Nerede benim o eski Trabzon'um !
O her Trabzonlunun gurur duyacağı bir isim. Çünkü adı, şanı, şairliği, yazarlığı, gazeteciliği, tiyatro oyunculuğu adını ne koyarsanız koyun sadece Türkiye’nin değil, dünyanın tanıdığı en önemli isimlerden biri...Bu topraklarda doğup büyümüş, kendini büt
O her Trabzonlunun gurur duyacağı bir isim. Çünkü adı, şanı, şairliği, yazarlığı, gazeteciliği, tiyatro oyunculuğu adını ne koyarsanız koyun sadece Türkiye’nin değil, dünyanın tanıdığı en önemli isimlerden biri...
Bu topraklarda doğup büyümüş, kendini bütün Türkiye’ye sonra da, dünyaya kanıtlamış gerçek bir Karadeniz beyefendisi...
Tarihin derinliklerinden bu yana bu topraklarda yetişen çok sayıda sanat adamı zincirinin son halkalarından biri o...
Trabzon’un Maçka İlçesi’nde doğup büyüyen,Trabzon’un yetiştirdiği en önemli sanat adamlarından biri olarak adından gururla bahsettiren bir isim...
O isim Sunay Akın...
Bir çok yazılı eseri bulunan ve dünyanın farklı şehirlerinde gösteriler düzenleyen Sunay Akın ile bir gösteri öncesi çocukluğunun geçtiği memleketi Trabzon’u konuştuk.
Derler ya bir sorduk bin ah işittik misali... Sunay Akın doğup büyüdüğü topraklar için son derece kaygılı.Yaşanan gelişmeler canını öylesine sıkmış ki “Bu benim Trabzon’um olamaz” deme noktaszına kadar gelmiş...
Akın, geçen yıllar içerisinde git gide öz kimliğini kaybederek, başkalaşım geçiren bir şehir haline geldiğini belirttiği Trabzon’un kültür ve sanattan gitgiderek uzaklaştığını söylüyor. Kafasının içerisindeki Trabzon’la, şimdiki Trabzon arasında uçumların olduğunu belirten Sunay Akın, “Bir şehir nasıl bu kadar değişebilir bilemiyorum” diye dert yandı. İşte Sunay Akın’ın açıklamaları:
TRABZON ÖZÜNDEN UZAKLAŞAMAZ
“Trabzon büyük bir kültür şehridir. Sadece Türkiye’de değil dünya tarafından tanınmış sanatçılara, bilim adamlarına sahip bir şehirdir. Geçen yıllar içerisinde git gide başkalaşım geçirmeye, özünden uzaklaşmaya başlamıştır.Buna karşı da hiç kimsenin sesi çıkmamaktadır. Artık doğduğum şehri tanıyamıyorum. Bakın bir şehirde sanat eserleri, heykeller, kentlerin kültür zenginlikleridir. Bakıyorum, benim kültür şehrim, tarihi derinlikleri olan Trabzon’umda heykeller tek tek kaldırılıyor. Neden, niçin diye sorgulayan yok. Trabzon’un en başarılılarının büstleri vardı; Atatürk’ ün heykelinin bulunduğu Meydan Parkının çeşitli yerlerinde. Ama şimdi onlar ortada yok. Sebahattin Eyüboğlu, Hasan İzzettin Dinamo ve Celalettin Algan artık o parkta yok. Neden kaldırıldılar? Diye soru soran var mı?Trabzon ne yazık ki kendinden, kendi özünden uzaklaşıyor!
CELALETTİN ALGAN ABD’Lİ OLSA HOLLYWOOD’DA ADINA FİLMLER YAPILIRDI
Bilim, cesur insanların işidir. Bakın o heykeli önce dikilen, sonra da kaldırılan Celalettin Algan, o cesur adamlardan biriydi. Kimsenin gidemediği, korktuğu Afrika’ya tek başına gitti. Yıllarca kabilelerin arasında yaşadı. Bir devrim yaptı. Tarihe adını altın harflerle yazdırdı. Ama Türkiye’de onu tanıyan yok. Bırakın ülkeyi kendi şehri Trabzon’da büstüne tahammül yok. Ama Amerikalı olsaydı herkes tanırdı onu. Adına Hollywood’da film yapılırdı. Biz ne yapıyoruz. Bizde büstünü kaldırıyoruz. Burası benim şehrim mi diye kendi kendime sorarken üzülüyorum.
O ZAMAN ADALET ARAMAYIN
Trabzon’un aydın yönü ne yazık ki üzülerek söylüyorum siyasi hesaplara kurban ediliyor. Bu hesapları yapanlar Trabzonlu olabilir mi?. Trabzon’un bir kimliği vardır. Siyasi kaygıların, iktidar heveslerinin çok ama çok üzerinde bir kimlikti bu. Şimdi bu kimlik giderek zedelendi, nerede ise yok olmaya başladı. Bakın Trabzon’un siyaset üstü kimliğine sahip çıkmayı siyasete alet edersek yarın adalet kimse aramasın. Bunu sorgulayamıyorsak adaletsizliği hakkediyoruz demektir. Şehir olarak adaletsizliğe karşı çıkmıyorsanız, Trabzonspor’un hakkının gasp edildiği futbolda da adaleti aramayın.
TRABZON BU OLAMAZ!
“Bakın benim Trabzon’um nerde ne yapacağını iyi bilen bir şehirdi. Nasıl tepki vereceğini, futbolda İstanbul’un dev takımlarına korkusuzca nasıl kafa tutacağını bilen yürekli bir şehirdi. Ama şimdi gelinen noktayı görüyoruz. Her konuda hakkımızı bile arayamaz bir hale geldik. Kendi değerlerimizi yok ediyoruz. Büyük bir kültür yozlaşmasıyla karşı karşıyayız. Bakın bir oyuncak müzesi açtım. Gaziantep, Antalya ve bir çok şehir müzeyi şehirlerine getirmemi istiyor. Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi müzemi getirmemi ve sergilememi istiyor. Ama Trabzon’dan ses yok. Trabzon’da gezip görebileceğiniz kaç tane müze var. Bir Ayasofya müzesi var onu da cami yapamaya çalışıyorlar.
HIRSIZLAR KADAR ŞEHİRE SAHİP ÇIKAMADINIZ
Türkiye Futbol Federasyonunun Trabzonspor’a uygulamaları hukukun iki başlılığı demektir. Trabzonsporlu kupayı bence Başbakanın kendisinden istemeli. O süreçte haklarını hukuklarını kime emanet ettiyseler onlardan istesinler. Bakın doğup büyüdüğü adından gururla bahsettiği şehrine sahip çıkmayanlar ne yazık ki hırsızlar kadar olamadı. Acı olan gerçekte bu. Konuşmakla şehrine sahip çıkılmaz.Yürek ister, irade ister; güven ister, hiçbir hesap yapmadan benim şehrim her şeyin üstündedir duygusu ister.
Kaynak : Sonnokta