Dağın ortasından çıkan 40 ayrı su kaynağının 15 metreden dökülmesi sonucu oluşan tabiat harikası Tomara Şelalesi Tabiat Parkında yenilenen sosyal tesis alanıyla birlikte Kurban Bayramı tatilinde rekor sayıda ziyaretçi ağırladı. Tabiat parkını sadece 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde 38 bin 450 kişi, Ramazan Bayramından bugüne kadar ise 125 bin kişi ziyaret ederken, yıl sonuna kadar bu rakamın 200 bini bulması bekleniyor. 
Önceki yıllarda bir yıldan daha fazla sürede ağırlanan ziyaretçiyi 9 günlük Kurban Bayramı tatilinde ağırlayan Tomara Şelalesi Tabiat Parkı, Kurban Bayramı tatili boyunca en fazla ziyaretçiyi 23 Ağustos günü 6 bin 100 kişiyle ağırladı. 
Bünyesinde cam seyir terası, mescit, kır lokantası, büfe, restoran, yöresel ürünler satış birimi, çocuk oyun parkı, otopark, yürüyüş yolları ve yenilenen ulaşım yollarıyla adeta bölgenin çekim merkezi olan Tomara Şelalesi Tabiat Parkının işletmecisi Baki Kara, bayram tatili boyunca misafirlerini en iyi şartlarda ağırlamak için yoğun çaba göstererek gece gündüz mesai yaptıklarını söyledi. 
40 ayrı su kaynağının akarak oluşturduğu suyun muhteşem seramonisini izlemek ve dinlemek için bölgeye gelen yüzbinlerce kişinin tüm ihtiyaçları düşünülerek yapılan planlama sonucunda faaliyete geçen tesiste 34 kişilik ekiple restoran kısmını kullanmak isteyen ziyaretçilere hizmet verildiğini dile getiren Kara, 300 kişi kapasiteli restoranın sabah kahvaltısıyla başlayıp gece 23.00’a kadar vatandaşların hizmetinde olduğunu, çay ve soğuk içeceklerin yanında yöresel siron ve gözleme, her türlü ızgara ve sabah kahvaltısında da 25 çeşit serpme kahvaltı imkanı sunduklarını söyledi. 
Tomara’ya ulaşımın otoyol kalitesinde yapılan asfaltla çözüldüğünü, Türkiye’nin ilk cam seyir teraslarından birisinin yapıldığı tabiat parkında bütün altyapı sorunlarının da çözüldüğünü dile getiren Kara, suyun seramonisinde günlük yaşamın stresinden arınmak isteyenleri Tomara Şelalesine davet etti. 
Gümüşhane il merkezine 109, Şiran ilçe merkezine 20 kilometre uzaklıkta bulunan ve yörede “Kırk Gözeler” adıyla bilinen Tomara Şelalesinin suyunun kesildiği ve kuruduğunun da görülmediğini kaydeden Kara, büyük bir gürültüyle akan suyun oluşturduğu derin vadide, yeşillikler içinde köpük şeklinde akan suyun oluşturduğu sesin kuş sesine karıştığı Tomara Şelalesinin efsaneleriyle de ünlü olduğunu söyledi. 
Son yıllarda yapılan yatırımların ardından yerli ve yabancı turistlerin gözde mekanlarından birisi haline gelen tabiat parkını önceki yıllarda 20-25 bin kişinin ziyaret ettiğini fakat daha şimdiden 150 bin barajına yaklaştıklarını dile getiren Kara, “Doğanın eşsiz güzelliklerini yöremiz kültürüyle harmanlayarak ziyaretçilerimizle buluşturuyoruz. Doğanın kalbi Tomara Şelalesinde gürül gürül akan su seslerine karışan çay kaşığı sesleri sizi huzurla buluşturarak bambaşka hissettirecek” dedi. 

Tomara Şelalesinin efsanesi: 
Tomara şelalesiyle ilgili yörede anlatılan efsane şöyle: “Seydibaba Köyü çobanı, kendi kendine sürüyü otlatıyormuş. Öğlen saatlerinde sürüyü götürüp ıssız yerde yatırıp, abdestini alır, namazını kılarmış. Köylü, sürüyü susuz bırakıyor diye çobanı, dava etmiş. Bir gün, çobanı gizlice takip etmişler. Tam öğle zamanı çoban yine sürüyü aynı ıssız yere indirmiş. Elindeki değneğini toprağa vurmuş. Çıkan sudan kendisi abdest alıp namazını kılmış, sürü de suyunu içmiş. Çoban namazını kıldıktan sonra bakmış ki köylü kendini seyrediyor. Buna çok kızan çoban kavalını bir tarafa, bıçağının kılıfını bir tarafa savurmuş. Biri düşmüş Tomara Şelalesi’ne, diğeri de Çamoluk ilçesinin Mindaval köyüne. Kaval ile bıçağın kınının düştüğü yerden sular fışkırmış. Kırk ayrı yerden su çıkan Tomara Şelalesi’nin diğer bir adı da ‘Kırk Gözeler’ olarak günümüze kadar gelmiş.”