan Avca, sisteme bağlı dinamo sayesinde, 1200 watt elektrik akımı üretmeyi başardı.

Avcı, kurduğu sistemle ürettiği elektrikle, evinin, yerli ve yabancı ziyaretçilerine hizmet verdiği çay ocağı, kasap dükkanı ile yandaki akrabasının evinin ihtiyacını karşılıyor.

Ali Avcı, AA muhabirine, çocukluğundan beri yaylaya geldiğini ve burada bir evi bulunduğunu belirterek, ''Çay ocağı ve dağ kasabı işletiyorum. Yaylada elektrik olmadığı için böyle bir şey yapmaya karar verdim. Kasap olarak kullandığım bölümdeki etler kokuyordu. Bu nedenle elektrik üretmeye karar verdim. İmkansızlıklar bazı işleri yaptırıyor insana'' dedi. 

Turistlerin ilgisini çekiyor

Öncedem derelerden elektrik üretilebildiğini duyduğunu ama bu konuda herhangi bir eğitim almadığını belirten Avcı, ''Yaylaya gelen Karadeniz Teknik Üniversitesi hocalarını, öğrencilerine bu sistemi anlatırken dinledim ve yaptım'' dedi.

Kurduğu sistemin, Sümela Manastırı için bölgeye gelen yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çektiğini belirten Avcı, ''Merak ediyorlar. Özellikle yabancılar ve İsrailliler çok merak ediyor. Sümela Manastırı'na gezmeye gelenler kafile halinde buraya geliyorlar ve kurduğum sistemi seyrediyorlar. İlginç geliyor onlara'' diye konuştu.

Sistemi baharda yaylaya gelince çalıştırdığını, kışın köyüne dönerken durdurduğunu ifade eden Avcı, ''Burada fatura ödemediğim için hanım ve çocuklar yaylada televizyonu ve diğer elektrikli eşyayı sürekli çalışır halde bırakıyor. Köye gidince, orada da aynısını yapıyorlar. Ama orada fatura olduğu için yayladaki elektriğin de parasını ödemiş oluyoruz'' dedi.

Ali Avcı'nın eşi Düriye Avcı da, elektrik sayesinde yayladaki mutfak işlerinin kolaylaştığını anlatarak, ''Işıklar yanıyor, televizyon, buzdolabı, elektrikli ocak çalışıyor bunlar bize yeter. Allah'a şükürler olsun'' ifadesini kullandı.